SEBAHAT KARAKOYUN
[email protected]
@ssenyaprak

Saray’da yapılan zirvede AKP, CHP ve MHP’nin ilkesel olarak benimsediği yargıyla ilgili “mini anayasa paketi” haberleri siyasi kulisleri hareketlendirdi. Ancak geçmişte AKP’nin antidemokratik düzenlemeler içeren Anayasa değişikliği konusundaki dayatmacı tutumu nedeniyle yeni paket girişimi de kuşkuyla karşılandı.

Ülkeyi 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne taşıyan süreçle ilgili hiçbir özeleştiri yapmadan uzlaşı içinde anayasa değişikliği gerçekleştirme mesajları veren AKP için ilk samimiyet testi bu paket olacak.

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop dahil AKP’lilerin, mini paketin içeriği ile ilgili sorulara net bir yanıt vermemesi, çalışmanın doğrudan Saray ve Başbakanlık tarafından yürütüldüğünün işareti olarak yorumlandı.

Askeri Yargıtay’a son

Cemaat’in en çok nüfuz ettiği yerlerin başında geldiği söylenilen Askeri Yargıtay ile Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin kaldırılmasına yönelik değişikliğin Mini Anayasa Paketi’nin en öncelikli maddeleri arasında yer alacağı belirtiliyor.

HSYK krizi nasıl aşılacak?

Pakette yer almasına kesin gözüyle bakılan diğer bir düzenleme de HSYK’nin oluşumuyla ilgili. Daha önceki anayasa çalışmalarında da masada olan HSYK üyelerinin TBMM tarafından seçilmesinin de gündeme gelmesi bekleniyor.

Ancak daha önce ipleri elinde tutmak için ilk üç turda nitelikli çoğunluk sağlanamazsa üçüncü turda basit çoğunlukla seçimin sonuçlandırılmasında ısrarcı olan AKP, tavır değişikliğine yanaşmazsa yeni bir kriz kaçınılmaz görünüyor. Değişiklik paketinde HSYK’nin hâkim ve savcılarla ilgili iki ayrı birimden oluşmasına yönelik bir düzenlemenin de yer alması bekleniyor.

CHP temkinli

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan yeni anayasa paketiyle ilgili AKP’den henüz net bir öneri gelmediğini söyledi. Tezcan, “Yargıyla ilgili acil olarak değiştirilmesi gereken hükümler olduğu konusunda bir görüş birliği var. Ancak bu paket tarafsız ve bağımsız bir yargı yaratma hedefiyle hazırlandığı takdirde sonuca varılabilir. Herhangi bir partinin ya da yapının kontrolünde olmayan, bağımsız ve tarafsız bir yargıyı oluşturmak asıl amaç olmalı. HSYK’nin üye seçimiyle ilgili TBMM’nin devrede olması doğru bir yöntem ancak uzlaşmayı sağlamak için nitelikli çoğunluk aranmalı. Aksi takdirde yine çoğunluk partisinin istediği şekilde bir oluşum kaçınılmaz” diye konuştu. Tezcan, Anayasa değişikliği için yapılacak görüşmelerde partisi açısından kırmızı çizginin, ‘tarafsız ve bağımsız yargı’ olacağını kaydetti.

Kart’tan CHP’ye eleştiri

TBMM’de 24. Dönemde Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda CHP adına görev yapan Konya Eski Milletvekili Atilla Kart, olası gelişmelere ilişkin kaygılarını dile getirdi. Kart, “Bağımsız ve tarafsız bir yargıya ‘hayır’ diyebilir miyiz? Ancak yakın süreçte yaşadıklarımız görmezden gelinebilir mi? Yargıtay ve Danıştay’la ilgili düzenlemeyi Cumhurbaşkanı onayladı. Bu her iki yargı organınının yanı sıra YSK’nin da doğrudan Erdoğan ve hükümetin talimatıyla hareket etmesinin yolunu açmaktır. Şimdi bu sorgulanmadan normalleşme adı altında atılacak yeni sakıncalı adımlara izin verilemez” dedi. Kart, 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından yaşanan süreçte Erdoğan ve hükümetin soru işaretlerine yol açan bir tavır izlediğini kaydederek, “İktidarın yol açtığı bütün bu tablodan asli ve maddi fail, asli ve manevi azlettiren fail olarak birinci derecede ve taammüden sorumlu olduğunu görmezden gelerek bir normalleşme süreci gerçekleştiremez. AKP ve Erdoğan’ın kendi sorumluluğunu bertaraf ederek aradan sıyrıldığını, muhalefetin de buna sessiz kalarak destek sağladığını hayretle ve kaygıyla izliyorum” diye konuştu.