DERYA AYDOĞAN [email protected]

İnternet çağı ile birlikte herkes yaptığı işleri youtube kanalları aracılığı ile insanlara ulaştırmaya başladı. Mesut Süre binlerce Youtube kanalı arasında dikkat çeken bir isim. Kendi kanalında yayınladığı 'Rabarba' isimli talk şovunda, sanat dünyasının ünlü isimlerini konuk ediyor ve mizah dolu bir sohbet gerçekleştiriyor.

»İnternette çok kanal var. Herkes bir şeyler yapıyor. Rekabet çok, öne çıkmayı nasıl başarıyorsun?
Var ama kaliteli içerik az. Spesifik yemek yapmak, makyaj yapmak gibi dertlerin yoksa yani bizim ki farklı tarzda bir şey yapıyorsan kendiliğinden oluyor. Bizden başka talk şov kanalı yok bildiğim kadarıyla.

»Nasıl tepkiler var?
İnternette genelde beğenmeme üzerine olduğu için tepkiler, gayet iyi durumdayız diyebilirim. Şimdiye kadar, ünlü ve arkadaşım olan insanlar geldiler programıma. İzlenmeler de fena değil. Toplam izlenme 230 bin oldu, yavaş yavaş artar herhelde.

»Youtube kanalına tanımadığın ama çok ünlü bir konuk gelse, aynı şekilde lafını söylemekten kaçınmaz mısın?
Tabii, herkese aynıyım. İşim muhabbet edip Huysuz Virjinlik yapmak. Tatlı bir laf sokma hadisesi. Bu arada Huysuz Virjin'in hayranıyımdır. Seyfi Dursunoğlu önemli, müthiş bir insan. O ekolün temsilciyim biraz.

»19 dakikalık şovun süresi az değil mi?
Fazla bile. Yarım saat bir saat olsa doyurursun insanları. Doymasınlar beklesinler, bir sonraki haftayı.

»İnternette çok izlenip, televizyona mı geçmek istiyorsun?
Aslında evet, hâlâ televizyon iş görüyor ama şu var, pek televizyon kanalı yok. Siyasi konjonktürü düşünürsen, çıkıp rahat rahat yayın yapabileceğin bir yer yok. Dolayısıyla internete kayıyor işler. İnternetin bence 2-3 senesi daha var ama şimdiden başlamış olmak da güzel. 11 bin abone oldu. Bu 100 bin olduğu zaman zaten televizyona ihtiyacın yok.


»Bu işi televizyonda yapan niye 2-3 kişiyi geçemiyor?
Evet geçemedi. Bu dönemle de alakalı belki. Şimdi internet devrimi oldu ve daha başka bir yere gitti iş. Televizyonla internet arasındaki uçurum da artık yavaş yavaş kapanıyor. İnternetteki çocuklar televizyonda iş yapmaya başladılar. Beyaz, Okan internetten çocuklarla çalışıyorlar. Çünkü kafaları zehir gibi, güncel kafayı yakalıyorlar.

»Rock Fm'de yıllardır devam eden bir programın var. Aslında daha çok radyocu olarak tanınıyorsun. Nasıl başladı tüm bu işler ?
Eskişehir İngilizce İşletme mezunuyum Türkiye'de kimse okuduğu bölümle ilgili bir işte çalışmıyor. Bir yazı gördüm 'Bizimle radyo da çalışmak ister misiniz?' diye. Maaşı da var. 6 ay bir eğitim süreci oldu ondan sonra başladım ve devamı geldi.

»Güncel olaylarla ilgili de tepkini Polonya hükümeti üzerinden dile getirmekten çekinmiyorsun…
Bir akıl tutulması yaşanıyor. 14 yıldır şaşkınlıkla karşıladığım bir dönem bu. 1981 doğumluyum darbe dönemini yaşamadım ama biz de az buz şey yaşamadık yani. Yayında Polonya hükümeti diyoruz çünkü daha rahatız. Herhangi bir Polonyalı şikayet etmediği sürece, hassas bir Polonyalı'ya denk gelmediğimiz sürece daha rahat üzerine konuşabiliyoruz. Bizim programımız tarafını belli eden ama haddini de bilen bir program. Sanatçı her şey çok iyi gidiyorsa bile azıcık kusuru bulup onun üzerine gitmeli. Sanatçının derdi bu olmalı. Muhaliflik böyle bir şey. İnsan çok korkmamalı, o kadar da dert değil, en kötü işimi kaybederim. Yaşarsın yani bir şekilde yolunu bulursun hayatta kalmanın. O güç var hepimizde, sağlıklı olduğun sürece her zaman ümit vardır.

»Ankara’daki katliam sonrasında radyoda yayınlarını iptal ettin.
Yayın yapmak ve mizah yapmak konusunda da ısrarcıyım aslında ama bu tabii çok ekstrem bir olay. Her zaman aynı hassasiyeti bulamıyorsun insanlardan. Bence hayat devam etmeli. Teröre yaşayarak karşılık verirsin. Ankara'da pazar günü patlama oldu ve bir sonraki cuma benim orada oyunum vardı. Bu orada kaybettiğimiz kardeşlerimize bir saygısızlık değil aksine onların biz de yarattığı bir yaşama hırsıdır... Ankara'nın morali çok bozuktu. Burada olduğunuz için önce kendinizi alkışlayın dedim. Ben oraya, Ankara Mizah Festivali kapsamında gittim, Ayşen Gruda da vardı. Onunda salonu doluydu. Müziğin ve mizahın durması yapmak istediklerini daha da kolaylaştırıyor bu insanların. Sen karşılarında kapı gibi durmak zorundasın.

»Radyo ve talk şov dışında Stand-up da yapıyorsun. Ne zamandır devam ediyor?
İlk 2007 Temmuz'da sahneye çıktım. O zaman böyle arka arkaya herkes çıkıyor 15 dakika da bir kişi. Gıdım gıdım ilerliyor insan. 2 sene rezil oldum . Şimdi iyiyim. Bu iş, öğrenince çok güzel.

»5 saat yol gelip 15 dakika sahnede kalıp 5 saat geri dönüyormuşsun.
Burada kalacak yerim yoktu, param da yoktu. Doğu Ekspresi diye bir şey vardı, şimdinin 7-8 lirasına getiriyordu Eskişehir'den İstanbul'a. Ordan biniyordum geliyordum, 15 dakika sahneye çıkıyordum, gece gara gidiyordum yatıyordum sabah olunca ilk trenle dönüyordum.

»Çok emek var bu işin içinde.
Yoksulluk bu, çok emek olarak nitelendiremeyiz yani.

»Haftada 2 kez sahnedesin değil mi?
Cuma akşamları Bkm Mutfak'tayım, cumartesi ise Kadıköy'deyim.

Kaynak: Birgun.net