NURCAN GÖKDEMİR
[email protected]
@nurcangokdemir

Anayasa Mahkemesi, 15 Temmuz sonrası görevden uzaklaştırılan yargıçların hükme bağladığı davaların yeniden ele alınması istemlerine haklılık kazandıracak bir karar aldı.

Karara konu olan olayda başvurucular, Diyarbakır 2 No.lu Devlet Güvenlik Mahkemesinin 25 Nisan 2000 tarihli kararıyla ‘’devletin hâkimiyeti altındaki topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik eylemlerde bulunmak’’ suçlamasıyla ömür boyu hapis cezasına mahkûm edildi.

Sevinç ve Kılıç, DGM heyetinde askeri bir hâkimin de bulunması nedeniyle bağımsız ve tarafsız bir yargılama yapılmadığı iddiasıyla AİHM’ye başvurdu. AİHM, başvurucuların bağımsız ve tarafsız bir mahkemede yargılanma haklarının ihlal edildiğine karar vererek, yeniden yargılama yapılmasının ihlalin giderilmesi için uygun bir yol olacağını belirtti. Ancak mahkeme, Muhyedin Sevinç tarafından yapılan yeniden yargılanma başvurularını reddetti, karara karşı yaptığı itirazlar da kabul edilmedi. Bunun üzerine Sevinç, AYM’ye bireysel başvuruda bulundu.

Mahkeme yaptığı incelemeye ilişkin raporunda, AİHM’nin, sivillerin, ‘’emir komuta zincirine ve askeri disipline tabi, haklarında üstlerince sicil raporlan düzenlenen, belirli bir süreliğine atanan ve atanmalarına ilişkin kararlann birçoğunda idari ve askerî makamların rol oynadığı’’ askeri hâkimlerin yer aldığı mahkemelerin bağımsızlık ve tarafsızlığından endişe duymalarının meşru olduğu yönündeki görüşleri anımsattı.

AYM, AİHM’nin, kanunla kurulmuş bir mahkemenin “bağımsız” olup olmadığını değerlendirirken üyelerinin atanma şekli ve görev süreleri, dış baskılara karşı teminatların varlığının yanı sıra mahkemenin bağımsız olduğu yönünde bir görüntü sergileyip sergilemediğini de dikkate aldığını belirtti.

‘Hüküm olumsuz etkilendi’

DGM’nin yapısının kesin hükmün sıhhatini etkilediği dolayısıyla yeniden yargılama konusunda ciddi bir gerekçe oluşturduğu ifade edilen AYM kararında, buna karşın yapılan hatalı yorumun başvurucuların yargılamanın yenilenmesi haklarını ortadan kaldırdığı görüşünü dile getirdi. Bu nedenlerle Sevinç ve Kılıç’ın Anayasa’nın “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir” hükmüyle güvence altına alman mahkemeye erişim hakkının ihlal e dildiğine karar verildi.

Kararda, Sevinç ve Kılıç’ın dosyasının, hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere kapatılan Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin dosyalarının devredildiği mahkemeye gönderilmesi kararlaştırıldı. Kararın bir örneği Adalet Bakanlığına gönderildi.

Kaynak: Birgun.net