Ahmet Altan ve Ahmet Hakan arasında haftalardır süren polemiğe BirGün Yayın Danışmanı Barış İnce'den dikkat çeken bir yorum geldi.

"Kuyuya düşmüş itibar yoksunları çırpınıyor" diyen İnce, Ahmet Altan'ın yayıncılık faaliyetlerini sıralayarak "Ahmet Altan bu işleri emperyalizmin yöneliminde AKP'nin ülke tasavvuru ile paralel yürüttü, manipülasyonu da malum ekibin bilgileri ile yaptı" ifadelerini kullandı.

İnce "Bu Ahmetler yağcı, çıkarcı. Altanlar ve Hakanlar gibi olmayın. Denizler gibi olun, geleceğe kök salın" mesajı verdi.

Barış İnce'nin paylaştığı yazının tamamı şöyle:

"Bu Ahmet Altan ile Ahmet Hakan kapışması var. Birbirlerini suçluyorlar falan ya. Kuyuya düşmüş itibar yoksunları çırpınıyor. Ahmet Hakan gözümüzün önünde can çekişiyor da... Ahmet Altan'ı da şöyle hatırlayalım.

Ahmet Altan deyince aklıma Osmanlı soslu ya da örgütlenme düşmanı bireyci, çabuk tüketilen, aşk ve seks kitapları gelebilirdi. Ama gelmiyor. Taraf geliyor.

O gazetede küreselleşmeye ayak uyduramadığını düşündüğü eski derin güçlere karşı, dinci piyasacı yeni derin güçlerin tetikçiliğini yaptı. Bu yeni küreselleşmeci, piyasacı, muhafazakar düzene hoşt diyen tek güç eski derinler, subaylar falan değildi elbette. Biz de vardık. Bu ülkenin daha çağdaş, daha uygar, ABD güdümünden bağımsız, barışçıl, eşit, gerçekten laik olmasını isteyenlerdik. Takip ettiğimiz tarih 68'in güzel çocuklarının tarihiydi.

Altan için biz de bir çakıl taşıydık. Eşitlik istediğimiz için, emek dediğimiz için onların özelleştirmeci, piyasacı kafasıyla çeliştik. Laikliği savunduğumuz için muhafazakar, gerici politikalara vırvır eden gıcık bir kesim gibiydik onlar için. Emperyalist politikaların maşası olmayalım dediğimiz için küreselleşmeci yanlarıyla çeliştik ve ilkokul düzeyinde bir eleştiri ile "milliyetçi" olarak addedildik. Ahmet'in önündeki mayınlı araziydik.

Ahmet bize saldırmakla hızını alamadı, Deniz Gezmiş'e Mahir Çayan'a saldırmak istedi. Çünkü köklerimizi koparırsa serpilemeyeceğimizi düşündü. Blogunda "Deniz Gezmiş darbecidir" diye çakma bir yazı yazan ROK'u buldu ve köşe yazarı yaptı. Oradan da manşetler kurdu.

Ahmet Altan bu işleri emperyalizmin yöneliminde AKP'nin ülke tasavvuru ile paralel yürüttü, manipülasyonu da malum ekibin bilgileri ile yaptı. Sonra Ahmet malum çevre ile Erdoğan kapışmasında durduğu noktada auta çıktı. Arkadaşları ROK, Melih, Yıldıray kazanan ata oynadı. Ahmet Hakan'ı anlatmaya ise gerek yok. Gözümüzün önünde yaşandı her şey...

Soyadı Altan ve Hakan olan Ahmetler her zaman bir güce yaslanır. Güçler birbirine girince çıkara göre pozisyon alır. Bu Ahmetler yağcı, çıkarcı. Altanlar ve Hakanlar gibi olmayın. Denizler gibi olun, geleceğe kök salın."

Kaynak: Birgun.net