Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Vakıf Katılım Bankası açılışında konuştu. Erdoğan mevcut faiz sistemini eleştirerek Türkiye için daha iyi olduğunu katılım finans sisteminin daha iyi fırsatlar sunduğunu söyledi. Erdoğan faizlerin de yüksek olduğunu belirtti.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle;

Vakıf Katılım'ın tüm İslam alemi için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Türkiye'nin finans sektöründe yeni bir pencere açılmasını sağlayan herkesi gönülden tebrik ediyorum. Özellikle Güneydoğu olmak üzere terörle mücadelede ebediyete ziyat eden şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Bu mücadelenin neticelenmesini diliyorum.

Biz gelişmelerden ümitliyiz. Geçen yıl dönem başkanlığını yaptığımız G20 gündeminde bu konunun takdirle, ilgiyle karşılandığını gördük. Dünya bu sisteme ilgi duysun. Dünya Bankası ve IMF gibi uluslararası kuruluşlar da faizsiz finans sistemini gündemlerine almış durumdalar. Burayı yağlı bir kapı olarak görüyorlar.

"Bir Cumhurbaşkanı olarak söylenir mi?" Söylemek zorundayım. Faiz sistemi adil değildir ve acımasızdır. Biz sıçrayacaksak, biz mesafe alacaksak, özellikle acımasız olan bu sistemden ziyade, gerçek manada bu katılım sektörüyle bir büyümenin içinde olmamız şart. Bunu yapmadan bir yere varmak mümkün değil. Geri çağırmayı, faiz sistemi anında yapar mı? Yapar. Acır mı, acımaz. Ben de sana destek olayım, yol açayım, bilmem ne, yok. On liralık malını iki liraya alır, işini bitirir. Vaka bu. Katılımda bu olmaz mı? Onlarda da olur. Onun için diyorum, yani burada ahlakilik derken onu ifade etmek istiyorum. Eğer böyle yaparsak, o zaman hep beraber dayanışma halinde ayağa kalkacağız. Bizim bu anlayışı hakim kılmamız lazım.

12 yıldır bunun mücadelesini veriyorum, vermeye de devam edeceğim. Kim rahatsız olursa olsun. ABD’ye bakıyorsun, 0,25, geçenlerde bir 0,25 daha eklediler, 0,50 oldu. Japonya eksi. Avrupa’da 0, 1, bilemedin 2, İsrail 2... Bize ne oluyor? Şimdi çift haneliye süzüldük, 15-16-17. Böyle bir faiz anlayışıyla Türkiye’nin girişimcisi yatırım yapabilir mi? İstihdam sağlayabilir mi, üretim yapabilir mi, rekabete açılabilir mi? Sıçrayacaksak, güçlü bir ekonomi olacaksak, faizi ahlaki olarak kullanmamız lazım. Bu yok. Ve faiz lobisi acımasızca bir defa emmeye devam ediyor. Dost acı söyler, gerçeği söyler.

Bu sistemi bölgesel ve küresel merkezi haline getirmek için çok mücadele verdik. Şu anda Anadolu Yakası'nda mekanlar yükseliyor, özel sektör inşa ediliyor. Amerika'da finans neyse İstanbul'da da öyle olsun istiyoruz. İnsan kaynağından hukuki alt yapıya kadar politikalar geliştiriyoruz. Bu kurul katılım finans sistemi ve sigortacılık konusunda hayata geçirecek bir mekanizma oluşturulacak. 2013 yılında yatırım fonlarının tesisine izin veren yasalar hayata geçirilmişti.

Halk Bankası da buraya girecekti ancak orada bir oyalamaya gidildi. Halk katılım sektöre giremedi. Temenni ederim ki Halk Katılım da süratle bu adımı atar.

Gerek hukuki alt yapı gerek kurumsallaşmanın teşviki bakımından üzerimize düşenleri yapıyoruz. Sizlerden hem ülke içindeki çalışmalarınızı yaygınlaştırmanızı hem de uluslararası alanda güçlü ilişkiler kurmanızı bekliyoruz. Bu mesele aynı zamanda medeniyet ihyası gayretidir.

Milli bütçeden verdiğimiz destekle tüm vakıf eserlerimizi taşıdık. Vakıf Katılım tüm desteğini bundan sonra üniversitelere, okullara, burslara, vakıf eserlere destek verecek.

Küresel sisteme karşı değerlerimize uygun çözüm alternatifleri geliştirmek zorundayız. Katılım finans sistemini bu anlayışın bir ürünü olarak görmeliyiz.

Hem kamu hem özel sektörümüzün gayet başarılı bankaları zaten var. Şu anda Ziraat Bankası bir numara. Ama bizim derdimiz başka; artık muhafazakar gençler de bu alana girebilecek.

Muhafazakar kesimin gençleri faizle uğraşmak istemediği için bu sisteme girmedi. Ama şimdi bu sistemle bunun önü açılmış oldu. İyi çalışacaklar, iyi yetişecekler finans sektörü için farklı bir nesil yetişmek olacak. Derdimiz bir bankanın yanına isim hilesi ile yeni bir banka koymak değildir.


Kaynak: Birgun.net