SERBAY MANSUROĞLU [email protected] @serbaymansur
TSK içinde Fetullah Gülen Cemaati’ne bağlı askerlerin darbe girişimi, ordudan sonra en çok eğitimi çöküşe sürükledi. Açığa alınan on binlerce öğretmen, kapatılan okullar, geçmişte yapılan şaibeli sınavlar ve çocuklarımızın geleceği darbe sonrası en çok tartıştığımız konulardan oldu.
Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Elif Çuhadar’a yaşananlardan çıkış için yapılması gerekenleri sorduk. Milli Eğitim Bakanlığı’nın acil adım atmasını isteyen Çuhadar’dan sorularımıza beş yanıt:
1 Özel okulların tamamı kapatılsın
Biz başından beri dershanelerin, özel okulların kapatılarak kamu okullarının güçlendirilmesini savunduk. Kamusal, ücretsiz ve nitelikli eğitimi her zaman bir hak olarak gördük. Bu anlamda Cemaat okullarının kapatılmasına karşı değiliz. Daha fazlasını talep ediyoruz. Bütün özel okullar kapatılsın.
2 Cemaatlerin eğitimde desteklenmesinden vazgeçilmeli
Kapatılan okulların binaları devlet kontrolündeki okullara dönüştürülmeli. Bir cemaat grubu tasfiye edilirken bir başka cemaat, tarikat grubu desteklenip, kollanarak bu binalar peşkeş çekilmemeli. Cemaatlerin tamamıyla eğitimden el çektirilmesi, nitelikli, bilimsel ve kamusal eğitimi devletin sunması sağlanarak yeni bir tehlikenin önüne geçilmelidir.
3 Lisans iptali hatalı, öğretmenlerin soruşturması tamamlansın
Kapatılan okullar başta olmak üzere, kamu okullarında da eğitim veren 20 bini aşkın öğretmenin lisansının iptal edilmesini doğru bulmuyoruz. Darbe girişimine karışmış isimler özenle ayıklanmalı, bunun dışında fikir beyan eden, muhalif duran insanların demokratik hukuk devletine yakışır şekilde korunması gerekir. Darbe girişimi sonrası bugüne kadar yapılanlar, hızla alınan kararlar bizde hukukun ötesinde bir ‘temizlik’ algısı oluşturdu. Bu bir an önce terk edilmeli. Açığa alınan öğretmenlerin soruşturmaları tamamlanmalı. Suçsuz öğretmenler okulların açılış tarihi olan 19 Eylül öncesi göreve iade edilmelidir.
4 Mesleğe alımda mülakat kesinlikle olmamalı
Öğretmen alımında liyakat esaslı bir yazılı sınav öneriyoruz. Mülakatı kesinlikle reddediyoruz. Mülakatın yeni bir kadrolaşmanın yolunu açacağına, çeşitli cemaat mensuplarının, yandaş olanların kayırılacağına dair ciddi kaygılarımız var. Yazılı sınav sorularının bile çalındığı düşünülürse kaygılarımızın haklılığı anlaşılır. Soruların çalındığı dönemde bu siyasi iktidar hırsızlığın önüne geçmedi. Mülakatta geçmek isteyeceklerini bile düşünemiyoruz.
5 Kadrolu ve ihtiyaç duyulan kadar öğretmen alımı yapılmalı
Açıklanan 15 bin sözleşmeli öğretmen istihdamına da karşıyız. İhtiyaç olduğu kadarıyla gerçek rakam tespit edilip, o sayı kadar ve güvenceli/kadrolu atamadan tarafız. İktidarın mevcut krizi fırsat bilip kamu hizmetlerini piyasaya açmasını, güvencesiz çalıştırmayı dayatmasını kabul etmemiz söz konusu değildir. Yarına dair kaygısı olan eğitim emekçisinin, yarını kuracak olan bir kuşağı da ne kadar sağlıklı yetiştirebileceği şüphe uyandırır.