TBMM'de partisinin grup toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Kimse kimseyi kandırmamıştır. Fethullah Gülen ile AKP aynı amaç için çalışmıştır. Ortada bir kandırma işi yok. Birbirini kandırmadılar birbirlerine ihanet ettiler " ifadelerini kullandı. Demirtaş, kendisinin de aday olduğu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP ve MHP'nin ortay adayı Ekmeleddin İhsanoğlu hakkında "Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çatı adayını kim önerdi? Çıkın açıklayın. Bir gece aniden rüyanıza mı geldi yoksa. HDP FETÖ ile işbirliği yaptı diye söylemlerde bulunuyorlar. Üçü de Fethullah ile kanka olmuşken bir tek temiz kalan HDP'yi suçluyorlar" dedi.

Demirtaş'ın açıklamalarından satır başları:

Hasta tutsakların tedavisi aksıyor. Cezaevlerindeki yoğunluk birçok tutuklu ve hükümlü yerlerde kalmak zorunda kalıyor. Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri artıyor. Cezaevlerindeki işkence gözlerden kaçıyor sanmasınlar. Bütün işkencelerden Adalet Bakanı sorumludur.

15 Temmuz için birileri 'kandırıldık Allah bizi affetsin' diyor. Bu kandırılmanın tüm gerçeklikler ortaya çıkarılmazsa daha çok kandırılacağız. Kadrolaşmayla cemaatin önünü açtılar. Kemalist kadrolar devleti ele geçirip İslami kesimi ezdiği için fırsat İslami kesime geçmişti. Fırsat Gülen ve AKP bu konuda hem fikirdir. Kimse kimseyi kandırmadı aynı hedef ve çaba için ittifak yaptılar. Ortada bir kandırma ilişkisi yok. Her iki taraf da devleti ele geçirmeye başladı. Birbirlerini kandırmadılar her iki taraf birbirinin güçlendiğinin farkına varınca birbirlerine ve yaptıkları devleti ele geçirme ortaklığına ihanet ettiler. Hem AKP hem Fethullah Gülen örgütü amaç birliği, hedef birliği doğrultusunda iş birliği yapmışlardır. 'Kandırıldık' şeklindeki mazereti kabul etmiyoruz.

En fazla Pişmanlık yasasından yararlanabilirsiniz. Bu sizi suçsuz kılmaz. 30 yıl boyunca bir meczubun peşinden koşmuşsunuz. Her gece Hz. Peygamberi rüyamda gördüm diye salya sümük ağlayan bir adamın peşinden koşmuşsunuz. Yarın biri daha çıkıp aynısını dese onun peşinden koşmayacağınızın garantisi nedir? Gülen'in iadesi konusunda samimiyetsiz davranıyorlar, çünkü gelip burada bir şeyleri anlatsa kim bilir ne olacak. O zaman Allah korusun tek partili döneme geçeriz bir tek biz kalırız. İdam tartışmalarının Gülen'in iadesinin önüne geçeceğini biliyorlar. İşkence görüntüleri de bunun için çarşaf çarşaf paylaşıyorlar. Gülen iade edilirse orada devlet diye bir şey kalmaz o zaman ortaya çıkar ki asıl devlet Fethullah Gülen'miş paralel olanlar ise bunlar...

Yenikapı'da darbeye karşıtı bir duruşla bir araya gelmesi halkın toplumun ortaya koyduğu tutum çok önemli ve saygındır. Biz HDP olarak halkın tutumunu anlıyor ve saygı duyuyoruz. Ama aynı tutumu sahne için göstermiyoruz. Halkın tutumu ne kadar saygınsa sahnenin tutumu o kadar kaypaktır. HDP ortada yoktur çünkü Fethullah Gülen ile ilişkisi olmayan bir tek HDP'dir. Hangi siyasetçiye dayanarak bu darbe yapıldı? CHP, AKP, MHP içerisinde kimler var.

Yenikapı sahnesi adeta günah çıkarma sahnesine dönüşmüştür. Adil bir soruşturma olsun kimler desteklemişse ortaya çıksın. Tabi ki HDP orada olmaz çünkü darbenin yanından yöresinden bir tek geçmeyen HDP'dir. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çatı adayını kim önerdi? Çıkın açıklayın. Bir gece aniden rüyanıza mı geldi yoksa. HDP FETÖ ile işbirliği yaptı diye söylemlerde bulunuyorlar. Üçü de Fethullah ile kanka olmuşken bir tek temiz kalan HDP'yi suçluyorlar.

Özeleştiri vereceklerine hatalarının üzerini bayrakla örtmeye çalıştılar. Elbette toplum bir araya gelmeyi çok özledi. Tartışmadan, kavgadan bıkmışlar. Bu saygı değer bir tutumdur. Sahte yüzler, maskelilerin ilkesiz uzlaşması vardır Yenikapı sahnesinde. Oradan uzlaşma ve barış çıkmaz. Keşke bizi şaşırtacak mahcup edecek bir uzlaşı çıksaydı. Biz yine alkışlardık. Ama Yenikapı bunu yaratamamıştır. Toplum bu konuda destek vermiştir, her yer de bunu haykırmıştır. Ama partiler bunu fırsata çevirip heba ettiler. HDP mevcut durumda hiçbir şey olmamış gibi, bunlar gerçekleşmemiş gibi davranamaz.

Biz her şeyi birbirimize karşı bir rest ve koz olarak kullanalım demiyoruz. Ama onlarla yüzleşelim. Efendim birileri demiş ki 'HDP burada olsaydı halka şehitlerimize hesap veremezdi' diyor. Evet HDP orada olsaydı Ceylan'ın gözlerine bakamazdı, 74 gündür kayıp olan Hurşit Külter'e hesap veremezdi. HDP bunları unutup tabi ki Yenikapı'ya gidemezdi. Şırnak'ı Hakkari'yi, Cizre'yi, Sur'u, yakılmış yıkılmış kentlerimizi, Fethullah Gülen ile el ele vererek yaptıklarınızı unutarak tabi ki Yenikapı'ya gidemezdi. Ve elbette tabi ki HDP bu fotoğrafta bu ittifakta olamaz.

Üçünüz bizi 'Terörist' ilan ettiniz diye aklanamazsınız. Siz yok diyerek bizi yok sayamazsınız. Bir yandan barış için kapımız açık olacak ama bir yandan da haksızlıkların hesabını soracağız. Tek adamın peşinden koşarak bir dikta rejimi inşa etmek buradan çıkışın yolu değildir. Bakın biz liderler toplantısı çağrısı yaptık; kişisel kinimiz hesaplaşmamız olabilir ama bunları bir kenara bırakarak çözüm arayışı için çağrı yaptık. Demokratikleşme deklarasyonu imzalayalım dedik. Ortak bir mesajı bütün dünyaya: Biz ülke yönetiminde sorumluluk sahibi olan seçilmiş yöneticiler olarak bütün dünyanın önünde ve halkımızın önünde söz veriyoruz.

1.Bütün sorunları diyalogla çözeceğiz.

2.Sivil anayasa

3.Liyakat yasasına dayalı olarak devleti yeniden inşa edeceğiz.

4.Eşit yurttaşlık ilkesine dayanacağız.

5. Yerel yönetimleri halkla paylaşacağız, demokrasiyi sokağa indireceğiz,

6. Rüşvet ve yolsuzluğu ortadan kaldıracağız.

7.Kadın özgürlüğüne azami şekilde bağlı kalacağız.

8.Silahı bir tarafa bırakarak müzakerenin yolunu açacağız

9.Milletin iradesini her şeyin üstünde tutacağız

10. Geçmiş hatalarımızla yüzleşeceğiz

Biz bunu önereceğiz.

Yenikapı'da buna benzer tek bir mesaj çıktı mı hayır? Yeni kutuplaşmaların yolunu açtılar. Siyasetçiler ve sahnedekiler halka layık olamadılar. Milliyetçi bir şovla kendi hatalarının üstünü bayrakla örttüler. Oradaki eksiklik HDP değil, demokrasi anlayışıdır. Demokrasinin kırıntısı yok orada. Ülke bu kaostan nasıl çıkacak bunun tek bir mesaj vermediler. Orada birlik mesajı yoktu siyasetten. Halk birlik mesajı verdi ama sahnedekiler bunu yapamadı. Bu hatalar dönülür mü hiç zannetmiyorum. Çünkü günahları çok büyük. Bütün suçları başkalarının üzerine yıkmanın peşindeler. Türkiye'nin tek bir muhalefet partisi var. Ülkeyi terk etmeyi düşünen, başka bir ülkede yaşam arayışına girenler umutsuzluğa kapılmayın. Bu ülke hepimizindir. Sayımızın oyumuzun az oluşuna bakmayın. Değişim dönüşüm böyledir. Biz lokomotifiz değişimiz dönüşümüz biz başlatacağız.

Bu kadar kritik bir dönemde İmralı'da tecridin nasıl bir açıklaması var. Sayın Numan Kurtulmuş'un o gece İmralı'yı bombalamak istediğine dair açıklamaları var. Bunları biliyorsunuz madem bir avukatın İmralı'ya gitmesine izin vermiyorsunuz. Darbeciler neye hangi amaca hizmet ediyorsa siz de ona hizmet ediyorsunuz. Darbeciler parlamentoyu bombaladı, İmralı'da ne yaptı bilmiyoruz. Kaç darbeci asker İmralı'da görev yapıyordu bilgimiz. Yok 2 yıl İmralı'da, 1 yıl Oslo'da görüştüğünüz lidere bunu yapamazsınız. Ailesinin ve avukatının orada ne olduğunu öğrenmeye hakkı yok mu? Nasıl toplumu gerilime sürüklüyorsunuz? Darbecilerle sizin İmralı yaklaşımınız aynı? 2 yıl bizi İmralı'ya paralelciler mi götürüyordu? Darbeden tek bir ders çıkarılmış değil.

Türkiye karpuz gibi ortadan ikiye ayrıldı. Türkiye her gün kamplaşmaya kutuplaşmaya doğru gidiyor. Kurtulmuş, 81 vilayette demokrasi şöleni var diyorlar. Hiç değilse Şırnak'ı söylemeseydiniz. Orada demokrasi şöleni yoktu çünkü orası halen yasaklı! Bu söylemler kırıcıdır. Korucubaşı müteahhitlere peşkeş çekiyorlar. "

Kaynak: Birgun.net