Atatürk’ün Tarihi Marmara Köşkü yıkıldı. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, rustik mimarinin değer biçilemez örneklerinden olan, dış ve iç tasarımıyla 1930'ların mimari çizgilerini günümüze taşıyan binanın yıkılışına tepki göstererek, "Geleceğimiz tehdit altında” dedi.

MİMARLIK CİNAYETİ
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet’in simge mekânlarından, Atatürk’ün çiftlik evi olarak Ernest Egli tarafından tasarlanan Marmara Köşkü’nün yıkıldığını bildirerek, “Üzgünüz, öfkeliyiz. Bu öfke sadece bizim değil bütün toplumun olmalı. Değerlerimizi kaybetmeye başladıkça geleceğimizi kaybedeceğiz, çocuklarımızın geleceği tehdit altında” diyerek tepki gösterdi.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Atatürk’ün konut olarak kullandığı, Cumhuriyet’in simge mekanlarından Atatürk Orman Çiftliği’ndeki (AOÇ) Marmara Köşkü’nün yıkıldığını bildirdi.

Düzenlediği basın toplantısında açıklama yapan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Üzgünüz, öfkeliyiz. Bu öfke sadece bizim değil bütün toplumun olmalı. Değerlerimizi kaybetmeye başladıkça geleceğimizi kaybedeceğiz, çocuklarımızın geleceği tehdit altında” dedi. Candan, sözlerine şöyle devam etti:

“Dün itibariyle Ahmet Soyak’ın çektiği fotoğraflar üzerine Kent İzleme Merkezimizin incelemeleri ile Marmara Köşkü’nün artık yerinde olmadığını üzülerek tespit ettik. Atatürk’ün bize emanet ettiği tescilli yapı olan Marmara Köşkü’nü yıkmışlar.”

Marmara Köşkü’nün Atatürk’e ait olmasının yanında en önemli simge özelliğinin AOÇ arazilerinin halka emanet edildiği mekan olduğuna dikkat çeken Candan, şunları söyledi:

“11 Haziran 1937 yılında Atatürk, Atatürk orman Çiftliğinin şartlı olarak halka emanetini Marmara Köşkünde imzalaşmıştı. Marmara Köşk’ü, küçük olmasına rağmen AOÇ arazilerinin en yüksek noktasında inşa edilmiş, tüm AOÇ alanlarına hakim bir noktada inşa edilmiş durumda. Bu mekanda yapılan şartlı bağışla başka bir simgesellik ortaya çıkıyor ve AOÇ hakimiyetinde olan bu mekanda, AOÇ’nin hakimiyeti halka emanet ediliyor. Marmara Köşkü bu özelliği ile tanık mekandır aynı zamanda."

Candan, Marmara Köşkü’nün korunması için verdikleri mücadeleyi şöyle anlattı:

“Marmara köşkü 1928 yılında Ernest Egli’nin Atatürk’ün AOÇ arazisi içinde tasarladığı ilk yapılardan birisi ve Cumhuriyetin modernite projesinin ilk örnekleminden olan Marmara Köşkü’nün Ocak ayından itibaren riskli yapı olarak ilan edip yıkılıp sonra yeniden yapılması gündeme gelmişti. ODTÜ’den bir profesörden de bu konuda rapor aldıklarını kamuoyunun gündemine taşımıştık. Sonrasında bu sürece dair koruma kurulunun verdiği kararı yargıya taşıdık. Ayakta duran bir yapının yıkılıp yeniden yapılmasının 660 sayılı ilke kararına aykırı olduğunu söyledik. Çünkü bir kültürel miras olarak tescillenmiş bir yapı eğer risk taşıyorsa bakım ve onarımının yapılması gerekir. 660 sayılı ilke kararına göre bunun onarımının yapılması gerekiyor diye Koruma kurulu kararına dava açmıştık ve yürütmeyi durdurma kararı verilmişti. İtirazlarla birlikte ve şu anda yargı süreci devam ediyor. Hükümetin Cumhuriyetle hesaplaşması sürecinde tehdit altında olduğunu kamuoyuyla paylaşmıştık. Cumhuriyetin en simge mekanı olan AOÇ’de Atatürk’ün için tasarlanan modern bir çiftlik evinin varlığından rahatsızlık duyulduğunu ideoloji ve mekan kapsamında aslında bu mekanlar üzerinden yürütülen yok etme ve tahrip etme sürecinin Cumhuriyet rejimiyle bir hesaplaşma olduğunu da ifade etmiştik. Ne yazık ki şimdi Marmara Köşkü ortada yok. Akıllarımız ve vicdanlarımızın korkularımızla baş etmesini bilmesi gerekiyor. ” (ANKA)

Kaynak: Birgun.net