15 Temmuz’daki darbe girişiminde kalkışmayı Ankara’daki Akıncı Üssü’nden yönettiği öne sürülen Hava Kuvvetleri imamı Yrd. Doç. Adil Öksüz, gözaltına alındıktan sonra sevk edildiği adliyede sabah saatlerinde serbest bırakılmıştı. Ankara’dan bindiği uçakla İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’na gidip otomobilini alan Adil Öksüz’ü karşılayan ve cep telefonuyla konuşmasını sağlayan bir kişi, güvenlik kameralarına yansıdı.

Habertürk'ten Neşet Dişkaya'nın haberine göre Adil Öksüz’ü karşıladığı belirlenen kişinin önce 'Ali Kaya' olduğu iddia edildi. Buca'da gözaltına alınan Ali Kaya serbest kaldı. Güvenlik güçlerinin Ali Kaya'nın Alman vatandaşı bir gurbetçi olduğunu ve Adil Öksüz ile bir bağlantısının bulunmadığını belirlediği öğrenildi. Soruşturmayı derinleştiren İstanbul Emniyeti İstihbarat ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Adil Öksüz’ü karşılayan kişinin Ali Sami Yıldırım olduğunu tespit etti.

Rusya imamı olduğu belirtilen Ali Sami Yıldırım’ın, Adil Öksüz’ü havaalanında karşıladıktan sonra saklanmasına yardımcı olduğu tahmin ediliyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan operasyonla, Ali Sami Yıldırım’ın, kapatılan Meydan Gazetesi’nin yazı işleri müdürü Erdal Şen ve Kanada imamı olduğu ileri sürülen İlhan Yıldırım ile birlikte gözaltına alındığı ve çıkarıldığı mahkemede tutuklandığı öğrenildi.

Ali Sami Yıldırım’ın, Rusya’daki Diyalog Avrasya Vakfı’nın başında bulunduğu da bildirildi.

"AZERİ FETÖ’CÜLERİ KULLANIYORLAR"
Cemaat'in Ali Sami Yıldırım’ın yönettiği Rusya’daki yapılanmasını daha çok ticari şirketler ve vakıflar üzerinden yürüttüğünü söyleyen gazeteci Agil Alesger, Gülen ve yapılanması için 2007’de “Ajan örgütlenmesi” tanımını kullandığı için Cemaat'in hedefi oldu. Alesger, “Rusya FETÖ yapılanmasına karşı tedbirler aldı ancak Gülen ve adamları Rusya’da ticari şirketler kurarak ve Türk-Rus Forumu gibi yapılanmalar kurarak örgütlendi” dedi.

Azerbaycan’daki yapılanmayı "Sessiz İşgal/ Azerbaycan’da FETÖ Örgütlenmesi" adlı kitabında anlatan Alesger, Rusya ve çevresindeki örgütlenmesini şöyle ifade etti: “Azerbaycan’da Kafkas Üniversitesi’nde yüzlerce öğrenci yetiştirdiler. Rusya FETÖ’ye karşı tedbir aldığı için Rusya Federasyonu içindeki Müslüman çoğunluğun yaşadığı ülkelere Kafkas Üniversitesi’nden yetiştirdikleri adamları gönderdiler. Moskova, St. Petersburg gibi şehirlerde ışık evlerini bu öğrenciler üzerinden kurdular. Faaliyetleri deşifre olanlar Amerika’ya kaçtı ama Rusya’da özellikle ticari faaliyet gösteren şirketler kurarak Rus vakıflarıyla ortaklık kurdular. Bu şirketler uçak düşmesi krizinde hiç zarar görmedi. Kendilerini çok iyi gizlediler. Çoğu zaman‘Putinci’ göründüler. O krizden sadece FETÖ’cü, PKK’lı ve Ermeni yapılanmalar etkilenmedi. Halen Sibirya’da, Tataristan’da, Moskova ve diğer şehirlerde FETÖ bağlantılı yüzlerce şirket faaliyetlerine devam ediyor.”

Kaynak: Birgun.net