Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, alkol bağımlısı olan kocasını tedaviye ikna edemeyen kadını haklı buldu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, alkol bağımlısı olan kocasını tedaviye ikna edemeyen kadını haklı buldu. Yargıtay, alkolle mücadele etmesi için kocasına destek olan ancak eşin tedavisini tamamlamaması sonucu evi terk eden kadına maddi ve manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Alkolle mücadelede benzer birçok davaya emsal teşkil edecek olan davaya konu olaylar şöyle gelişti:

2003 yılında evlenen ve bir yıl sonra da bir çocukları olan çiftten kocanın alkol sorunu evlilik birliğini sarsmaya başladı. Kadın, kocasını tedavi olması için ikna etmeye çalıştı. Kadının mücadelesi sonrasında alkolik koca iki kez doktora gitti. Kocanın tedavi sürecini aksatması, eşine alkolü sevdiğini söylemesi ve kadının altınlarını da alkol için tüketmesi evlilikte bardağı taşıran son damla oldu. Çocuğunu da alarak baba evine dönen kadın boşanma davası açarak, maddi ve manevi tazminat isteminde bulundu. Sincan 2. Aile Mahkemesi'nde görülen davada, kadın, kocasının alkol bağımlısı olduğunu işten arta kalan zamanlarında bir büfede sürekli olarak içtiğini belirtti.

-İÇKİYİ SEVİYORUM-

Eşinin evine geç geldiğini, kendilerine zaman ayırmadığını, kazancını da içkiye harcadığını söyleyen kadın, eşinin zaruri ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığını, takılarını da sakladığı yerden alıp içki parası yaptığını ifade etti. Kocasını tedavi için iki ayrı psikiyatri uzmanına götürdüğünü birkaç ay hastanede tedavisinin önerildiğini ancak kocasının doktor tavsiyelerine uymadığını belirten kadın, kocasının kendisine içkiyi sevdiğini ve değişmeyeceğini söylediğini dile getirdi. Kadın mahkemeden, 100 bin lira manevi, 100 bin lira maddi tazminat isteminde bulunarak, takılarının ücretinin de kocasından alınarak kendisine ödenmesini talep etti. Davacı kadın ayrıca kendisi ve çocuğu için 300'er lira nafaka talebinde bulundu.

-MORGDAYIM PSİKOLOJİM BOZULDU-

Alkolik koca ise mahkemede karısının söylediklerinin doğru olmadığını ek iş olarak hafta sonları düğünlerde saz çalarak gelir elde ettiğini belirtti. Alkolik koca güvenlik görevlisi olarak morg binasında çalıştığını, bu nedenle de psikolojisinin bozulduğunu, sıkıntıları yüzünden tedavi olmaya çalıştığını ancak tedavisini sorumluluklarını düşünerek ayakta geçirmeye çalıştığını söyledi. Hastalık belirtilerini geçiştirmek için zaman zaman alkol kullandığını kabul eden koca, evliliklerinin bozulmasında kendisinin bir kusuru bulunmadığını savundu. Davaya bakan Sincan 2. Aile Mahkemesi, tanıkları da dinleyerek, alkolik kocanın tedavi olmak için gittiği Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanlığı'nın raporlarını değerlendirerek, kadını haklı buldu. Yerel mahkeme, kadının gayret ve desteğine rağmen kocanın alkol alışkanlığını bırakmadığı gibi sorumsuz davranışlarına devam ettiğine dikkat çekti. Kararında, kocanın kazandığı parayı alkole yatırdığını, alkolik olduğunu, evinin ihtiyaçlarını karşılayamadığını ve evlilik birliğini kadın için çekinilmez hale getirdiğine işaret eden mahkeme, evini terk eden kadını haklı buldu. Tarafların boşanmasına hükmeden yerel mahkeme, kocanın kadına 10 bin lira maddi, 6 bin lira da manevi tazminat ödemesine hükmetti. Karara itiraz edilince dosya Yargıtay'ın gündemine geldi.

-YARGITAY BOZDU SİNCAN DİRENDİ-

Davaya bakan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, Sincan 2. Aile Mahkemesi'nin kararını yerinde bulmayarak bozdu. Yerel mahkeme, Yargıtay'ın kararına "kadının kocasının hastalığı ve alkol alışkanlığıyla mücadele ettiği, kocanın ise alkol alışkınlığından kurtulmak ve hastalığının iyileşmesi konusunda gerekli sorumluluğu göstermediği, bu nedenle kadının bir kusurunun bulunmadığı" gerekçesiyle karara direndi. Bu kez dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun gündemine geldi.

-KOCA KADIN EVİ TERT ETTİKTEN SONRA HASTANEYE YATMIŞTIR-

Davayı inceleyen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ise hastanenin alkolik koca hakkında verdiği raporları inceleyerek, davacı kadının eşini evini terk etmeden önce iki kez doktora götürdüğünü, bu gayret ve desteğe rağmen kocanın alkol alışkanlığını bırakmadığına dikkat çekti. Kurul, kocanın sorumsuz davranışlarına devam ederek, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olduğunu ve tazminat gerektiren olaylarda tam kusuru bulunduğuna karar verdi.

Kararda, davalı eşin kendi isteğiyle alkol tedavisi için hastaneye yatarak tedavi gördüğü halde olumlu bir sonuç alamaması olayının ise kadının evini terk etmesinden sonra gerçekleştiğine işaret edildi. Kurul, kararın gerekçesinde, "Bu aşamada davacının kocasının rahatsızlığı ile ilgilenmemekten kaynaklanan bir kusurunun olduğunun kabulü mümkün değildir" dedi.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, yerel mahkemenin direnme kararını yerinde buldu. Bu karara katılmayan Kurulu üyesi karşı oy yazısında, her iki tarafın da boşanma konusunda aynı fikirde olduğunu bu nedenle dosya ele alınırken kusur incelemesi yapılmasına gerek olmadığını savundu. - Ankara (Ankara Haber Ajansı)