TÜRKER KARAPINAR Ankara

Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, kenevir ekmek suçundan yargılanan sanık H.A.I.’yı, 15 Eylül 2010’da, 1 yıl 3 ay hapse mahkum etti. Sanığın avukatı Osman Zeki Özcan, 16 Eylül 2010’da, UYAP sistemi üzerinden 846887994 numarasıyla elektronik imzalı olarak mahkemeye kararı temyiz edeceğini belirten süre tutum dilekçesi verdi. Ancak mahkeme Özcan’ın bu dilekçesini dikkate almayarak, kararı kesinleştirdi. Özcan, kararın kesinleştiğinden Serik Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 25 Şubat 2011’de müvekkiline teslim ol tebligatı yapılmasıyla haberdar oldu.

‘Hukuki sonuç aynı’
Özcan, 24 Şubat 2011’de mahkemeye dilekçe vererek, kesinleşme şerhinin iptaline karar verilmesini ve dosyanın Yargıtay’a gönderilmesini istedi. Özcan, dilekçesinde şunları söyledi: “Mahkemenizin 15 Eylül 2010 tarihli kararına istinaden UYAP üzerinden 16 Eylül 2010 tarihinde e-imzalı olarak temyiz süre tutum dilekçemizi mahkemenize sunmuştuk. Dosya içerisinde yaptığım inceleme sırasında 16 Eylül 2010 tarihli temyiz süre tutum dilekçesinin işleme alınmadığını öğrenmiş bulunmaktayım. Süre tutum dilekçesine UYAP sistemi tarafından verilen işlem numarası 846887994 olup, UYAP üzerinden dosya incelemesi yapıldığında sistem tarafından dilekçenin onaylanarak kaydı yapıldığı görülmektedir. Bilindiği üzere 5070 sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. maddesi gereğince ‘güvenli elektronik imza, elle atılan  imza ile aynı hukuki sonucu doğurur’. Bu nedenle dilekçemizin işleme alınmadan kesinleştirme şerhinin yapılması yasaya ve yerleşik içtihatlara aykırılık teşkil etmektedir.”

CMK?hükümleri’
Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Özcan’ın bu talebini 2 Mart 2011’de reddetti. Kararda, Özcan’ın süre tutum dilekçesini elektronik imzalı gönderdiğini ve buna ilişkin elektronik imzalı dilekçesini mahkemeye verdiğini belirtmesine karşın, dilekçede elektronik imzanın bulunmadığı kaydedildi.
Kararda elektronik imzalı dilekçelerin geçersiz olduğuna ilişkin olarak da, “Evrakın elektronik imza ile imzalanması yürürlükte bulunan temyize ilişkin CMK’daki hükümleri geçersiz kılamayacağından, süresinde yapılmayan temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir” ifadelerine yer verildi.

‘UYAP işlemez olur’
Özcan, mahkemenin bu kararını temyiz etti. Yargıtay’a verilen dilekçede, “Bugüne kadar hiçbir mahkemeden fiziki evrak getirilmesi konusunda bir uyarı almadık. Yani bugüne kadar UYAP sistemi üzerinden göndermiş bulunduğumuz hiçbir temyiz dilekçesi reddedilmedi. Bir an için sayın Daire’nin temyiz dilekçemizin reddine karar verdiğini düşünecek olursak o zaman bütün mahkemelerin hukuku yanlış uygulamakta olduğu sonucuna varılacak ayrıca tüm Türkiye’de UYAP sistemi işlemez hale gelecektir” denildi.
Yargıtay kararı onadı
Yargıtay 10. Ceza Dairesi, temyiz talebini 31 Mayıs 2013’te reddeti. Yargıtay, bu kararıyla, yerel mahkemenin elektronik imzalı temyiz dilekçelerinin yürürlükteki CMK hükümlerine aykırı olduğu şeklindeki görüşüne de katılmış oldu.

Islak imzalı belge ile aynı nitelikte
Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı’nın 25 Kasım 2009 tarihli yazısında, “Güvenli Elektronik İmza ile imzalanarak gönderilen belgeler, hukuki olarak el ürünü imza, “ıslak imza” ile imzalanmış belge ile aynı nitelikte olduğu için bu nitelikteki belgelerin işlemsiz bırakılmaması, aksi takdirde işlem yapmayan kişilerin fiziki evraka işlem yapmamış gibi sorumlu olacağının bilinmesi...” deniliyor.
Ayrıca 5070 sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. maddesine göre de güvenli elektronik imza ile atılan belgelerdeki imzanın elle atılan imza ile aynı hukuki sonucu doğuracağı da hüküm altına alınıyor.

Milliyet