•  İnebildiğimiz yer 11 binli sayılar, bu başka ülkeler için kapanma alarmı demek.
  •  Hastaneler boşalmadı, normal hasta bakamıyorum. Eğitimlerimi veremiyorum, bunların ağır bedelleri olacak.
  •  İstanbul’dan bir Covidler göçü yaşandı. Şimdi de geri dönüyorsa önümüzdeki haftalarda ciddi problemlerle karşılaşabiliriz.
  •  Açılacak bir yer varsa AVM’ler değil okullar olmalı. 

Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala: 17 günlük yarı kapanma, beklenen sonuçlara ulaşmadı. Çünkü tam kapanma gerçekleşmedi. Alınan kararlara baktığımızda özellikle aşısını olmuş 65 yaş üstü yurttaşlarımızın herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaması önemli bir adımdır. Ancak okulların açılmamış olması buna karşın örneğin AVM gibi büyük kapalı alanların açılması büyük bir çelişki. Eğer bir kapanma zorunluluğu olacaksa en son okullar kapatılmalı, eğer açılma olacaksa da ilk önce okullar açılmalı. AVM’ler açık onlarla ilgili sıkıntı yok ama örneğin çay bahçesi, kahvehane kapalı. Virüsün kapalı yerlerde ağırlıklı olarak bulaştığı ve hastalığın yayılımının kapalı yerler yüzünden meydana geldiği yaklaşımının göz ardı edildiği görülüyor yine. Asıl yapılması gereken şey daha çalışma yaşamını göz ardı eden politikalardan vazgeçilmesi, hızlıca aşı sağlama, yalnızca semptom gösterenlerin değil, temaslıları ve risk grubu olan çalışanların belli aralıklarla taranmasıdır. Varyant analizi yapılmalı. İstanbul’dan bir Covidler göçü yaşandı. Bu varyant tatil bölgelerine ve Anadolu’ya gittiyse, şimdi de geri dönüyorsa önümüzdeki haftalarda ciddi problemlerle karşılaşabiliriz.

Gebze'de sanayi tüpü patladı: 2 ölü, 6 yaralı Gebze'de sanayi tüpü patladı: 2 ölü, 6 yaralı

‘AÇILMA DEĞİL SAÇILMA’

Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol: 2 hafta kapanmadan bizim gördüğümüz yararı gösterebilecek bir noktada değiliz. Şimdi yüzde 50-60 kapanmanın yüzde 20-30 etkisini göreceğimiz zamanda inebildiğimiz yer 11 binli sayılar. 11 binli sayılar başka ülkeler için kapanma alarmı demektir. Ancak insanlar açlığa mahkûm edildi. Bunun adı zaten kapanma değil eve kapatılmaydı. Aşılama yüzde 80, test ise yüzde 38-40 oranında azalmış vaziyette. Bunun adı açılma değil saçılma. Bundan sonra da zor dikiş tutarız. Biz virüsü görmeme oyunu oynuyoruz, sonbahara kadar böyle insanların mağduriyetleri ile geçen son derece sıkıntılı yaz geçireceğiz. Turist gelmez, turizm hiçbir şekilde para kazanamaz bu işten, hastaneler de maalesef boşalmaz. Zaten boşalmadı, ben halen normal hasta bakamıyorum, eğitimimi yapamıyorum, bunların ağır bedelleri var. Bu aç kapa oyunu gibi bir şey oldu.

BİNİN ALTINA DÜŞMEZSE AÇILMA OLMAZ

Türk Tabipleri Birliği II. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten: Rakamlardaki oyunlar bu kez kelime oyunlarına dönüştü. Günlük vaka sayısı binin altına geçmediği sürece bizim herhangi bir şekilde normalleşmeden bahsetmemiz bilimsel olarak uygun değil. Çünkü o bize bir süre sonra salgının artışı ile önümüze gelecektir. Geçen yıl 1 Haziran’da, bu yıl mart ayında da benzer şeyleri yaşadık, ikisinde de normalleşme denildi ama yeterince tedbirler alınmadığı ve var olanlar kaldırıldığı için daha sonra salgının artışı olarak karşımıza çıktı. Bu durum da yine benzer sürece yol açabilir. Filyasyon artırmadan, test sayısını artırmadan, aşılama hız ve oranını artırmadan herhangi bir şekilde normalleşmeye geçmek kabul edilebilir durum değil. AVM’ler kapalı alanlar ve daha tehlikeli virüs bulaş riski yüksek. Oysa buralar açık, çay bahçeleri kapalı. Tam tersi olmalı. Yazın vaka sayılarında düşme bekliyoruz ama eylül, ekim gibi, bir de Hindistan varyantı ile yine salgında çok ciddi artışa yol açabilir.

https://www.cumhuriyet.com.tr/