SİVAS

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, bütçesinden en fazla payı eğitime ayırıyor. Bugün 122 milyar lira eğitime ayırıyoruz. Toplam bütçenin yüzde 20'si. Savunma, sağlık bunun gerisinde. Türkiye'nin en önemli kaynağını eğitime ayırıyoruz." dedi.

Yılmaz, Sivas'ın Şarkışla ilçesinde Aşık Veysel Kültür Merkezi'nde düzenlenen Kayseri Şeker Fabrikası Çiftçi Eğitim Semineri'nde yaptığı konuşmada, hükümetleri döneminde eğitimde yapılan çalışmalara değindi.

Türkiye'nin eğitimden daha önemli bir konusunun olmadığını dile getiren Yılmaz, "Türkiye'nin eğitimi iyi gidiyor. Gayretimiz ise eğitimin kalitesini artırmak. Türkiye'yi iyi bir noktaya getirdik ama hedefimiz burası değil. Hedefimiz Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi haline getirmek, çiftçimizi ve insanımızı müreffeh kılmak, yarınından kaygı duymayacak bir hale getirmek. Bunun için de eğitim şart." diye konuştu.

Yılmaz, eğitim için çok büyük icraatlar yaptıklarını vurgulayarak, "Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, bütçesinden en fazla payı eğitime ayırıyor. Bugün 122 milyar lira eğitime ayırıyoruz. Toplam bütçenin yüzde 20'si. Savunma, sağlık bunun gerisinde. Türkiye'nin en önemli kaynağını eğitime ayırıyoruz." ifadesini kullandı.

Hükümetleri döneminde derslik sayısında artış yaptıklarını, öğretmen atamaları gerçekleştirdiklerini, hizmet içi eğitimler düzenlediklerini, engelli öğrenciler için çalışmalar yaptıklarını, tematik okullar açtıklarını, mesleki eğitime önem verdiklerini ve bu hedefler doğrultusunda çalıştıklarını aktaran Yılmaz, şunları kaydetti:

"Bizim için her bir insan çok önemlidir. Hiçbir kimseyi eğitimden mahrum bırakmamak lazım. Devletin imkanları arttıkça, bu imkanları vatandaşına yansıtıyor. Sağlıkta, ulaşımda, savunmada çok iyi şeyler yapıldı. Yapılan her iyi şeyin arkasında eğitim var. İhracatımız arttı. Bunların arkasında eğitim var. Türkiye'nin eğitimi 143 milyar dolarlık ihracat yapacak bir eğitim. Ama hedefimiz 2023'te ilk 10 ülke arasına girmek, 500 milyar dolarlık ihracat yapmak ve bunun da üzerinde katma değeri yüksek ürünler üretmek. Şuna emin olun eğitimde geçmişten kat kat iyiyiz. Eksikliklerimizi biliyoruz çünkü hedefimiz büyük. Eğitimde geleceğe umutla bakarız, eğitim iyi bir yolda gidiyor daha iyiyi daha kaliteliyi arıyoruz. Daha iyi bir noktaya gitmek için daha iyi bir yönetime sahip olmamız lazım. "

"Halk oylamasının adı CHP'yi değiştirmeye yetti"

16 Nisan'da yapılacak halk oylamasına değinen Yılmaz, "Cumhuriyet Halk Partisi nasıl değişti? Sırf halk oylamasının adı Cumhuriyet Halk Partisini değiştirmeye yetti. Cumhuriyet Halk Partisi olumlu yönde, iyi bir yolda gidiyor." diye konuştu.

CHP'nin önceden "Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesine götüreceğim" dediğini anımsatan Yılmaz, şunları kaydetti:

"Millete sorulacak, onda da Anayasa Mahkemesine gidilir mi? Bunu fark etti, şimdi 'Anayasa Mahkemesine gitmeyeceğim' dedi. Niye, halk oylamasından dolayı. Halkın söz söyleme hakkı olduğu yerde bir başka kimseyi araya koymak demokratik rejimlere, halka güvene, milli iradeye saygıya uymazdı. Cumhuriyet Halk Partisi, şimdiye kadar başörtülülere 'orta çağın ürünü, irticadır, mültecidir' derdi her şeyde bir şey söyledi. Yani bunu temel hak ve özgürlüklerden saymazdı. İlk defa Maltepe'de hanım kardeşimize kendini bilmez biri nezaketsizlik, saldırı yapınca Kılıçdaroğlu bu kardeşimizi ziyaret etti. Teşekkür ediyoruz. Doğru bir işlem yaptı. Bakın daha önceden devlete tehdit olarak gördüğü bir hususu şimdi destek vermek durumunda kaldı. 'Türkiye'de herkes kılığında, kıyafetinde özgürdür' dedi. CHP bu konuda da değişti."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eski başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın anma programına katıldığını da hatırlatan Yılmaz, "Necmettin Erbakan'a 28 Şubat'ta ne çektirdiler değil mi? Erbakan, 'bana ikinci doktoramı yaptırdılar' dedi. Geçen gün rahmetli Necmettin Erbakan'ın anma toplantısına katıldı. İşte bakın halk oylaması CHP'yi nasıl değiştirdi. Bizim ismimiz Adalet ve Kalkınma Partisi, kısaltılmışı AK Parti. CHP bize hiç AK Parti demiyordu. 'AKP' diyordu. Şimdi halk oylamasının ismi geldikten sonra 'AK Parti' demeye başladı. Cumhurbaşkanımıza 'Sayın Cumhurbaşkanı diyeceğiz' diyor. Bakın halk oylamasının adı dahi Cumhuriyet Halk Partisini olumlu yönde değiştirmeye yetti. Hiç şüpheniz olmasın ki bu değişiklik geçerse inşallah milletimiz de Türkiye'nin yönetimi de olumlu yönde değişecektir." diye konuştu.

"Anayasa meselesi memleket meselesidir"

Yılmaz, anayasa değişikliğinin parti meselesi olmadığını, memleket ve 80 milyonun her birinin kendi meselesi olduğunu vurguladı.

Bunun partiler dışı bir mesele olduğunun altını çizen Yılmaz, "Bir kardeşim ister devlet memuru olsun, ister başka bir şey 'evet' veya 'hayır' demekte serbest. Ama bir başka kimseye hakaret etmek yasak, öyle bir şey yapamaz. Ötekileştirici, kutuplaştırıcı kişilik haklarına saldıran bir üslupla tarafını belirtmesi hatalı olur. Ancak bu anayasa bu ülkeye uygundur 'evet', bu anayasa şu gerekçeler için uygun değildir 'hayır' demek her vatandaşın hakkıdır. Dolayısıyla anayasa meselesi memleket meselesidir. Anayasa, 80 milyonun ve gelecek nesillerin meselesidir. Bu aziz millet bu ana kadar hiç yanılmadı." açıklamasında bulundu.

Bakan Yılmaz daha sonra Aşık Veysel Kültür Merkezi'nde muhtarlarla Şarkışla ilçe değerlendirme toplantısına katıldı.

Muhabir: Merve Topuz

Kaynak: AA