Ankara- Şahin, TRT Genel Müdürlüğünde düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin ''Murat Karayılan'ın yakalanma sürecine ilişkin yapılan haberleri'' sorması üzerine Şahin, ''Gerek Murat Karayılan'ın, gerek terörün, gerek terörün getirdiği olumsuzlukların çok fazla medyada yansıtılmasından rahatsızlık duyduğumuzu ve bu haberlerin yalın haber olarak geçilmesi konusunda arkadaşlarımıza talimat vermiştim'' diyerek cevapladı.

Karayılan konusuna çok fazla girmek istemediklerini belirten Şahin, şunları kaydetti:

''Nedeni de anlamsız bir şekilde terörist başının veya ikinci düzeydeki bir insanın reklamını yapıyoruz. Arkadaşlarımız beni bu haberle ilgili aradığında 'kontrol edin hızlıca' dedim, dediler ki 'büyük bir ihtimalle böyle ama bu haber verilmeyebilir'. Dedim ki 'yakalandığı söylenmektedir' gibi biraz ucunu açık bırakın. Nedeni de şuydu, gerçekten teyide muhtaç bir haberdi, ama böyle bir istihbaratımız vardı. Kendimizce bir iki sorguladık. 'Arkadaşlar bu bir risk ve geçiyoruz bu haberi' dedim. Ortalık kaynadı. Akşam üzeri, daha fazla bunun tutulmasının doğru olmadığını düşünerek de 'Bu teyit edilmemektedir' diye ikinci bir son dakika haberi ve sonra da haberi çektik.''

Uçakta Hüseyin Çelik ile yaptığı konuşmaya değinen Şahin, ''Keşke bu haberimiz yanlış olsa, dedim'' diye konuştu.


''Görüntü ve ses kaydı istedik''

İran Devlet Televizyonu Başkanı'nı aradığını belirten Şahin, şöyle konuştu:

''Dedim ki 'sizin elinizde görüntü varmış. Bana beş saniyelik görüntü verin, yılın televizyonu olacağım ben. Ayrıca ses kaydı da varmış, azıcık ses kaydı verin' dedim. Bana hemen, 'Ona baktıracağım, ama Türkiye'nin Suriye ile ilgili politikalarından İran halkı rahatsız' dedi. 'Biz televizyonculuk yapıyoruz, Türkiye'nin Suriye ile politikalarıyla bunu özdeşleştirmenizi açıkçası anlayamadım' dedim. Görüntü ve ses kaydı olduğu konusunda bilgimiz olmuştu, nasıl ellerine geçirildiğiyle ilgili bilgi varsa, 'Araştıracağım, size döneceğim' dedi. Vermeyeceğini biliyorum, ertesi gün büyükelçilik üzerinden 'böyle bir görüntüyü bulamadık' diyerek, kapattılar konuyu.

Bu olay yarın bir gün sonra, bir ay sonra, bir yıl sonra ne olduğu ortaya çıkacak. Biraz sabretmemiz gerekiyor. Bunun da ne olduğu ortaya çıkacak. Hala bu olayda biz doğruyuz demiyorum. Çünkü gerçekten teyide muhtaç bir şey.''

İbrahim Şahin, şunları da kaydetti:

''Bizim nezrimizde suçlu olan, İran hukuku açısından, kendi mevzuatı açısından suç teşkil etmediği için tutuklanmayabilir. Onun için İran bunu alır, bırakır. Bu konuda çok fazla bir şey söylemenin anlamı yok. Ama kamu yayıncısı olarak, her ne kadar yaptığımız tüm son dakika haberlerin ve böyle özel dosya sayılabilecek haberlerin eleştirildiğini bile bile, bunu da biz bir riskti, yaptık. Yavaş yavaş bu haberin doğru olduğu ortaya çıkıyor. Ama keşke bu haberimiz yanlış olsa. Çünkü tersinden düşünüyorum, İran Karayılan'ı tutukluyor, gözaltına alıyor veya misafir ediyorsa, başka pazarlıkların olabileceğini herhalde siz de düşünüyorsunuzdur. Onun için umarım bu yaptığımız haber yanlış olur.''
 

Görev süresi sona eriyor

Şahin, bir gazetecinin ''Görev süreniz sona eriyor. TRT Genel Müdürlüğü'nde devam etmek istiyor musunuz'' sorusu üzerine, şöyle konuştu:

''TRT Genel Müdürlerinin görev süresinin kanunla 4 yıla getirilmiş olması rast gele bir şey değil. Demek ki 4 yıl yeterli bir süre ki 4 yıl koymuşlar. Ama ikinci bir 4 yıl seçilme veya göreve devam etme şansı varken, bana sorarsanız, kısmen yorulduğumu hissediyorum. Burası çok önemli bir kurum. Belki benden sonraki arkadaşlar çok iyi yerlere taşırlar düşüncesiyle açıkçası gönlümden geçen çok başarılı bir başka arkadaş gelsin, götürsün. Ama bu konuda buraya gelirken de kararı kendim vermediğim için belki ilgili insanlara danışıp karar vereceğiz. Şu anda adaylık sürecinde müracaat edip etmeyeceğim konusunda kararımı netleştirmedim.''
 
cumhuriyet