Balıkesir Adliyesinde ilginç bir olay yaşandı. İddiaya göre 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde duruşmaya giren davacı tarafın avukatı Muzaffer Zeybek, duruşma başladıktan kısa bir süre sonra duruşmaya ara veren Mahkemenin Hakimi M.Y.'nin kapıdan çıkmadan kendisine yönelip küfürler savurarak üzerine geldiği ve birden yumrukla saldırdığını, davalı tarafın avukatı ve diğerlerinin araya girmesi ile kurtulduğunu söyledi. Mağdur avukat hakimden şikayetçi oldu.

Edinilen bilgiye göre, olay öğleden önce gerçekleşti. İş Bankası ve ihale fiyatlandırmalarıyla ilgili iki ayrı hukuk duruşması bulunan Muzaffer Zeybek, sırası gelince duruşma salonuna girdi. Avukatların ve hakimin kürsüde yerlerini almasının ardından başlayan duruşmaya Hakim M.Y. kısa bir süre sonra ara verdiğini söyledi. Cübbesini çıkarıp kürsüden inen hakim duruşma salonunun kapısından çıkacağı sırada vazgeçip salonda bulunan davacı avukatı Muzaffer Zeybek'e , "Yaşından başından utanmıyor musun, şerefsiz" deyip üzerine yürüdükten sonra yumruklamaya başladı. Başına aldığı yumruk darbeleriyle ne olduğunu anlayamayan avukatı salondaki diğer avukat ile mübaşir ve çevredekiler yetişerek hakimin elinden aldılar. Hakim hışımla duruşma salonundan ayrılırken saldırıya uğrayan avukat ise meslektaşları tarafından sahiplenildi. Cumhuriyet Başsavcılığı makamına giden Muzaffer Zeybek kendisini darp ettiğini iddia ettiği hakim M.Y.'den şikayetçi olup, cezalandırılmasını istedi. İHA muhabirine konuşan avukat Muzaffer Zeybek, "1. Sulh Hukuk Hakimi M. bey, duruşma salonunda duruşmaya başladıktan biraz sonra kürsüsünden indi büyük hakaretle acayip şekilde yumruklamaya başladı, arkadaşlar kurtardı. Kapıdan çıkmadan döndü, şerefsiz adam, bilmem ne deyip aniden saldırdı. Arkadaşlar olmasaydı belki de beynim patlayacaktı. İş bankası avukatı Bursa'dan geliyor, mübaşire dedim ki iş bankası avukatı geldiyse onu da sıraya alıver dedim, gelmedi dediler. Konuştuğum tek şey bu. İşi başka şey mi anladı bilmiyorum. Öyle bir düşünceleri varsa sığınmadır, zayıf bir sığınma. Çişe mi gitti bilemem. Eğer öyle bir şey bile olsa 'Muzaffer bey sen ne diyorsun' diye sorardı. Hakimin bu hareketini hangi kitaba sığdıracaklar, soruyorum? Bu hakim hastaysa hastalığa sığmaz, üzüntülüyse üzüntülülüğe sığmaz. Ağzımdan çok kötü laflar çıkacak ama tecrübem itibariyle sabrediyorum. Yasa neyse ben kendime düşen görevi yaparım, sonuna kadar da giderim. Barolar Birliği'nin yapacakları vardır, bunu takip ediyorum" dedi.


DOZER GİBİ GELDİ

Avukat Muzaffer Zeybek, kendisini telefonla arayıp geçmiş olsun dileğinde bulunan ve bilgi veren Baro Başkanı Yaşar Meyvacı'ya teşekkür etti. Baro Başkanı ile kısa konuşmasında Amerika'nın Irak'a operasyonu sonrası yakalanan Saddam Hüseyin'in yargılandığı mahkemeyi hatırlatan Zeybek, hakimin oradaki hakimden de öte olduğunu söyledi. İlginç bir benzetmede bulunan Muzaffer Zeybek, Sulh Ceza Hakimi M.Y.'nin yumruklu saldırısını, "Dozer gibi geldi" diye yorumladı. Zeybek, "Sakın ola o konuda kimse bana bir uzlaşma, affetme bilmem ne mümkün değil. Ben ölsem bile mirasçılarım var, kişiliğim, aile seviyem ortadadır. Kişisel olarak tazminat davasını yürüteceğim. Demokrasi ve insan haklarından bahseden bu dünya, Saddam'ı seyrederken televizyonda güldüm ve üzüldüm tabi. Bu hakim Saddam'ın hakiminden daha öte. Dozer gibi geliyor, vuruyor herif ya. Başıma vurdu. Dünya bir tarafa dönse dahi vazgeçmem mümkün değil. Hukuk ne emrediyor ise Yüksek Hakimler Kurulu da, Adalet Bakanı da, savcısı, hakimi de buna uymak mecburiyetinde. Davalı avukatı Şükrü Güneş araya girmeseydi benim beynim patlardı" diye konuştu.


BARO ADLİYEDE BASIN AÇIKLAMASI YAPTI

Balıkesir Adliyesinde duruma salonunda gerçekleştiği ileri sürülen hakimin avukatı darp etitği olayın ardından Balıkesir Barosu ve avukatlar olayı sert bir dille kınadılar. Cübbelerini giyen onlarca avukat adliye önünde toplandı. Baro Başkanı Yaşar Meyvacı, "Meslektaşımıza yöneltilen çok çirkin hiçbir şekilde izah edilemeyecek bu tavrı Balıkesir Barosu olarak şiddetli kınıyoruz. Balıkesir Barosu olarak meslektaşımızın yanındayız. Bu çirkin olayın en yakın takipçisiyiz. Son yıllarda giderek mesleğimizin gereklerini yerine getirmekte zorlandığımız, gerçekleştirilmeye çalışılan arabulucuk tasarısı, adliyelerde avukatlara yasaklı bölgelerin oluşturulması gibi uygulamalarla biz avukatların giderek etkisiz hale getirilmeye çalışılmasından yakınmıştık. Bugün hukuk camiamızı da derin üzüntülere boğacağına inandığımız bizleri derinden sarsanv e üzen bu vahim olayın yerleştirilmeye çalışılan avukatlara bakış açısının yansıması olduğunu düşünmemek elde değil. Meslektaşımıza karşı girişilen bu darp olayını hepimize karşı gerçekleştirilmiş olarak kabul ediyoruz. Bu çok üzücü ve çirkin tavrın karşılığının ne olacağını merakla bekliyoruz. Çünkü yargının üçayağından birisi olan savunmaya karşı geliştirilen bakış açısı bu şekilde ortaya çıkacaktır. Tüm avukatlar adına yaşadığımız üzüntüyü, mesleğimiz adına yaşadığımız endişeyi kamuoyu ile paylaşıyoruz. Unutulmamalıdır ki savunmanın olmadığı yerden ne adaletten söz edilebilir ne de demokrasiden" diye konuştu.

Duruşma salonunda avukatın hem de hakim tarafından darp edildiği saldırının bütün hukuk camiasını derinden sarsacak bir olay olduğunu vurgulayan Baro Başkanı Meyvacı, "Olay çok sıcak, tabi ki beklemediğimiz bir olay. Bu Türkiye'de belki de ilk kez gerçekleşti, umarız son kez olur. Bütün hukuk camiasını derinden sarsacak bir olay. HSYK'ya da bildirilecek. Gerekenin yapılmasını istiyoruz" dedi.


ADALET KOMİSYONU BAŞKANI ÖZÜR DİLEDİ

Balıkesir Adliyesinde yaşanan olayın ardından Balıkesir Barosu Adalet Komisyonu Başkanlığına şikayet dilekçesi sundu. Komisyon başkanı olan Türkiye'nin "Jet Hakim" adıyla tanıdığı Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Yüksek Hakim Hacı İbrahim Gözükara, yaşanan olaydan dolayı çok büyük üzüntü duyduklarını söyledi. Hala olayın şokunu yaşadıklarını ifade eden Balıkesir Adalet Komisyonu Başkanı Hacı İbrahim Gözükara İHA muhabirine konuştu. Şaşkınlığını ve üzüntüsünü ifade eden Yüksek Hakim Hacı İbrahim Gözükara, "Maalesef biz de bu olaydan dolayı büyük üzüntü duyduk. Türkiye tarihinde ilk defa böyle bir olay oluyor. Ben hakim M.Y. beyle kendim bizzat görüştüm. Kendisi ağır şeker hastası, devamlı tuvalete gidip, gelmesi gerekiyor. Duruşmaya ara vermiş, tuvalet ihtiyacını giderip tekrar kürsüye döndüğü sırada avukat Muzaffer Zeybek'in kendisine tuvalete gidip, gelmesiyle ilgili laf attığını söylüyor. Bunun üzerine kürsüye giderken tekrar dönüp, '70 yaşında adamsın utanmıyor musun laf atmaya?' diyerek kendisine vurduğunu iddia ediyor, hatta vurduğunu da hatırlamıyor. Olayı hatırlamıyor. O anda şeker krizine girmiş, bunun etkisiyle sinirleri boşalmış. Bu lafın üzerine avukat darp edilmiş, doğrudan bir saldırı olarak değerlendirmemek lazım. Ani bir tepki, tepkide bulunmuş. Tabi bu eylemin savunulacak hiçbir tarafı yok. Adalet sisteminde şimdiye kadar hiç bir hakimin yargılamanın bir ayağı olan avukatlara herhangi bir saldırısı olmadı. Avukatların da hakime yönelik bir saldırısı olmadı. Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı. Hakim Mehmet Yoylu bey de, biz de böyle bir müessif olaydan dolayı büyük bir üzüntü duyuyoruz. Artık olan olmuş, bunu telafi etmek için her türlü çabayı gösteriyoruz. Bizzat ilgili avukattan, Baro'dan özür diledik. Yine de özür diliyoruz. Keşke olmasaydı. Ben herkese sükunet tavsiye ediyorum. Balıkesir Barosu'na da geçmiş olsun diliyorum. Bu müessif olayı telafi etmek için de elimizden gelen her şeyi yapacağımızı bildiriyorum. Adalet Komisyonu Başkanlığı olarak bana şikayet dilekçesi verildi, ben de bu dilekçeyi ilgili yerlere havale edeceğim. HSYK Başkanvekilimizle görüşeceğiz, verecekleri talimatlar doğrultusunda hareket edeceğiz. Ben Balıkesir Barosu'ndan özellikle avukat Muzaffer Zeybek'ten hem hakimimiz M.Y. adına hem de bütün adliyemiz adına özür diliyorum" dedi.


TCK'DAKİ KARŞILIĞI 4 AYDAN 1 YILA KADAR HAPİS

Hakim M.Y.'nin avukat Muzaffer Zeybek'i darp ettiği olayın TCK'daki karşılığının 4 aydan 1 yıla kadar hapis cezası olduğu bildirildi. Ancak, saldırının manevi yönü ise çok ağır. Adalet Komisyonu Başkanı Hacı İbrahim Gözükara, "Maddi yönünden çok manevi yönü bizi çok üzdü. Hepimiz çok şaşırdık, hakim bey de böyle bir olayı yapabilecek bir insan değil. Kendisi de olayın etkisinden çıkamamış. Muayene olmak için hastaneye gitti. Rapor ve izin alacak. Adliye olarak biz de olayın şokundayız. Keşke böyle bir olay hiç olmasaydı" dedi.