“Yeni sistem” çalışmasını “yargı” ana başlığında sürdüren muhalefet masası, bugünkü toplantıda geçen yıl yasalaşan “çoklu baro” sistemini görüşecek. “Avukatlar arası siyasi gruplaşmaya”, “baroların siyasallaşmasına”, “savunmanın bölünmesine”, “yargıya güveni azalmasına” yol açacağı gerekçeleriyle eleştirilen sistemde, altı partinin uzlaşması durumunda “tekli baroya dönüş” kararı alınabileceği ifade ediliyor.
CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’nin güçlendirilmiş parlamenter sistemin ana ilkelerini belirlemek üzere kurduğu muhalefet masası, yedinci toplantısını bugün TBMM’de yapacak. Edinilen bilgiye göre, bir önceki toplantıda “yargı” ana başlığına ilişkin maddeleri görüşmeye başlayan muhalefetin bugün ele alacağı maddelerden biri “baroların yapısı” olacak. 2020’de 80 il barosu, Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve muhalefetin itirazlarına karşın Cumhur İttifakı’nın oyları ile TBMM’de kabul edilen Avukatlık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, “avukat sayısı 5 binden fazla olan illerde asgari 2 bin avukatla yeni bir baro kurulmasına” olanak tanımıştı. Düzenlemenin ardından Eylül 2020’de İstanbul’da ikinci baro kurulmuş, Ankara’da ise Ekim 2021’de 2 bin imzayı geçen ikinci baro girişimi, kuruluş işlemlerini başlatmıştı.
GERİ DÖNÜŞ BEKLENTİSİ
“Çoklu Baro Yasası” olarak da bilinen düzenlemenin TBMM’ye geldiği dönemde muhalefet, “avukatlar arasında siyasi gruplaşmalara zemin oluşturacağı”, “baroların siyaset yapmasının kurumsallaştırılacağı”, “savunmanın siyasi görüş, etnik köken, inanç temelli barolara bölünmesine neden olacağı”, “yargıya yönelik oluşan güvensizliği artıracağı” gerekçeleriyle karşı çıkmıştı. Edinilen bilgiye göre, muhalefet masası, bu çekinceler ışığında “çoklu baro sistemini” yeniden değerlendirilecek. 4-5 Aralık’ta yapılacak TBB Genel Kurulu öncesinde muhalefet masasının “tekli baroya geri dönüş” konusunda görüş birliğine varması bekleniyor. Altı partinin bu konuda uzlaşması durumunda “çoklu baro sisteminden tekli baroya dönüşe” ilişkin maddenin yazılı hale getirilen ana ilkeler arasındaki yerini alacağı ifade ediliyor. (Erdem Sevgi / Cumhuriyet)
