YOZGAT- ÖMER ERTUĞRUL

Yozgat'ın Sorgun ilçesinde yaşayan bedensel engelli lise öğrencisi Hilal Eker, daha çok engelliye ulaşmak için profesyonel manada spora başlayınca normalde kullanmadığı tekerlekli sandalyeyle tanıştı.

Bir bacağında doğuştan rahatsızlık bulunan 18 yaşındaki Hilal Eker, kısa ve güç kaybı olan sağ bacağından iki kez ameliyat olmasına karşın tam olarak sağlığına kavuşamadı. Doktorların bacağının diz kapaktan alt kısmının kesilme riski uyarısında bulunmasından dolayı üçüncü bir ameliyattan vazgeçen Hilal, hafif yürüme bozukluğu çekmesine karşın engelsiz gibi yaşamayı kendisine ilke edindi.

Dış görünüşünde de engelli olduğu pek anlaşılmayan Hilal, engellilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekmek, engellilerle daha çok iç içe olmak için spora başlamaya karar verdi.

Hilal Eker, ilçede Sorgun Engelliler Umutspor Kulübü bünyesinde tekerlekli basketbol takımı bulunduğunu öğrenince, kulüp bünyesinde spora başlayarak kısa sürede lisanslı tekerlekli basketbol sporcusu oldu.

Normalde tekerlekli sandalyeye ihtiyaç duymayan genç sporcu, bu sayede tekerlekli sandalyeyle tanıştı. İlçede kadın takımı olmadığı için erkek sporcularla birlikte antrenmanlara çıkan ve tekerlekli sandalyeyle gösterdiği azmiyle dikkati çeken Hilal, ikinci kez tekerlekli basketbol kadın milli takım kampına çağrıldı.

Bedensel engelli olmasına rağmen günlük yaşamında kullanmadığı tekerlekli sandalyeyle spor salonunda tanışmasının hikayesini AA muhabirine anlatan Hilal, engelini hiçbir zaman sorun yapmadığını söyledi.

Hilal, bacağındaki rahatsızlığın çoğu şeyi yapmasına ve sosyal çevresine engel olduğunu ifade ederek, "Ne kadar umursamasam da yine de bir çekingenlik oluyor. Çünkü diğer insanlar size çok farklı davranıyor." dedi.

Annesinin ilçede engelli basketbol takımının bulunduğunu öğrenmesi ve kendisine söylemesiyle basketbola başladığını belirten Hilal, şunları kaydetti:

"Toplumda engelliler biraz bastırılıyor. Kendi yaptığım çalışmalarla biraz daha yukarıya çıkacağımı düşündüm. Burada 4-5 aydır basketbol oynuyorum, milli takım kampına çağrıldım. Orada takımlardan gelen engelli arkadaşlar var. Onlarla tanışmaya başladım, engelli kitlemi açtım. Onların yaşadığı hikayeleri, onların yaşadığı hayatları dinlemeye başladım. Açıkçası güzel bir çevre, hatta engelli olmayan insanların olduğu topluluktan daha eğlenceli, daha sevgi dolu toplum var, bunu fark ettim. Daha önce spora başlamadığım için de pişmanım. Basketbola başladığımda daha önce tekerlekli sandalyeyi hiç kullanmadığım için zorlandım ama öğrendim. Normal basketbol eğlenceli ancak bu tekerlekli basketbol daha eğlenceli, başardığında 'evet' diyebiliyorsun."

Kaynak: AA