Pazar günü Van’da meydana gelen 7.2 şiddetindeki depremin ardından bilim dünyasında gözler yeniden bölgeye çevrildi. Zira bilim insanları uzun bir süredir hem Van gölünde, hem de Van merkezine yaklaşık 150 km uzaklıkta, bölgede “küçük Nemrut” olarak bilinen, Nemrut dağındaki krater göllerde araştırma yapıyordu.

Son olarak geçtiğimiz Mart ayında 12 ülkeden 35 bilim insanı, bölgede yaşanan iklim değişikliklerini tespit etmek için Van gölünde yıllarca süren fosil araştırmasını tamamladı. Araştırma Bonn Üniversitesi, İsviçre’nin Bern Üniversitesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Almanya’nın Kiel Üniversitesi’ne bağlı Deniz Araştırmaları Enstitüsü tarafından yürütüldü.

Van Gölü’nün seçilmesi tesadüfü değildi. 400 bin yıl önce oluştuğu tahmin edilen gölün derinliğinde bilim insanlarına göre bölgede yaşanan felaketlerin sırrını içeriyor. Ekibin başında ise dünyanın önde gelen fosil araştırmacılarından Bonn Üniversitesi’nde görevli Prof. Dr. Thomas Litt var.

Araştırmaya yürüten Uluslararası Bilimsel Karasal Sondajlama Programı (ICDP)’nin Bitlis’in Ahlat İlçesi’ne yakın bölgeye kurduğu platformda gölün 220 metre derinliğinde çıkartılan fosiller hala Prof. Litt’in ekibi tarafından inceleniyor. Çalışma yıllarca sürebilir, zira çıkartılan fosil örneklerinin sayısı hiç de az değil ve 5 bini buluyor.

‘BÖLGE RİSKLİ, KAÇAK YAPILANMA VAR’

Pazar günkü şiddetli depremin ardından ANF’ye konuşan Prof. Litt’e göre ise “Deprem geliyorum” demişti. Bölgenin deprem ve diğer doğal afetler için yüksek oranda risk taşıdığını söyleyen Alman bilim insanı, son olarak geçtiğimiz yıl Van’da araştırma yaptıkları sırada depremin olabileceği konusunda uyarılarda bulunduklarını hatırlattı.

Bölgenin hem Asya hem de İstanbul’a kadar uzanan Avrupa deprem fay hattında olduğuna dikkat çeken Prof. Litt uzun süredir kaldığı Van’daki izlenimlerini şöyle anlattı: “Yüksek deprem riskine rağmen yerleşim birimleri hattın üzerinde kurulmuş. Üstelik kaçak yapılaşma var, devlet birimleri yeterli denetimleri yapmıyor.”

Fay hatlarındaki gerilimin Van bölgesinde ortaya çıktığını söyleyen Alman uzmanın uyarıları devamla şöyle: “Bölge, kuzey Anadolu ve doğu Anadolu fay hatlarının merkezinde bulunuyor. Tüm bunlardan dolayı bölge potansiyel deprem riskini taşıyor. Ancak deprem karşısında yeterli tedbirlerin alınması gerektiğini herkes biliyordu.”

‘BÖLGE MONİTÖRLERLE SÜREKLİ İZLENMELİ’

Sadece bölgenin değil Ortadoğu’daki iklim değişikliklerine ilişkin arşiv oluşturma çalışmaları için Van gölünden çıkartılan fosillerin laboratuarda incelenmeye devam edildiğini söyleyen Prof. Dr. Thomas Litt, şimdiye kadar ulaştıkları sonuçlara ilişkin ise şu bilgileri verdi:

“Bulduğumuz fosillerde şimdiye kadar 5 bin yıllık tarihin ayrıntılarını tespit ettik. Fosillerde volkanik hareketlerin ve depremlerin izleriyle dolu. Çıkartılan çakıl taşlarda görebildiğimiz mevsimsel değişikler ve kırılmalar bize daha önce şiddetli depremlerin yaşandığını gösteriyor.

Ayrıca volkanik hareketlenmeler de çok tehlikeli. 20 bin yıl içinde 16 kez bölgede volkan patlamasının yaşandığını tespit ettik. Yani neredeyse ortalama bin yılda bir patlama yaşanıyor. Özellikle Nemrut krater dağı çok tehlikeli. Son olarak bu volkanik dağ 1441 yılında patlamış.

Kurulacak istasyonlarda bölge monitörlerle sürekli izlenmeli. Erken uyarı sistemleri sayesinde bölgede yaşayan halk patlama ve depremler öncesi anında bilgilendirilmeli. Çünkü magma hareketlerini izleyebilmek ve patlamayı önceden tahmin etmek mümkün. Tabii ki şimdiki depremin volkanik patlama ile bir alakası yok, zira yanardağ deprem bölgesinden uzakta. Ancak yeni bir patlama daha büyük bir felaketi tetikleyebilir.”

‘BÖLGENİN TARİHİ VAN GÖLÜNDE GİZLİ’

Prof. Dr. Thomas Litt’in başkanlığında Van Gölü’nün derinliklerinde sondaj çalışması yapan ekibe göre göl ‘okunmamış bir tarih kitabı’. Zira Prof. Litt fosilleri veri olarak kullanarak dünyada yaşamın tarihini yazmakla uğraşıyor. Geçtiğimiz Mart ayında Avusturya’nın başkenti Viyana’da yapılan yer bilimleri konferansında ilk sonuçlarını açıklayan Prof. Litt, çıkan sonuçlar için “muhteşem” ifadesini kullanıyor.

Gölün 800 metre toprak altına kadar indiklerini ve ilk kez bu kadar kaliteli fosil bulduklarını söyleyen Alman uzmana göre gölün hem derin ve eski olması, hem de etrafındaki dağlar sayesinde fırtına ile sert hava koşullar sayesinde suyun derinliklerinde saklanan “tarih kitabını” yüz binlerce yıl korumuş. Prof. Litt ilk sonuçları şöyle açıkladı:

“Tortulardan birçok soğuk ve sıcak iklimlerin hüküm sürdüğünü gördük. 3 farklı iklim tespit ettik. Buna şimdiye kadar bölgede ilk kez rastlıyoruz. Ayrıca volkan patlaması ve şiddetli depremlerin de izine rastladık. Bulduğumuz katmanlardan biri 7 metre kalınlığında. Şimdi bitki örtüsü ne kadar sürede değişti, göldeki hayatın bitmesi kaç bin yıl sürdü sorularına yanıt arıyoruz.”

Maliyeti 1,4 Milyon Dolar civarında olan araştırmaya ise fosiller üzerindeki dünyadaki hayatın tarihini araştıran paleontoloji bilim dalının esinlenerek “Paleo-Van” adı veriliyor.

ANF NEWS AGENCY