İranlı ajanların Türkiye'deki faaliyetleri üzerine yazdığı köşe yazıları gerekçe gösterilerek ‘darbe' ve ‘terör örgütü yöneticiliği' suçlamasıyla tutuklanan gazeteci Gültekin Avcı, 8 aylık tutukluluğunun ardından bugün ilk kez hakim karşısına çıkarılacak. 

Dava dosyası, terör örgütü Selam-Tevhid Kudüs Ordusu soruşturmasını yürüttüğü için tutuklanan polislerin davasıyla birleştirilen Avcı, sanık sandalyesinden tahliyesine ilişkin taleplerde bulunacak. Ancak eski savcı olan Avcı'nın yargılanmasını izlemek için adliyeye gelenler mahkeme salonuna alınmayacak. Selam Tevhid davasında mahkemegizlilik kararı aldığı için Avcı'nın savunmasını ve açıklamalarını kamuoyu öğrenemeyecek.

MUT'A NİKÂHINI NİYE YAZDIN?

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen Savcı İrfan Fidan'ın hazırladığı 33 sayfalık iddianamede delil olarak sadece 26 Eylül ve 10 Ekim 2013 tarihleri arasında Avcı'nın yazdığı köşe yazıları gösteriliyor. Avcı'nın ağırlaştırılmış müebbet hapis ile birlikte ayrıca 75 yıla kadar hapsi isteniyor.

Gültekin Avcı hakkındaki iddianamede BUGÜN Gazetesi'ndeki köşesinde ahlaki yozlaşmayı tetikleyen Mut'a nikahının Türkiye'de yaygınlaşmasına yönelik yazılar yazması suç olarak değerlendiriliyor. İddianameye göre; Mut'a nikahı TCK'ya göre suçdeğil. Ancak Avcı'nın Mut'a kavramını fuhuşla özdeşleştirmek suretiyle algı oluşturmaya çalıştığı vurgulanıyor.

KÖŞE YAZISIYLA DARBE SUÇU

Gazeteci Avcı, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmak veya görevini yapmasını engellemek suçundan yargılanacak. İddianamede suç olarak Avcı'nın 26-30 Eylül, 01-07-08-10 Ekim 2013 tarihlerinde kaleme aldığı yazılar gösteriliyor. Söz konusu yazılar; ‘İstihbaratta Acem Hatunlar', ‘Acem İstilası Karşısında İstihbarattan Beklenen', ‘Savak'tan Vevak'a İran İstihbaratı', ‘İstihbaratta Mut'a Operasyonları1 ve 2', ‘Mut'a Arşivlerinde Kimler Var' başlığı ile dosyada geniş yer alıyor.

SAVCININ SKANDAL İDDİASI ÇÖKMÜŞTÜ

Savcı İrfan Fidan tarafından hazırlanan iddianamede gazeteci Gültekin Avcı'nın, Selam-Tevhid Kudüs Ordusu'na yönelik soruşturmada görev alan emniyet mensuplarıyla irtibatlı olduğu iddia ediliyordu. Ancak bu iddianın ardından skandal bir hataya imza atıldığı ortaya çıkmıştı. Savcı Fidan'ın tutuklamaya sevk gerekçelerinden biri olarak ileri sürdüğü, “Mesut Y. ve Mehmet Akif O. isimli iki emniyet mensubuyla telefonda görüştüğü” bilgisinin yanlış olduğu belirlenmişti. Avcı'nın görüştüğü Mesut Y'nin program yaptığı televizyon kanalının şoförü, Mehmet Akif O'nun ise bir akademisyen olduğu anlaşılmıştı.

Bülent Ceyhan / Özgür Düşünce Gazetesi