Hürriyet'ten Fevzi Kızılkoyun'un haberine göre, Ankara’da 102 kişinin öldüğü canlı bombalı saldırının ardından Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) "özel ekip" kurdu.
Ankara canlı bombacısı Yunus Emre Alagöz ile kimliği henüz belirlenemeyen ikinci canlı bombanın Gaziantep’teki hücre evleriyle bağlantılı olduğunu belirleyen polis, bu saldırganları Gaziantep’ten Ankara’ya getiren Halil İbrahim Durgun’u takibe aldı ve hücre evleri ile depoları deşifre etti. Depoya 20 Ekim’de düzenlenen operasyonun fotoğraflarına ulaşıldı.
Polisin depoda çektiği fotoğraflarda, vakumlanmış binlerce bilye, TNT kalıpları, intihar yelekleri görülüyor. İntihar yeleklerinin bu depodaki dikiş makineleriyle hazırlandığı bildirildi. Fotoğraflarda 150 metre kortex patlayıcı, yüklü miktarda TNT ve amonyum nitrat da görülüyor. Gaziantep ve Kilis’te geçen yıl IŞİD’e ait olduğu değerlendirilen 33 intihar yeleğinin ele geçirilmesinin ardından IŞİD üyelerinin intihar yeleklerini Suriye’den getirmek yerine depoda kurdukları atölyede ürettikleri belirlendi.
'SALDIRI 3 KEZ ÖNLENDİ' İDDİASI
Hücre evlerinde elde edilen dijital verilerin çözümüyle, örgütün planlarının ortaya çıkarıldığı iddia edildi.
IŞİD’in, Gaziantep’te HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın katılacağı programa, İstanbul’daki HDP seçim çalışmasına ve Antalya’daki G-20 zirvesine canlı bombalı eylem planladığı belirlendi. Hazırlıkların tamamlandığı, eylemi yapacak kişilerin belirlendiği, intihar yelekleri ile patlayıcıların hazırlandığı ancak operasyonlar sayesinde bu eylemlerin önlendiği de iddialar arasında yerini aldı.
