Benzer şekilde hesapları boşaltılan pek çok mağdur, emsal teşkil eden kararın ardından bankalardan paralarını almak için harekete geçti.



Sakarya'nın Ferizli ilçesi Bakırlı Köyü İlköğretim Okulu'nda müdürlük yapan ve banka hesabı hackerler tarafından boşaltılan Alper Acar'ın, zararını ödemeye yanaşmayan banka karşısında hukuk mücadelesini kazanması, diğer mağdurlar için örnek oldu.



Acar'ın yargıya taşıdığı olay, 30 Aralık 2008'de yaşandı. Bir arkadaşına internet bankacılığı üzerinden para göndermek isteyen Acar, hesabındaki 5 bin 450 liranın 27 dakika önce boşaltıldığını fark etti. Hemen savcılığa başvuran Acar, paranın İstanbul'daki bir banka şubesindeki hesaba havale edildiğini öğrendi. Savcılık kanalıyla havale yapılan hesap donduruldu. Paranın 2 bin lirasının ATM'den çekildiği belirlendi. Banka, hesapta kalan 3 bin 450 lirayı Acar'a ödedi. ATM'den çekilen miktarın da ödenmesini isteyen Acar, bankanın ödemeye yanaşmaması üzerine Sakarya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı. Yerel mahkeme, güven kurumu olan bankanın objektif özen yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle müşterisinin zararını karşılamak zorunda olduğunu belirterek, Acar'ın zararının banka tarafından ödenmesine karar verdi.



Banka, mahkemenin kararını Yargıtay'a temyize götürdü. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, bankanın temyiz talebini reddederek mahkemenin kararını onadı. Acar, Yargıtay'ın kararının ardından bankadan parasını yasal faiziyle birlikte geri aldı. Emsal kararın ardından pek çok kişi, parasını almak için harekete geçti.



Malatya'da öğretmenlik yapan ve hackerler tarafından banka hesabından 2 bin lirası alınan Fahrettin İşgören de Yargıtay'ın kararı sonrası parasını almak için mücadele başlattığını söyledi. Hesabının 2009 yılında boşaltıldığını ifade eden İşgören, yaşadıklarını söyle anlattı: "İnternet bankacılığı yoluyla hesabımı açtığımda bana 'güvensiz kapattığınız için 5 dakika bekleyin' diye mesaj geldi. Ben bir aydır hesabıma girmiyordum. Kontrol ettiğimde hesabımdaki 2 bin 600 liranın olmadığını gördüm. Hemen savcılığa başvurup paranın gönderildiği hesaba bloke koydurdum. Para, bir bankanın Kütahya'daki şubesine havale yapılmış. Paranın 2 bin lirası İstanbul'dan çekilmiş. 600 liramı geri aldım. Ancak 2 bin liramı alamadım. Savcılık üç yıldır failleri araştırıyor. Banka, soruşturma bitsin diyerek ödemeye yanaşmıyor."



İşgören, emsal kararı gerekçe gösterip banka aleyhine dava açacağını söyledi.



"BANKA 5 YILDIR PARAMI VERMİYOR"



Ankara'da özel bir şirkette yöneticilik yapan Zafer Yenigün de internet bankacılığı şifresi kırılıp 3 bin 500 lirası alınan mağdurlardan biri. Parasını alan gerçek suçluların bulunamadığını kaydeden Yenigün, bankanın da 5 yıldır parayı ödemeye yanaşmadığını söylüyor. Yargıtay'ın son kararının kendisini umutlandırdığını anlatan Yenigün, "Paramı almak için defalarca bankaya başvurdum. Banka parayı ödemeyeceğini söyleyince ben de bu işi yapanları sorumlu tutumak istedim. Ancak gerçek suçlular bulunamadı. Emsal davada zararın banka tarafından karşılanmasına karar veren yerel mahkemenin hükmünün Yargıtay tarafından onanması beni ümitlendirdi. Bankaya davamı açıp, paramı almak istiyorum." dedi.



Bankaya karşı açtığı davayı kazanarak parasını geri alan Acar ise davayla ilgili haberi gazetede okuyan çok sayıda kişinin kendisini aradığını söyledi. Yargıtay'ın kararının emsal olduğunu analtan Acar, "Benim gibi mağdur olan çok kişi var. Beni arayanlara izlemeleri gereken yol hakkında bilgi verdim. Mağdur kişi öncelikli olarak paranın iadesi için bankaya başvurmalı. Banka ödemeye yanaşmazsa hukuk mahkemesinde dava açarak hakkını aramalı." diye ifade etti.



Cihan