Oy çokluğuyla iptal
Danıştay 5. dairesi ise Kararı'nda, Devlet Memurlarının Şikayet ve Müracaatları Hakkında Yönetmeliğin dayanağı 657 sayılı Yasa'nın 21. maddesiyle devlet memurlarına, kurumlarıyla ilgili işlerinden dolayı müracaat, kendilerine uygulanan idari eylem ve işlemlerden dolayı da şikayet etmenin bir hak olarak tanındığını, bu hak uyarınca yapılacak müracaat ve şikayetin kapsamının devlet memurlarının kendi işlerinden dolayı veya kendilerine yapılan uygulamalarla ilgili olacağının belirtildiğini vurguladı. Diğer hususlara ilişkin olarak ihbar yükümlülüğünün getirilmediğine dikkat çeken Danıştay 5. Dairesi kararında, iptali istenen yönetmelik hükmünde ise şikayet hakkının, kapsamı aşılmak suretiyle, görevleri sırasında haberdar oldukları konusu suç teşkil eden durum olarak belirlenerek ihbar zorunluluğuna dönüştürüldüğüne işaret etti. Danıştay Kararı'nda, bu durumda anılan Yönetmeliğin dayanağı 657 sayılı Yasa'nın belirlediği kapsam ve amaç aşılmak suretiyle, devlet memurlarına görevleri sırasında haberdar oldukları konusu suç teşkil eden durumları yetkili makamlara ihbar etme zorunluluğu getirilmesine ilişkin dava konusu Yönetmelik hükmünde 657 sayılı Yasa'ya dolayısıyla hukuka uyarlılık bulunmadığını ifade etti. Danıştay, açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin iptaline oy çokluğuyla karar verdi.
İki üye karşı oy kullandı
Danıştay 5. Dairesi üyeleri Mustafa Döner ile İbrahim Aliusta ise çoğunluğun kararına katılmayarak muhalif kaldılar. Üyeler, karşı oy yazısında "Kanun koyucunun her şeyi düzenleme imkansızlığı, kamu hizmetinin daha iyi işleme ihtiyacı, kamu düzeninin sağlanması ve kamu yararının gerektirdiği hallerde idarenin genel nitelikte düzenleme yapma yetkisine sahip olduğu hususu idare hukukunun genel ilkelerindendir" diyerek, kamu görevlisi olan memurların da görevleri sırasında öğrendikleri bir suçu yetkili makamlara bildirmekle yükümlü olduklarına dikkat çektiler.
Anka
Üye Mustafa Döner, Cumhurbaşkanının ve hükümetin kontejanı ile geldiği için onları isteği doğrultusunda oy kullanacaktır, ama etik bir davranış değildir. Bazı memurlar aleyhindeki kararlarda da imzası vardır.Özelikle Cumhurbaşkanı kontejanından seçilen Mevlüt Atbaş ile Mustafa Döner memur aleyindeki idari yargı kararlarına imza atarken,önce vicdanlarına danışmaları gerekir.