Konu ile ilgili olarak aşağıdaki açıklamaların yapılması ve bu yolla meslektaşlarımızın bilgilendirilmesi zorunluluğu doğmuştur:

Haberde adı geçen avukat 2002 yılında, bir kadını öldürmek suçundan tutuklanmış, bir süre tutuklu kalmış, Adli Tıp Kurumu tarafından verilen rapor ile “paranoid şizofreni” olduğu tesbit edilmiş ve bu çerçevede cezai ehliyeti bulunmadığı saptandığından salıverilmiştir.

2005 yılında yakınları tarafından vasi tayini için yapılan başvuruyu değerlendiren Üsküdar Sulh Hukuk Mahkemesi, bu kez Haydarpaşa Numune ve Eğitim Araştırma Hastanesinden rapor almış, sözkonusu raporda adı geçen kişinin “sosyal etkinliklerini sürdürebileceği ölçüde olağanüstü iyileşme gösterdiğinin”  belirlenmesi üzerine vasi tayinine gerek olmadığı kararı verilmiştir.

Bu karar üzerine 2005 yılında mesleğine geri dönen avukat hakkında, yukarıda belirtilen cinayet olgusundan bahsedilerek bir başka meslektaşımız tarafından  şikayet dilekçesi verilmiş ve bu dilekçe üzerine yapılan soruşturma sonucunda, olayın niteliği itibariyle Disiplin Hukukunu ilgilendiren bir hususun bulunmaması, sorunun ciddiyeti ve yasanın düzenlemesi itibariyle doğrudan Yönetim Kurulu tarafından yapılacak inceleme sonucunda,  “levhadan silme/silmeme” kararının verilmesi gerekeceği tartışılmış, bu anlamda disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığına karar verilirken, resen soruşturma açılarak Avukatlık Kanunu 71,72, 5/1.h. maddeleri çerçevesinde karar oluşturulması yönüne gidilmiştir.

Basın organlarında, “adam öldüren avukatın mesleğini yapmasına izin verildiği gibi, kovuşturma  açılmasına bile gerek görülmediği” şeklinde yaratılan algı tümüyle gerçek dışıdır. Yönetim Kurulu, bu bilginin ulaşmasını takiben,  olayın “bir disiplin cezası” ile geçiştirilecek türden olmadığı, ya da bir “disiplin ihlali” ile karşı karşıya bulunulmadığından hareketle, Avukatlık Kanununun 71 ve 72. Maddesinde düzenlenen “levhadan silme” ile ilgili bir karar oluşturulması gerektiği noktasından hareket etmiştir.

Nitekim vasi tayinine gerek olmadığı kararını veren Mahkemeye 26.06.2012 tarihinde yazı yazan Baromuz; bu karara mesnet olan ve avukatın “olağanüstü iyileşme gösterdiğini belirten” Haydarpaşa Numune Eğitim Araştırma Hastanesinin raporunu talep etmiştir. Bu raporun teminini takiben tıbben ve hukuken yapılacak değerlendirmelerden sonra Yönetim Kurulumuz tarafından bir karar oluşturulacaktır.

Konu üzerinde geliştirilen spekülasyonların artmaması ve meslektaşlarımızın bilgilenme ihtiyaçları için bu açıklama gerekli görülmüştür.

Saygılarımızla.