Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “üniversite diploması olup olmadığı” olsa bile bunun gerçekliği konusu tartışılmaya devam ediyor.

Can Ataklı Korkusuz'da yer alan bugünkü köşesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın olay olan diplomasıyla ilgili gelişmeleri değerlendirdi. 

'Diploma piyasası yine karıştı' başlığı altında Erdoğan'ın 'diploması'na ilişkin gelişmeleri değerlendiren Can Ataklı, CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş'ın Erdoğan'ın diplomasıyla ilgili dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu'na verdiği soru önergesini hatırlattı.

Diplomanın gerçek olup olmadığına dair ciddi teredütlerin olduğuna dikkat çekti. 

"Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın üniversite diploması olup olmadığı konusu hâlâ bir muamma.

Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmeden önce yasa gereği sunduğu bir diploma var ortada. Ancak bu diplomanın gerçek olup olmadığı konusunda çok ciddi tereddütler var.

İşin ilginç yanı, çok basit bir şekilde kanıtlanacak ve kapatılacak bir konu sarayın suskunluğu, ilgili makamların da “korku suskunluğu” nedeniyle bir türlü çözülemiyor.

Erdoğan'ın diploması konusu en son nisan ayı sonlarında gündeme gelmişti.
CHP milletvekili Barış Yarkadaş Başbakan Davutoğlu'nun cevaplaması isteği ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın diplomasının geçerli olup olmadığını sormuştu.
Başbakanlık 15 günlük sürede cevap vermesi gerektiği halde henüz konuyla ilgili bir açıklama yapmadı.

Yarkadaş aynı sırada Marmara Üniversitesi Rektörlüğü'ne “Bilgi edinme hakkını” kullanarak aynı soruyu sormuştu.

Rektörlük cevabı 17 gün sonra verdi ama durum yine netlik kazanmadı.
Çünkü rektörlük Yarkadaş'a verdiği cevapta benzer bir sorunun daha önce yine bir CHP milletvekili olan Ali Rıza Öztürk tarafından sorulduğunu, ilgili cevabın Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gönderildiğini ve bilginin buradan alınması gerektiğini söylüyor.

Barış Yarkadaş bunun üzerine Meclis'e gönderilen cevabı aradığını ancak sadece boş bir kâğıtla karşılaştığını söyledi.

Yarkadaş bunun üzerine Bilgi Edinme Üst Kurulu'na Marmara Üniversitesi Rektörlüğü'nü şikayet ettiğini ve sorusunun cevaplandırılmasını istediğini kaydetti.

Diploma piyasasını karıştıran yeni olay ise hafta sonunda yaşandı.
Cumhurbaşkanı'na hakaret ettiği gerekçesiyle yargılanan bir kişi savunmasında Erdoğan'ın üniversite diploması olmadığını belirterek “Cumhurbaşkanı seçilmesi mümkün olmayan birine hakaret etmem de mümkün olmaz” deyince, sarayın avukatları mecburen mahkemeye diploma ile ilgili açıklama yapmak zorunda kaldı.

Ancak avukatlar diploma koymak yerine garip bir yorum yapınca kafalar iyice karıştı.

Saray avukatı savunma sırasında “Cumhurbaşkanı'na yönelik mezuniyeti ile ilgili çirkin yaklaşımları reddediyorum. 2547 sayılı kanunun 3'üncü maddesinde hüküm vardır. Buna göre yüksek öğretim tanımı orada yapılmıştır. Yüksek öğretim milli eğitim sistemi içerisinde, orta öğretime dayalı en az 4 yarı yılı kapsayan her kademedeki eğitim öğretimin tümüdür. Dolayısıyla cumhurbaşkanının ne anayasa ne de siyasal olarak meşruiyeti ile ilgili zerre tartışma söz konusu değildir” dedi.

Bu savunma Erdoğan'ın 4 yıllık değil iki yıllık bir yüksek eğitim programını bitirdiği yönünde kuşkuların artmasına neden oldu.

Eğer Erdoğan anayasada belirtildiği gibi 4 yıllık değil daha az sürede bitirilen bir yüksek öğrenim programı aldıysa cumhurbaşkanı seçilmesi için yeterlilik aşamasını geçirmemiş oluyor.

Bu da cumhurbaşkanı seçilmesinin mümkün olmadığı anlamına geliyor.
Erdoğan bunca güç sarhoşluğu içinde hiç beklemediği bir yerden darbe alırsa kimse şaşırmasın."


http://www.gercekgundem.com/siyaset/211281/chp-diplomayi-yine-sordu