Çanakkale’nin Biga ilçesine bağlı Dereköyü Muhtarlığı, 2010 yılında ‘kışlık odun kesimi’ işini Ahmet Diker isimli işçiye verdi. Muhtarlık işçi Diker’le kesim işlemi için 6 bin TL’ye anlaştı. Ancak muhtarlık Diker’in parasını ödemedi. Anlaşmayı yapan muhtar Cihan Batıkaray yeni seçimlerde muhtar adayı olmayınca yerine Recep Gözcan seçildi. Diker yeni yönetimden de parasını istedi. Yeni yönetim de parayı ödemedi. Bunun üzerine Diker, Biga İcra Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu.

Yerel mahkeme Köy Kanunu’nun “Köyün orta malı kanun karşısında devlet malı gibi korunur. Bu türlü mallara el uzatanlar devlet malına el uzatanlar gibi ceza görürler” hükmü uyarınca haciz işlemi yapılması talebini reddetti. Diker avukatı aracılığıyla karara itiraz etti. İtiraz üzerine kararın temyiz incelemesini Yargıtay 12. Hukuk Dairesi yaptı.

Kahve gelirine el koy
Daire, yerel mahkemenin kararını bozdu. Daire köye ait taşınır taşınmaz malların haczinin Köy Kanunu’nda yasaklandığını belirterek, “Ancak, köyün malvarlığından kaynaklanan akar niteliğindeki özel gelirleri anılan madde kapsamına girmeyeceğinden haczi kabildir. Buna göre köy kahvesinin kira gelirinin haczinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır” dedi.

Radikal’in ulaştığı yeni muhtar Recep Gözcan, borcun eski muhtarın döneminden kaldığını anlatarak, “Eski muhtar döneminden kalan bütün borçları ödedim. Diker’le ilgili borç muhtarlık tüzelkişiliğini bağlamıyor. Köylüler için tek tek fatura kesilmişti” diye konuştu. Kahvenin açık kalması için işletmeciden kira almadığını belirten Gözcan, “Zaten 70- 80 hanelik yoksul bir köy. Kahvehaneyi sosyal faaliyeti olsun diye açık tutuyoruz. Ne gelir var ki kahvenin gelirine el konuluyor” dedi.