İSTANBUL

Yeşilay Yönetim Kurulu Üyesi Esra Albayrak, temel meselenin bağımlı kişileri rehabilite etmek kadar, bağımlılıkların önünü kesecek toplumsal düzen inşasına odaklanmak olması gerektiğini belirterek, "Özellikle gençlerin enerjilerini harcayabilecekleri, sosyalleşebilecekleri ortamlar inşa etmek bizim derdimiz olmalıdır. İlişkilerin yüzeyselleştiği bir çağda, ilişkileri derinleştirmek bizim derdimiz olmalıdır." dedi.

Albayrak, Yeşilay 4. Uluslararası Teknoloji Bağımlılığı Kongresi'nde "Bağımlılık ve Teknoloji" başlıklı oturumun başkanlığını yaptı.

Konuşması öncesi sosyal deney yaparak salondaki dinleyicilerden cep telefonlarını panelin sonuna kadar kullanmamaları noktasında irade göstermelerini talep eden Albayrak, katılımcılardan, ellerinin kaç kez telefona gideceği yönünde kendilerini sınamalarını istedi.

Albayrak, teknoloji bağımlılığının dünyada yeni bir tehdit olarak literatüre girdiğini, araştırma verilerinin teknoloji ile ilişki konusunda önemli ip uçları verdiğini, 2015 yılı itibarıyla 7 milyar 259 milyon dünya nüfusunun 3 milyar 366 milyonunun, internet kullanıcısı olduğunun hesaplandığını söyledi.

Uluslararası Telekominikasyon Birliği'nin, cep telefonu kullanıcı sayısının dünyada 2013 yılı sonunda 6,8 milyar insanı aştığını gösterdiğini anlatan Albayrak, dünyada 1 milyar üzerinde insanın dijital oyun oynadığını, oyuncu yaşının ise 4-5 yaşa kadar düştüğünün ortaya konduğunu belirtti.

ABD'de yapılan araştırmada, 13-17 yaş arası gençliğin yüzde 73'ünün internet bağımlısı olduğunun tespit edildiğini aktaran Albayrak, "Bütün bunlar gösteriyor ki artık teknoloji olmadan yaşam eksik kalıyor. Televizyon, telefon, tablet, bilgisayar oyunları, oyun konsolları, internet, sosyal medya insan oğlunun iletişim ve eğlence ihtiyaçlarını kuşatan enstrümanlar haline gelmiş durumda. Teknoloji fırsat olmaktan çıkarak, tehdide dönüşmektedir. Aşırı kullanım patolojik boyutlara ulaşmıştır. Özellikle sanal dünya, gerçek hayatın önüne geçmiştir. Öyle ki artık telefonsuz yaşamak bir fobi konusu haline gelmiştir." diye konuştu.

"İnsan bazı bağımlılıklardan kaçarken farklı bağımlılıklara yakalanıyor"

Connecticut Üniversitesi'nde yapılan araştırmada, akıllı telefon bağımlılığının belirtileri ortaya konulurken bu bağımlılığa da "No mobile Fobia" gündelik söyleyiş ile "Nomofobi" dendiğini aktaran Albayrak, sözlerine şöyle devam etti:

"Nomofobi, cep telefonundan uzak kalmaktan aşırı derecede korku ve kaygı yaşama hastalığı. Fakat ne var ki nomofobinizi ölçmek için yine teknolojiye ihtiyacınız var. Appstore'dan bir uygulama ile bunun ölçümünü yapabiliyorsunuz bugün. Bu da işin ironik tarafı. Asıl tuhaf olan şudur, modern çağ insanı en önemli mücadelesi olan özgürlükle tanımlanıyor fakat tezattır ki insan bazı bağımlılıklardan kaçarken farklı bağımlılıklara yakalanıyor. Bağımlılık insanın şahsiyetini yok etmez, bir ilişki biçimidir fakat bağımlılık insan iradesini imha eder, bireyselliğini yok eder. Böyle bir durumda insanın en temel varlık sorusu 'ben kimim', 'ne için yaşıyorum' gibi sorgulamalar anlamını kaybeder. Bağımlılıkların iradeyi ortadan kaldırdığını, çocuklarda ve gençlerde düşünme süreçlerini bozduğunu söylüyor uzmanlar. Duyarlılıklar azalıyor, kaygı, depresif, düşmanca ve şüpheci düşünceler artıyor. 21. yüzyılın aslında bir şiddet çağı olmaya başladığını maalesef yüreklerimiz acıyarak seyrediyoruz. Bağımlılıkların sonuçları konusunda yeterince düşünmediğimizi düşünüyorum."

"İlişkileri derinleştirmek bizim derdimiz olmalıdır"

İnternet bağımlılarının yüzde 50'sinde başka bir psikiyatrik bozukluk daha görüldüğü gerçeğinin insanları sarsmadığını, öte yandan bağımlılıklar sebebiyle insanın hayatından nelerin eksiltildiğinin de hesabının yapılmadığını belirten Albayrak, "Birşeye olması gerekenden daha çok vakit harcıyorsak, demek ki başka şeylerden, söz gelimi yaşamsal ihtiyaçlardan vazgeçiyoruz veya insanı, psikolojik ve varoluşsal olarak güçlendirecek, yetenek kazandırıcı eylemlerden uzak duruyoruz. Tüm bunlar bir anlamda insanın kendisinden vazgeçmesi değil midir?" diye konuştu.

Esra Albayrak, "Temel meselemiz bağımlı kişileri rehabilite etmek kadar, bağımlılıkların önünü kesecek toplumsal düzen inşasına odaklanmak olmalıdır. Özellikle gençlerin enerjilerini harcayabilecekleri, sosyalleşebilecekleri ortamlar inşa etmek bizim derdimiz olmalıdır. İlişkilerin yüzeyselleştiği bir çağda, ilişkileri derinleştirmek bizim derdimiz olmalıdır." diyerek sözlerini tamamladı.

Muhabir: Çiğdem Alyanak

Kaynak: AA