Disiplini bozduğu gerekçesiyle Avukat Taşdelen’i salondan attı. Buna tepki gösteren Avukat Çörtoğlu’nun mikrofonunu kapattırdı. Söz alan gazeteci Mustafa Balbay, “Hukuk ayaklar altına alınmıştır” dedi. Özese, Balbay’ın da mikrofonunu kapattırdı.
İSTANBUL 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ergenekon davasının 277’nci oturumunda avukatların sözlerinin Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese tarafından kesilmesi, itiraz eden avukatların duruşma salonundan çıkarılması tartışmalara neden oldu. Silivri’de saat 10.10’da duruşmanın başlamasının ardından Özese, reddi hakim talebinin reddedildiğini açıkladı. Emekli Orgeneral Hurşit Tolon’un avukatlarından Dilek Helvacı geçen duruşmada 6 tanık hazırlamalarına rağmen mahkeme tarafından dinlenilmediğini hatırlatarak, “Bugün Başbakanlık eski Müsteşarı Yaşar Yazıcıoğlu tanık olarak burada. Yasa açıktır. ‘Hazır edilen tanık dinlenir’ şeklindedir, “Dinlenebilir” değildir. Mahkemeye bir takdir yetkisi bırakmamıştır. Tanığımızın dinlenmesini talep ediyoruz” dedi.
SAKİN OLANI ATMIYORUZ
Mahkeme heyeti ise talebi reddetti. Avukatlardan Mehmet Taşdelen yüksek sesle “Burada avukatlar konuşturulmuyor” diye tepki gösterince Başkan Özese, Taşdelen’in disiplini bozduğu gerekçesi ile salondan çıkaılmasını istedi. Salondan çıkarmasına tepki gösteren avukat Ahmet Çörtoğlu da “Önünüze geleni atarsanız, burada duruşma yapamazsınız” dedi. Özese ise “Sakin olanı atmıyoruz” diye yanıt verdi. “Dinlemiyorsunuz ki” diyen Çörtoğlu’nun mikrofonu kapatıldı. Söz alan Mustafa Balbay “Şu anda avukatlarımıza dahi söz hakkı verilmeyerek hukuk ayaklar altına alınmıştır” dedi. Bunun üzerine Özese, Balbay’ın da mikrofonunu kapattı. Balbay, mikrofonunun kapatılmasına “Şu anda milli irade ayaklar altındadır” diye tepki gösterdi. Özese’nin dosyadaki tüm deliller ve tanık beyanlarına ilişkin sanıklara 15’er dakika, avukatlara da 15’er dakika süre verileceğini belirtmesine “120 milyon sayfa delil var” diyen avukatlardan büyük tepki geldi. Özese’nin “yerinize oturun” dediği avukat Celal Ülgen “Hayır efendim oturmayacağım, konuşmaya devam edeceğim” dedi.
AYAĞA KALKTILAR
Bunun üzerine Özese, Ülgen’in dışarı çıkarılmasını istedi. Bazı izleyiciler ayağa kalkarak, “Hayır çıkaramazsınız” diye bağırdı. Avukatı çıkarmaya çalışan güvenlik görevlilerine ise salonda bulunan diğer avukatlar müdahale etti. Bunun üzerine Özese de “Karşı çıkan bütün avukatları salondan çıkarın” diyerek duruşmaya bir süre ara verdi.
18 Şubat 2013’de yapılan 276’ncı duruşmada Silivri Cezaevi’nin önüne kurulan bariyerlerin üzerinden atlayarak geçmek isterken ayağı sakatlanan CHP Milletvekili Mahmut Tanal’da duruşmaya iki koltuk değneği ile geldi.
AVUKATLARA DAYAK
Başkan Özese verilen aradan sonra stajyer avukat Ece Unutmaz’ın yasak olmasına rağmen tablet bilgisayarla salondan görüntü aldığını belirterek salondan çıkmasını istedi. Sanık avukatlarının tepki göstermesi üzerine Özese güvenlik görevlilerini çağırdı. Salona çok sayıda robokop ve jandarma görevlisi geldi. Dışarı çıkması istenen avukatın kadın olması nedeniyle kadın jandarma görevlileri de salona geldi. Ece Unutmaz salondan çıkmayınca Özese zorla çıkartılmasını istedi. Avukat Hüseyin Ersöz’e tekme atıldı. Bazı avukatlara da jandarma tarafından yumruk atılmaya çalışıldı. Bütün bu arbede yaşanırken Özese yaklaşık 15 dakika boyunca sertçe ve ısrarla, ‘Ece Hanım dışarı çıkartılsın, gerekirse zorla çıkarılsın’ diye bağırmasını avukatlar alkışla ve masalara vurarak protesto etti. Sonunda Ece Unutmaz jandarma eşliğinde dışarı çıktı.
GÖREVİM SAĞLIĞI KORUMAK
CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal da duruşmada yaşanan gerginliğe dikkat çekerek mahkeme heyetine “Birinci görevim sizin sağlığınızı korumaktır. Ne olur sağlığınızı zedelemeyin. Beraber karşılıklı birbirimizi dinleyelim” dedi.
HAK DEĞİL, HAKLAMA VAR
CHP Milletvekili Mustafa Balbay ise “Burası duruşma salonu olmaktan çıktı, vuruşma salonu oldu” dedi. Başkan Özese’nin “Hak duruşma salonunda aranır” sözleri üzerine Balbay, “Burada hak değil, haklama vardı” dedi. Ergenekon Davası sırasında rahatsızlanıp dışarı çıkan avukat Celal Ülgen, “Duruşma salonunda ‘Robocop’lar vasıtasıyla avukatlara şiddet uygulanması sonrası artık sadece avukat değil aynı zamanda hukuk mücahitleri olacağız” dedi.
‘Tolon’un kaderi bana bağlı’ dedi DİNLEMEDİLER
EMEKLİ Orgeneral Hurşit Tolon’un yargılanmasında temel oluşturan konuda tanıklık yapmak için Silivri’ye gelen ancak mahkeme heyetinin tanık olarak dinlenmediği 1997-2000 dönemi Başbakanlık Müsteşarı Yaşar Yazıcıoğlu, “Tanıklık yapacağım konu Tolon Paşa’nın kaderiyle ilgiliydi. Mahkemenin benim tanıklığımı kabul etmemesi gerçekten bir büyük hukuk skandalıdır” dedi. Yazıcıoğlu, duruşmaya verilen arada, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “İdam sehpasında dahi bir tanık iddiası varsa bu dinlenir. Kaldı ki burada bu meselenin çözümlenmesinde kilit noktası olarak benim tanıklığım önemliydi. Tolon Paşa’nın mahkûmiyetini temel teşkil ettikleri olay tamamen tesadüfi bir olaydır. Hiçbir zaman meşru sistemin dışında legal sistemin dışında, yasaların dışında hiçbir ifadede bulunduğuna şahit olmadım. Her zaman demokrasi ve her zaman siyasi mücadele ve yurtsever bir çıkış yapmak istemiştik. Maalesef sonuç böyle oldu.”
Mustafa KÜÇÜK / İSTANBUL
