Hâkim ve savcıların yaklaşık yüzde 30’unun istihdam edildiği adliye idarî işlerinin yönetimini profesyoneller devralacak. Adalet Bakanlığı tarafından başlatılan ve son aşamaya gelen çalışma sonrasında ilk etapta İstanbul Adalet Sarayı’nın idarî yönetimi hâkim ve savcılardan alınıp uzman kişilere verilecek. Göreve gelecek yönetici, cumhuriyet başsavcısı ile Adalet Komisyonu başkanının denetiminde çalışacak.

İlk olarak İstanbul Adalet Sarayı’nda uygulanacak Adliye CEO’su projesi ile idari işlerin yönetimini profesyonel kişiler yapacak. Adliye yöneticisi hizmet, idari düzenlemeler, adliyeye malzeme alımı, lojman ve ceza infaz kurumu inşasının da aralarında bulunduğu birçok konudan sorumlu olacak. Yapılacak değişiklikle hâkim ve savcıların adliyenin idari işlemlerinden arındırılarak yargı görevine odaklanmalarının sağlanması planlanıyor.

Proje kapsamında adliye yöneticiliğinin dışında adliye içi işlemlerin hızlandırılması için de birtakım değişiklikler öngörülüyor. Zaman kaybını önlemek adına kurulacak danışma masaları da bunlardan biri. Adliyeye gelen vatandaşlar, kendine ait duruşmanın salonunu veya hakkında başlatılan bir adlî işlemin ne aşamada olduğunu bu masalardan öğrenebilecek. Değişikliklerden biri de ön büro sisteminin kurulması. Ön bürolarda daha önce savcıların bizzat aldığı dilekçelerin kabulü yapılacak ve vatandaşların ulaşamadığı dosyalar hakkında bilgilenmeleri sağlanacak. Adliyeler için düşünülen bir diğer proje ise ‘kısıtlı alan’ uygulaması. Söz konusu uygulama ile adliye sarayı, halka açık, yarı kapalı ve kapalı alanlar olarak bölümlere ayrılacak. Uygulamanın hayata geçmesi ile hâkim ve savcılar işlerini yaparken her an rahatsız edilemeyecek. Bu şekilde yargı personelinin işine odaklanması ve işlemlerin hızlanması hedefleniyor.

Adliyelerin idari ve mali yönetimin başsavcılık eliyle yürütüldüğünü belirten Demokrat Yargı Eşbaşkanı Doç. Dr. Uğur Yiğit, “Adliyelerde hâkim ve savcı odalarının tahsisinden bakanlıktan gönderilen ödeneğin harcanmasına kadar birçok konu başsavcı ve vekilleri tarafından yapılır. Hastanelerde başhekim ve hastane müdürü var. Böylelikle başhekim levazım, temizlik, güvenlik, yemekhane, temizlik vs. konuları yerine hastaların sağlığına zamanını ayırabiliyorsa aynı mantık ve uygulama adliyelere de getirilmelidir.” şeklinde konuştu. Yiğit, Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyükşehirler başta olmak üzere birçok adliyede önemli sayıda savcının asıl uzmanlık konuları olan soruşturma işi yerine idari işlerde görevli olduğunu anlattı. Adliyelerin idari ve mali yönetiminin Adalet Komisyonu veya komisyon başkanına bağlı başsavcıdan alınması gerektiğini belirten Uğur Yiğit, “Adliyeler adliye müdürleri tarafından yönetilmelidir. Savcıların yargı dışındaki bütün görevleri bu müdürlere devredilmelidir.” dedi.

Adliye yöneticisinin devralacağı görevlerden bazıları:

Adliyenin temizlik, güvenlik ve bakım onarım gibi işlemlerini yapmak.

‘Bilgi Edinme Kanunu’ kapsamında yapılan müracaatlara yanıt vermek.

Aylık rapor ve cetvelleri hazırlatıp Adalet Bakanlığı’na göndermek.

Adli sicil hesaplarını kontrol etmek.

Adliye binası, lojman ile ceza infaz kurumu inşaat işlerini yapmak ve kontrol etmek.

Hizmet içi eğitim seminerleri düzenlemek.

Mahkemelerin güvenliğini sağlamak.

 - İSTANBUL