İSTANBUL

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde biri polis iki kişinin şehit edildiği, 46 kişinin de yaralandığı Sarıyer'deki Borsa İstanbul'un işgal edilmesine ilişkin 1'i firari 2 binbaşının da aralarında bulunduğu 15 sanığın yargılandığı davada, sanıkların savunmaları alınıyor.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki binada görülen duruşmada söz alan şehit Mehmet Şevket Uzun'un eşi Nuriye Uzun, 5,5 yaşındaki oğlunun babasının ne zaman geleceğini sorduğunu belirterek, "Kendileri sıradan bir okulda görev yapmıyorlar, neden hainlere ateş açmadılar, korkarak kaçmaya çalıştılar? Neden ellerindeki silahı kullanmadılar? Benim oğlumu babasız bıraktılar." dedi.

Bunun üzerine Nuriye Uzun da "Benim oğlum psikiyatride ilaç tedavisi görüyor. Ben o dört duvar arasında buz gibi bir kutunun içinde eşimi bekledim. Benim oğlum her gün babasını bekliyor." diye konuştu.

"Bunlar Türk askeri olamaz"

Söz alan şehit Fatih Satır'ın babası Turan Satır ise askerlerin görevinin vatanı ve milleti korumak olduğunu ifade ederek, şunları aktardı:

"Benim şehit oğlum, 6 kurşun yemiş kişiyi kurtardı, hastaneye götürdü. Bayrağımızı sallarken bu kahpeler oğlumu tek kurşunla lazerle gözünden vurdu. Kan kussunlar. Benim oğlumun karşılaştığı asker 'Sana askerlik çok yakışıyor, bana çağrı at sana harçlık veriyim.' diyor. Bunlar Türk askeri olamaz. Bunlar kanı bozuk insanlar. Hakkımı helal etmiyorum, Türk milletine hakkımı helal ediyorum. Oğlumu mezara ben koydum. Yürekleri varsa çıksın göğüs göğüse çarpışalım. Haklıyı, haksızı ayırmak için varız. Bu kahpeler gözümün içine baka baka yalan söylüyor. Adalet yerini mutlaka bulacaktır."

Muhabir: Murat Paksoy, Melike Gallenkuş, Zehra Melek Çat

Kaynak: AA