SEBAHAT KARAKOYUN

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, darbenin engellendiğini ancak iktidarın uygulamalarıyla demokrasinin her geçen gün daha da geriye gittiğini söyledi.

CHP MYK, Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanarak, gündemdeki konuları değerlendirdi. Edinilen bilgiye göre toplantıda, “Darbe püskürtüldü ama şimdi demokrasi her gün daha da geri gidiyor” diyen Kılıçdaroğlu’nun değerlendirmeleri ana başlıklarıyla şöyle: 15 Temmuz’da tüm sivil toplum örgütleri, sendikalar, partiler demokrasiyi savundu. Darbe püskürtüldü ama şimdi demokrasi geriye gidiyor. Darbecilerin silahla yapamadığını bunlar KHK ile yapıyorlar. Fethullah Gülen’in en güçlü olduğu alan eğitimdi. Onlarla yıllardan beri mücadele eden de Eğitim Sen ve benzeri sendikalardı. Şimdi Eğitim Sen’den 11 bin 500 öğretmeni terörle işbirliğini bahane ederek ihraç ediyorsun. Bunların terörle işbirliği varsa bugüne kadar niye tuttun, atsaydın. Ama ben biliyorum bunların terörle işbirliği içinde olmadıklarını. Partililerimizin eşleri, kardeşleri, çocukları tasfiye edilmeye çalışılıyor.

Birlikte yaptıklarınız unutulmadı
Sen FETÖ ile mücadeleyi 15 Temmuz’da başlattın. Eğitim Sen, CHP ve tüm sol sendikalar zaten yıllardır mücadele ediyorlardı. 15 yıldır bu yapıyla mücadele edenler bugün cezalandırılıyor. Sen bunlarla kolkolayken bu insanlar mücadele yürütüyordu. Eğitim Sen, ÇYD gibi bilimsel eğitimi ve laikliği savunanlara Fethullah Gülen Cemaati ile birlikte yaptıklarınız unutulmadı.
Adamda 15 gram akıl, 15 gram vicdan olsa bunu yapmaz. Bunlar halen akıllanmadı. Eğitimdeki bilimsellik, laiklik yok edildiği için darbe geldi. Meclis’i bombalayanların, halka kurşun sıkanların hangi anlayışla, nerelerde yetiştiğine bir bak. Eğitim Sen ile mücadele edersen darbe ile mücadele edemezsin.

Dünyaya mı yoksa muhtarlara mı hitap ediyor!
BM toplantısında Cumhurbaşkanı’nı görünce, bu ülkenin bir yurttaşı olarak, anamuhalefet partisinin Genel Başkanı olarak utandım. Dünyaya mı, dünya liderlerine mi yoksa muhtarlara mı konuşuyor belli değil. O kadar çaresiz ki o platform bile dünyaya Türkiye’nin anlatıldığı bir toplantı değil de FETÖ’nün anlatıldığı bir toplantı haline getiriliyor. FETÖ’yü tüm dünyaya anlattı, tanıttı, meşhur etti. 20 yıl uğraşsa Cumhurbaşkanı’nın yaptığı tanıtımı yapamaz.

Cumhurbaşkanı konuşmasında, dünya liderlerini uyarıp, önlem almaya davet ederek, ‘Tecrübe ile sabittir ki yarın çok geç olabilir’ dedi. ‘Size de darbe yaparlar’ demek istiyor. Diğer ülkeler senin gibi şuursuz mu devletin bütün kurumlarını teslim etsinler. O ülkelerde demokrasi var, laiklik var.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, BM’de boş koltuklara konuşmaz. BM’de boş koltuklara konuşması, dünyada saygınlığının kalmadığı anlamına gelir. Bu da hepimizi üzer. Türkiye aciz duruma düştü.

Yedek vekil söylemi zarf atma
(Erdoğan’ın yedek milletvekilliği önerisi) Zarf atıyor, kamuoyunda tartışılmasını sağlamaya çalışıyor. Bunların hiçbir kıymeti harbiyesi yok. OHAL’in uzatılacağı söyleniyor. Ama derhal kaldırılmalı. OHAL ilan edileli iki ay geçti, böyle bir uzatma düşünülemez, derhal son verilmelidir. CHP, hep hukuku savundu, bundan sonra da hukuku savunmaya devam edecek. Darbe işinde kim varsa herkes yargılanmalı ama kimse mağdur edilmemeli.

***

Böke: KHK’leri derhal AYM’ye taşıyacağız

MYK sonrasında açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, “Anayasada çizilen sınırları açıkça aşan, darbe fırsatçılığıyla sivil bir diktatörlük kurmuş olan KHK’ları hemen Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağız. Başka muhalefet partileri ne yapar bilemeyiz ama CHP, ne halkın iradesine yedek kabul eder ne de iktidarın antidemokratik uygulamalarının yedek lastiği olur” dedi. “Hem FETÖ hem de FETÖ’yü devlete yerleştirmiş olanlar mutlaka hukuk önünde hesap vermelidir” diyen Böke, ‘darbe fırsatçılığı’ uyarısında bulundu. Böke, şu ifadeleri kullandı; “Eğer siz FETÖ’yü devlete bizzat, bile isteye yerleştiren AKP içindeki FETÖ’cülerle mücadele etmez, buna göz yumarsanız, onun yerine hayatları FETÖ gibi örgütlerle mücadele etmekle geçmiş olan özgürlükçü, demokrat akademisyenlere, öğretmenlere, gazetecilere fatura çıkarırsanız, FETÖ’cülük çizgisini hukuk değil, AKP’li olup olmamak üzerinden çizerseniz, bunun adı darbe ile mücadele değil, açıkça darbe fırsatçılığı olur. Üstelik darbe fırsatçılığıyla sivil darbe yapmak olur.”


Kaynak: Birgun.net