Ümit Kocasakal:

 

Bana göre Yargıtay çok tarihi bir fırsatı kaçırmış bulunuyor. O da şu: Hepimizin gözlemlediği bir şey var. Yargıya olan güven dibe vurmuştu. Böyle bir ortamda Yargıtay bir takım hukuksuzlukları saptayabilirdi. Bu kadar çok delil tahrifatı iddiaları varken, bunların pek çoğu bilirkişi raporlarıyla ortaya konulmuşken, delillerin tartışılması aşaması atlanmışken, gizli tanıklar neredeyse mahkemenin bir yardımcısı gibi görev yapmışken, avukatların savunma hakkı kısıtlanmışken, cüppe bırakmak zorunda kalmışken, salonlardan çıkarılmışken, adil yargılanma hakkının hiçbir unsuruna uyulmamışken, hukuka aykırı deliller ortada sergilenmişken, Yargıtay’ın bütün bunları saptamasını beklerdim. Ama olmadı. Her darbe döneminden sonra ya da sivil dikta yönetiminin olduğu ortamlarda bunun gibi toplu davalar söz konusu olur. Bu da bir dönem ve proje yargılamasıydı. Amacı, karşı devrim sürecini, cumhuriyetle hesaplaşma sürecini hızlandırmak, Türkiye’yi bölünmeye götüren açılım sürecini meşrulaştırmaktı.”

Programı izlemek için tıklayınız.


İstanbul Barosu