Türkiye Barolar Birliği tarafından Taksim Hill Otel’de düzenlenen ‘Ekolojik Kriz ve Kentler’ toplantısına; İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, Türkiye Barolar Birliği Üyesi Avukat Ali Arabacı, Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Çare Çalışkan, TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Orhan Sarıaltun, İstanbul Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı ve çok sayıda davetli katıldı.
Yolsuzluk ve rüşvet operasyonları sonrası yargıya ve emniyete müdahale ettikleri gerekçesiyleBaşbakan Erdoğan ve bazı bakanların da aralarında bulunduğu görevliler hakkında suç duyurusunda bulunan avukatların dilekçelerinin savcılar tarafından alınmaması gündeme gelmişti. Konuşmasında bu konuyu değerlendiren Avukat Ümit Kocasakal, suç duyusunda bulunmanın anayasal bir hak olduğunu söyledi. Bu hakkın engellenmesinin Türk Ceza Kanunu’na göre suç teşkil ettiğini belirten Kocasakal, savcıların kim hakkında olursa olsun verilen suç duyurusu dilekçelerini kabul etmememe gibi hakkının bulunmadığını kaydetti. Kocasakal, “Savcıların böyle bir dilekçeyi kabul etmeme, işleme koymamama gibi yetkisi kesinlikle bulunmamaktadır. Bu dilekçeyi almak zorundasınız, bu bir suç duyurusudur, suç ihbarıdır. Gerekli soruşturmayı yapacaksınız suç oluşturduğuna inanıyorsanız dava açacaksınız, inanmıyorsanız takipsizlik kararı vereceksiniz. Ya da bu durumla ilgili soruşturma engelleri varsa onların giderilmesi yönünde hareket edeceksiniz. Ama suç dilekçesinin alınmaması gibi bir şans yok.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin kurallar bütünü olmaktan çıktığını söyleyen Kocasakal, şöyle devam etti: “Türkiye kanun devleti olmaktan da çıktı. Yürütmenin ve onun bir parçası olan emniyetin yargıya meydan okuyabildiği bir ortamda bir Başbakan’ın yargıyı tehdit edebildiği bir ortam da çok söylenecek bir şey kalmıyor. Şu an sistem tamamen alabora olmuş durumda, bütün yerleşik kurallar ortadan kalkmış durumda, Türkiye vahşi batıya dönmüş halde. Kural yok, kim güçlüyse o sonuca ulaşıyor. Artık demokrasiden hukuktan bahsetmek mümkün değil.”
(CİHAN)
Yolsuzluk ve rüşvet operasyonları sonrası yargıya ve emniyete müdahale ettikleri gerekçesiyleBaşbakan Erdoğan ve bazı bakanların da aralarında bulunduğu görevliler hakkında suç duyurusunda bulunan avukatların dilekçelerinin savcılar tarafından alınmaması gündeme gelmişti. Konuşmasında bu konuyu değerlendiren Avukat Ümit Kocasakal, suç duyusunda bulunmanın anayasal bir hak olduğunu söyledi. Bu hakkın engellenmesinin Türk Ceza Kanunu’na göre suç teşkil ettiğini belirten Kocasakal, savcıların kim hakkında olursa olsun verilen suç duyurusu dilekçelerini kabul etmememe gibi hakkının bulunmadığını kaydetti. Kocasakal, “Savcıların böyle bir dilekçeyi kabul etmeme, işleme koymamama gibi yetkisi kesinlikle bulunmamaktadır. Bu dilekçeyi almak zorundasınız, bu bir suç duyurusudur, suç ihbarıdır. Gerekli soruşturmayı yapacaksınız suç oluşturduğuna inanıyorsanız dava açacaksınız, inanmıyorsanız takipsizlik kararı vereceksiniz. Ya da bu durumla ilgili soruşturma engelleri varsa onların giderilmesi yönünde hareket edeceksiniz. Ama suç dilekçesinin alınmaması gibi bir şans yok.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin kurallar bütünü olmaktan çıktığını söyleyen Kocasakal, şöyle devam etti: “Türkiye kanun devleti olmaktan da çıktı. Yürütmenin ve onun bir parçası olan emniyetin yargıya meydan okuyabildiği bir ortamda bir Başbakan’ın yargıyı tehdit edebildiği bir ortam da çok söylenecek bir şey kalmıyor. Şu an sistem tamamen alabora olmuş durumda, bütün yerleşik kurallar ortadan kalkmış durumda, Türkiye vahşi batıya dönmüş halde. Kural yok, kim güçlüyse o sonuca ulaşıyor. Artık demokrasiden hukuktan bahsetmek mümkün değil.”
(CİHAN)
