Daire:10
Tarih:2012
Esas No:8410
Karar No:18470
Kaynak:Mahkeme dosyası
İlgili Maddeler:188
İlgili Kavramlar:uyuşturucu madde ticareti
T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
TUTUKLU-DURUŞMALI
Esas No : 2012/8410
Karar No : 2012/18470
Tebliğname No : 10 - 2012/93579
TÜRK MİLLETİ ADINA VERİLEN
YARGITAY KARARI
İNCELENEN KARARLA
İLGİLİ BİLGİLER :
Mahkeme : ANTALYA... Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi- Numarası : 20.12.2011- 2011/167 esas ve 2011/375 karar
Sanıklar : 1- O C
2- C B
3- S C
4- M C
5- M A Ö
6- M B
Suç : 1- Sanık Osman hakkında
a) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
b) Uyuşturucu madde ticareti yapma
2-Diğer sanıklar hakkında : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Suç Tarihi : 20.12.2011
Hüküm : 1- Sanık Osman hakkında :
a) Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet
b) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan,
tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri
2- Sanık Celal hakkında mahkûmiyet
3- Diğer sanıklar hakkında beraat
Temyiz Edenler : a) Sanıklar Osman ve Celal müdafileri
b) Cumhuriyet savcısı ( sanıklar Seydi, Mehmet, Mehmet Ali ve Mustafa aleyhine )
Tebliğnamedeki Düşünce : 1-Sanık Osman hakkında :
a) Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükmün onanması,
b) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen karara yönelik temyiz isteğinin reddi,
2- Sanıklar Celal ve Mustafa hakkındaki hükümlerin onanması,
3- Sanıklar Seydi, Mehmet ve M A hakkındaki hükümlerin bozulması
Dosya, müdafilerinin isteği üzerine sanıklar Osman ve Celal hakkında duruşmalı, diğer sanıklar yönünden duruşmasız olarak incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Sanık O C hakkında "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan verilen "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ilişkin karara yönelik temyiz isteğinin incelenmesi:
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma” suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar, sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na İADESİNE, oybirliğiyle,
B) Sanıklar O C ve C B hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile artırma ve indirme nedenleri tartışılarak yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazları ile duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunmalarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, hükmolunan hapis cezalarının süresi ile tutuklama tarihlerine göre, sanıklar hakkındaki salıverme isteklerinin reddine, oybirliğiyle,
C) Sanıklar S C ve M B hakkındaki beraat hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, oybirliğiyle,
D) Sanık M C hakkındaki beraat hükmünün incelenmesi:
Somut olay ve olgularla örtüşen telefon konuşmalarına, para gönderilmesini doğrulayan diğer sanıklar Osman, Mehmet Ali ve Abdi'nin ifadeleri ile dosyadaki diğer belge ve bilgilere göre; gönderdikleri paralarla hakkındaki mahkûmiyet hükmü temyiz edilmeyen Abdi'ye temin ettirdikleri suç konusu kokaine, kardeşi olan diğer sanık Osman'la birlikte ortak olduğu sabit olan sanık hakkında, mahkûmiyet yerine beraat hükmü kurulması
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, oybirliğiyle,
E) Sanık M A Ö hakkındaki hükmün incelenmesi
Somut olay ve olgularla örüşen telefon konuşmalarına, diğer sanıklardan Abdi'nin ifadelerine, kendisinin dolaylı ikrarına, dosyadaki diğer belge ve bilgilere göre; hakkındaki mahkûmiyet hükmü temyiz edilmeyen Abdi'nin isteği üzerine, kendisine ait PTT ve banka hesaplarının kullanılmasına rıza gösterip, suç konusu kokainin satın alınması için diğer sanıklar Osman ve Mehmet tarafından gönderilen paraları çekerek Abdi'ye vermek suretiyle, sanığın TCK'nın 39. maddesi anlamında suçun işlenmesine yardım ettiğinin sabit olduğu, paraların kokain alımında kullanılacağını bilmediğine ilişkin savunmasının kabul edilebilir bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında mahkûmiyet yerine beraat hükmü kurulması
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, Başkan vekili Ali Kınacı ile Üye Emel Özgan'ın karşı oyu ve oyçokluğuyla,
13.12.2012 tarihinde karar verildi.
Ali Emel Yüksel Mehmet Şuayip
KINACI ÖZGAN KOCAMIŞ ÖZKAN ŞEN
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
(K.O) (K.O)
TEFHİM TUTANAĞI:
13.12.2012 gününde verilen bu karar Yargıt Cumhuriyet savcısı Hüseyin Denizhan'ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık Osman Ceylan müdafileri Avukat Tuncay Sönmez, Avukat Fevzi Dursuneli ve sanık Celal Bulut müdafii Avukat Fatih Ardıç'ın yüzlerine karşı, sanık Osman Ceylan müdafileri Avukat Tuncay Songör ve Avukat Ayla Songör'ün yokluklarında 13.12.2012 tarihinde yöntemine uygun biçimde, açık olarak okunup anlatıldı.
Ali Emel Yüksel Mehmet Şuayip
KINACI ÖZGAN KOCAMIŞ ÖZKAN ŞEN
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
KARŞI OY GEREKÇESİ
(Sanık M A Ö hakkında)
Sanık savunmasında "Hemşehrim olan Abdi, adıma para geleceğini ve parayı çekip kendisine vermemi istedi, hesabıma gelen paraları çekip bu kişiye teslim ettim. Paraların benim hesabıma neden yattığını Abdi'ye sormadım, ancak ev ya da araba parası olabilir diye düşündüm, bunu sadece insaniyet namına yaptım, uyuşturucu işi yaptığını bilseydim kendisine yardımcı olmazdım" demiştir.
Diğer sanıklardan Abdi "PTT'de hesabım olmadığı için, Osman Ceylan, kendisine satacağım aracın parasını Mehmet Ali Özcan adına gönderdi. Mehmet Ali ise iki kez 30.000'er lira parayı çekip bana verdi" diyerek, sanığın savunmasını doğrulamıştır.
Hâkim veya Cumhuriyet savcısı kararına dayanmadığı için, sanığın telefon konuşmaları hukuka aykırı delil niteliğinde olup CMK'nın 289. maddesi uyarınca hükme esas alınamaz. Kaldı ki bu telefon konuşmaları, sanığın sözü edilen paraların uyuşturucu veya uyarıcı madde alım satımında kullanılacağını bildiğini göstermekten uzaktır.
Sanığın savunmasının aksine hiçbir delil bulunmamaktadır. Kuşkuya ve varsayımlara dayanılarak mahkûmiyet hükmü verilemez.
Sanık hakkındaki beraat hükmünün onanması gerektiği kanısında olduğumuzdan, çoğunluğun bozma düşüncesine katılmıyoruz. 13.12.2012
Ali Kınacı Emel Özgan
Başkan Vekili Üye
Karşılaştırılıd.
Yazı İşl. Müd.
F.B

adaletorg