Yargıtay 15. Hukuk Dairesi        

E: 2015/2066

K: 2015/4466

T: 16.09.2015

"İçtihat Metni"

Mahkemesi                :İstanbul 2. Asliye Hukuk Hakimliği

Tarihi          :17.12.2013

Numarası                      :2011/282-2013/525

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kâğıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, taraflarca temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2-Davalının temyiz itirazlarına gelince;

Davacı davasında 07.08.2008 tarihli sözleşme ile Su Medeniyetleri Müzesi Restorasyon İşi'nin yapımını üstlendiğini, işin devamı sırasında iş artışının meydana geldiğini, bunları da tamamlayarak işi teslim ettiğini, iş artışı nedeniyle davalı tarafından 42 günlük süre uzatımı verildiğini, süre uzatımın başlangıcının 02.11.2010 tarihi olduğunu ancak bu kararın 18.01.2010 tarihinde tebliğ edildiğini, bu nedenle süre uzatımının bu kararın tebliğ tarihinden itibaren başlaması gerektiği halde davalı idare tarafından 02.11.2010 tarihinden başlatılıp aleyhine gecikme cezası uygulandığını belirterek haksız kesilen ceza için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL'nin tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında talebini ıslah ederek 296.440,97 TL'sine çıkarmıştır.

Taraflar arasında 07.08.2008 tarihli sözleşmenin düzenlendiği, işin devamı sırasında iş artışının gerçekleştiği, bunlar ile birlikte işin tamamlanıp geçici kabulün yapıldığı hususları ihtilafsızdır. İhtilâf iş artışı nedeniyle verilen sürenin hangi tarihten itibaren başlatılacağı konusundadır. Dosya kapsamından daha önce verilen süre uzatımlarıyla birlikte işin bitim tarihinin 02.11.2010 tarihi olarak belirlendiği, ancak işin devamı sırasında yeniden iş artışının gerçekleşmesi üzerine süre uzatımına ihtiyaç duyulduğu, bunun üzerine idarece 11.01.2011 tarihli karar ile 42 gün süre uzatımı kararı alındığı anlaşılmaktadır. Sözleşmede ve eki olan şartnamelerde iş artışının yapılabilme esasları ile bunun olması halinde ek süre verilebileceğine ilişkin esaslar düzenlenmiştir. Somut olayda İşin devamı sırasında yüklenicinin ediminin sürekli olacağında kuşku yoktur. Sözleşmeyle kararlaştırılan teslim tarihi de bunu göstermektedir. Yanların müşterek amacı eserin ortaya çıkarılmasıdır. Bu amaca ulaşılabilmesi için sürekli sözleşmelerde olduğu gibi, onlardan beklenen, karşılıklı güven ve iyi niyetli tutumdur. Nitekim davacı yükleniciye sözleşme kapsamında verilen süre uzatımlarıyla bitim tarihi 02.11.2010 olarak belirlenmiş, bu tarihte de bitmeyeceğinin anlaşılmasıyla süre uzatımına ihtiyaç duyulmuştur. Bu süreçte sözleşme feshedilmemiş olup yüklenicinin işe devamını engeller bir durumun varlığı da iddia edilmemiştir. Yükleniciden beklenen 02.11.2010 tarihinden sonra da işe devam edip bitirmektir. Süre uzatım kararının alınmasının ve bunun davacıya tebliğinin beklenmesi işin durdurulmasına neden olarak kabul edilemez. Bu nedenle davalı idare tarafından süre uzatımının 02.11.2010 tarihine eklenmek suretiyle 14.12.2010 tarihi olarak belirlenen bitim tarihinden itibaren ceza uygulaması yerinde olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.