Başbakan Erdoğan’ın 15 Aralık 2010’da beraberinde binlerce polisle ODTÜ yerleşkesine gelişiyle çıkan olaylarda gözaltına alınan 26 öğrencinin yargılandığı davada verilen beraat kararını Yargıtay skandal bir gerekçeyle bozuldu. Yargıtay’ın 5 Haziran 2012’de alınan beraat kararını bozma gerekçesinde 5 Temmuz 2012’de yasalaşan Üçüncü Yargı Paketi’ndeki bir düzenlemeyi adres göstermesi hukukçular arasında şaşkınlık yarattı.

BERAATI BOZDULAR
Yargıtay, beraat kararını bozarken, Üçüncü Yargı Paketi olarak bilinen 6352 sayılı kanunun Geçici 1. Maddesindeki bir bölüme işaret etti. Yasadaki, “Üst sınırı 5 yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilir” ifadesini adres gösteren Yargıtay 9. Dairesi beraat kararını bozdu. Bozma kararıyla ODTÜ’lü 26 öğrencinin yeniden yargılanmasının yolu açılmış oldu. Yargıtay’ın kararının uygulanması halinde hükmün açıklanması geri bırakılacak ve aynı kişiler benzer bir suçtan 5 yıl içerisinde yeniden ceza alırlarsa, açıklanmayan hükümde öngörülen ceza da ikinci hükme eklenecek. Ancak 7 Haziran 2012’de verilen beraat kararının 5 Temmuz 2012’de yasalaşan Üçüncü Yargı Paketi yüzünden bozulması işleri karıştırdı.
BirGün’e konuşan ceza avukatı Ömer Kavili, kararı iki yönden kusurlu buldu ve “Yargıtay bu kararla makamı üzerinden resmen politikaya girdi ve faullü oynadı. Maç yapmak istiyorlarsa sahaya insinler” yorumunu yaptı. Üçüncü Demokrasi Paketi’nin, mahkemenin beraat kararının bir ay sonrasında yasalaştığına dikkat çeken Kavili, “Mahkemenin çıkacak kanunu uygulamak ödevi yok. Yargıtay gelenekselleşmiş, hukuka ve mantığa aykırı kararlarından birini verdi” dedi. Sonradan yapılan yasal düzenlemelerin yalnızca sanıkların lehine olan hallerde geriye yönelik işleyebileceğinin altını çizen Kavili, “Beraat kararı sanıkların lehinedir. Sonradan çıkan kanun sanıklar lehine hükümler getiriyorsa Yargıtay kararı bozabilir. Ancak Yargıdan burada yerel mahkemeden beraatı kaldırıp erteleme vermesini istiyor. Kovuşturmanın ertelenmesi kararı öğrencilerin üzerinde Demokles’in Kılıcı gibi beklesin, iktidar öğrencilerin tepesine binmek isterse bu fırsatı değerlendirsin istiyor. Yargıtay bu kararla doğrudan siyasete müdahale etti” değerlendirmesinde bulundu.




birgun.net/