Daire:5
Tarih:2012
Esas No:2012/9688
Karar No:2012/8990
Kaynak:Dava dosyası
İlgili Maddeler:CMK md.34/2,231/2,232/6,40
İlgili Kavramlar:Kanun yolunun açıkça gösterilmemesi
Mühür bozmak suçundan sanık .... hakkında yapılan yargılama sonunda, atılı suçtan mahkumiyetine dair Manavgat 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen ... gün, ...esas, ...karar sayılı hükmü sanığın temyizi üzerine Dairemizin 21/11/2011 gün ve 2011/8540 Esas, 2011/24001 Karar sayılı ilamı ile bozma yönündeki kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 20/02/2012 gün ve 2007/219092 sayılı yazısı ile itiraz isteminde bulunulması üzerine dosya Daireye verilmekle incelendi:

Dairemizce de benimsenen YCGK'nın 14/02/2012 gün ve 2011/401 Esas, 2012/39 Karar sayılı kararı ile 10/04/2012 gün ve 2011/485 Esas, 2012/146 sayılı kararı ve diğer benzer kararlarında ayrıntısı açıklandığı üzere, kararda başvurulacak kanun yollarına ilişkin bildirimde başvuru şekli ve merciinin bildirilmemiş olması nedeniyle bildirimin eksik olduğu, bu durumun eski hale getirme nedeni olarak kabulü ile temyiz başvurusunun süresinde yapıldığı ileri sürülebilirse de, sadece başvuru şeklinin ve merciinin gösterilmemiş veya yanlış gösterilmiş olmasının kanun yolu süresinin işlemeye başlamasını engellemeyeceği, kararda temyiz süresinin doğru olarak gösterildiği anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce verilen 21./11/2011 tarih, 2011/8540 Esas, 2011/24001 Karar sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü:

Sanığın, 04/05/2007 tarihinde tebliğ edilen hükmü yasal temyiz süresi geçtikten sonra veridği 15/05/2007 günlü dilekçe ile temyiz ettiği anlaşıldığından, sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK'nın 317.maddesi gereğince REDDİNE, 18/09/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi. Mühür bozmak suçundan sanık .... hakkında yapılan yargılama sonunda, atılı suçtan mahkumiyetine dair Manavgat 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen ... gün, ...esas, ...karar sayılı hükmü sanığın temyizi üzerine Dairemizin 21/11/2011 gün ve 2011/8540 Esas, 2011/24001 Karar sayılı ilamı ile bozma yönündeki kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 20/02/2012 gün ve 2007/219092 sayılı yazısı ile itiraz isteminde bulunulması üzerine dosya Daireye verilmekle incelendi: Dairemizce de benimsenen YCGK'nın 14/02/2012 gün ve 2011/401 Esas, 2012/39 Karar sayılı kararı ile 10/04/2012 gün ve 2011/485 Esas, 2012/146 sayılı kararı ve diğer benzer kararlarında ayrıntısı açıklandığı üzere, kararda başvurulacak kanun yollarına ilişkin bildirimde başvuru şekli ve merciinin bildirilmemiş olması nedeniyle bildirimin eksik olduğu, bu durumun eski hale getirme nedeni olarak kabulü ile temyiz başvurusunun süresinde yapıldığı ileri sürülebilirse de, sadece başvuru şeklinin ve merciinin gösterilmemiş veya yanlış gösterilmiş olmasının kanun yolu süresinin işlemeye başlamasını engellemeyeceği, kararda temyiz süresinin doğru olarak gösterildiği anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, İTİRAZIN KABULÜNE, Dairemizce verilen 21./11/2011 tarih, 2011/8540 Esas, 2011/24001 Karar sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Sanığın, 04/05/2007 tarihinde tebliğ edilen hükmü yasal temyiz süresi geçtikten sonra veridği 15/05/2007 günlü dilekçe ile temyiz ettiği anlaşıldığından, sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK'nın 317.maddesi gereğince REDDİNE, 18/09/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.