Daire:15
Tarih:2013
Esas No:2012/21831
Karar No:2013/7582
Kaynak:
İlgili Maddeler:
İlgili Kavramlar:kamu malına zarar-hakaret-tehdit
T.C.
YARGITAY
15. Ceza Dairesi

TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y İ L A M I

Esas No : 2012/21831
Karar No : 2013/7582
Tebliğname No : 4 - 2010/314870

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Mut Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/06/2010
NUMARASI : 2010/60 (E) ve 2010/305 (K)
SANIK :
SUÇ : Kamu malına zarar verme, hakaret, tehdit, kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEMYİZ EDEN : Sanık
TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : Onama

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Hakaret suçunun oluşabilmesi için, bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını incitecek ölçüde, somut bir fiil veya olgu isnat etmek ya da yakıştırmalarda bulunmak ya da sövmek gerekmektedir. Kişiye isnat edilen somut fiil veya olgunun gerçek olup olmamasının bir önemi yoktur.İsnadın ispatın konusu ayrıdır. Somut bir fiil ve olgu isnat etmek; isnat, mağdurun onur şeref ve saygınlığını incitecek nitelikte olacaktır. Mağdura yüklenen fiil ve olgunun belirli olması şarttır. Fiilin somut sayılabilmesi için, şahsa, şekle, konuya, yere ve zamana ilişkin unsurlar gösterilmiş olmalıdır. Bu unsurların tamamının birlikte söylenmesi şart değildir. Sözlerin isnat edilen fiilî belirleyecek açıklıkta olması yeterlidir. Çoğu zaman isnat edilen fiil ve olgunun, hangi zaman ve yerde meydana geldiğinin belirtilmesi, onur ve saygınlığı incitecek niteliği tespit için yeterli olmaktadır. Tarafların sosyal durumları, sözlerin söylendiği yer ve söyleniş şekli, söylenmeden önceki olaylar nazara alınarak suç vasfı tayin olunmalıdır.
Tehdit, bir kimsenin başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğini veya malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara
Esas No : 2012/21831
Karar No : 2013/7582
Tebliğname No : 4 - 2010/314870

uğratacağını veya sair bir kötülük edeceğini bildirmesidir. Bu suçta fail, ağır ve haksız bir zarara uğratılacağını mağdura bildirmektedir. Gerçekleşmesi failin iradesine bağlı olan ve gelecekte vuku bulacak bir kötülüğün, gerçekleşecek gibi gösterilmesidir. Tehdit mağdurun karar verme ve serbest hareket etme özgürlüğünü kısıtlamalı iç huzurunu bozmalı ve onu endişeye düşürmelidir. Mağdura yapılan tehdidin, onun iç huzurunu bozmaya, onda korku ve endişe yaratmaya elverişli olması gerekir. Failin tehdit fiilini bilerek ve isteyerek işlemesi, verileceği söylenen zararın haksız olması yeterlidir. Fiilde korkutuculuk, ürkütücülük, ciddiyet yoksa tehdit kastının varlığından bahsedilemez. Mağdur haksız bir zarara uğrayacağı endişesine kapılmamışsa, korkutuculuk oluşmamıştır. Tehdit suçunun, bahsedilen yasal unsurlarının gerçekleşip gerçekleşmediği olaysal olarak değerlendirilmeli, fail ile mağdurun içinde bulundukları ortam, söylenen sözler, söylenme nedeni ve söylendiği koşullar nazara alınmalıdır.
Sanığın tedavi gördüğü Mut Devlet Hastanesi Diyaliz Bölümünde görevli hemşirenin hasta dosyasını alıp götürmesine karşı koyup, aralarında daha evvel de yargılamaya konu olan bir takım olayların bulunmasının etkisi ile katılan hemşireye hitaben "perşembe günü geldiğim zaman başınıza gelecekleri düşünün, hepinizi öldüreceğim, sana perşembe günü yapacaklarımı aklından çıkarma, sizin hepinizi sinkaf ederim, a.. koyacağım" gibi sözler sarf etmesi, olayın devamında katılana saldırıp darp ederek etkisi basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralaması, içerisinde bulunduğu hasta odasının kapısına tekme atarak kırması şeklinde gelişen olayda, mahkemenin "kamu malına zarar verme", "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret", "tehdit", "kasten yaralama" suçlarının oluştuğuna yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
1) Sanık hakkında "kamu malına zarar verme", "tehdit", "kasten yaralama" suçlarından verilen mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2) Sanık hakkında "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret" suçundan verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde;
Temel ceza olarak belirlenen "1 yıl 1 ay" süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK.nun 125/4 maddesi gereğince altıda bir oranında artırıldığında "1 yıl 3 ay 5 gün" olarak hesaplanması yerine, "1 yıl 3 ay 15 gün" hapis cezası olarak tayini suretiyle sanığa fazla ceza verilmesi,



Esas No : 2012/21831
Karar No : 2013/7582
Tebliğname No : 4 - 2010/314870

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün A-2 bendindeki "1 yıl 3 ay 15 gün hapis cezası" yerine "1 yıl 3 ay 5 gün hapis cezası" ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan
H. EROL
Üye
Ş. AKTI
Üye
M. AYDOĞDU
Üye
K. ALTINIŞIK
Üye
H. O. KAYA

Kararına Uygundur.
Yazı İşl.Müd.Y