Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

4857 Sayılı İş Kanunu'nun 35.maddesine göre işçinin almakta olduğu ücretlerin dörtte birinden fazlası haczedilemez. Aynı Kanunun 32.maddesinde de ikramiye, toplu sözleşme farkı ve nemada ücretten sayılacağından onların da aynı koşullarda haczini engelleyen bir yasa hükmü yoktur. 

4857 Sayılı İş Kanun'nun 32.maddesinde ifade edilen ikramiyeden anlaşılması gereken, işçiye maaş gibi belirli periyotlar halinde sürekli yapılan bir ödeme olup, icra takip dosyasında haciz konusu yapılan ise emeklilik halinde ödenen emeklilik tazminatı olduğundan, olayda 4857 sayılı İş Kanunu'nun 35.maddesinin uygulama yeri yoktur. 
Öte yandan, emeklilik tazminatı, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu'nca ödenen gelir, aylık ve ödenek niteliğinde olmadığından anılan Yasa hükümleri de uygulanamaz. Yine, emeklilik tazminatı, maaş ve ücret niteliğinde de bulunmadığından, İİK.nun 83.maddesinin de uygulama imkanı yoktur. 

O halde, sözü edilen bu alacağın haczedilmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmadığından, mahkemece emekli ikramiyesine yönelik şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. 

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.