YARGITAY 13. Hukuk Dairesi

ESAS: 2012/26298

KARAR: 2013/21973       

 

ALACAK DAVASI

HAKSIZ AZİL

VEKALET ALACAĞI

AVUKATIN MÜVEKKİLDEN ALDIĞI PARALARIN ÜCRETTEN DÜŞÜRÜLMESİ

 

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

 

KARAR

 

Davacı, 1999 yılında davalılar tarafından vekil tayin edildiğini ve davalıları birçok dava ve icra takibinde temsil ettiğini, ancak davalılar tarafından haksız yere vekillikten azledildiğini, 265.000 TL vekalet ücreti alacağını ödemeleri için davalılara 27.02.2008'de ihtar çektiğini, ihtara rağmen davalıların ödeme yapmadıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6.500,00 TL alacağının 2004 yılından itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile talebini 52.521,10 TL ya yükseltmiştir.

 

Davalı H..., davacının ...1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1990/60 Esas sayılı dosyası ile ilgili ibraname verdiğini, bu dosya ile ilgili davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, davacının kendisinden ve kardeşinden makbuzlu ve makbuzsuz birçok ödeme aldığını, davalıyı haklı nedenlerle azlettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.

 Mahkemece, davalıların, azlin davacı avukatın kusur ve ihmalinden kaynaklandığına yönelik savunmalarını kanıtlayamadıkları gerekçesi ile bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davanın kabulüne, 26.585,55 TL nın davalı şirketten, 25.935,55 TL nın davalı H...'dan olmak üzere toplam 52.521,55 TL nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı H... tarafından temyiz edilmiştir.

 1-Davalı tarafından delil olarak dosyaya sunulan 14.02.2005 tarihli belge adi yazılı bir belge olup, içeriğinde “C...'den, A... ve H... adına 30.000 $ nakden aldım. Av...” ibaresi yer almakta, ancak 30.000 USD'ın hangi alacağa mahsuben alındığı anlaşılamamaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da bu belgedeki bedellerin hangi dava ve takibe ilişkin olduğu belirtilmediğinden bu bedellerin hesaplamaya alınmadığı yönünde kanaat bildirilmiştir. Davacı tarafından sözü edilen belge altındaki imzaya itiraz da edilmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece, 14.02.2005 tarihli belgeyle ilgili tarafların delilleri toplanarak, bu belgenin hangi alacağa mahsuben alındığı belirlendikten sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekmektedir. Ayrıca davalı tarafından dosyaya “Avukat ...'a yapılan ödemeler” başlıklı iki sayfalık bir belge ile “Av....” başlıklı belgeler sunulmuş olup, bu belgelerin de yazılı delil başlangıcı olup olmadığının tartışılarak yazılı delil başlangıcı kabul edilir ise tarafların tanık dahil tüm delilleri toplanarak snucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

 2-Bozma nedenine göre davalı H...'in sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

 SONUÇ: Temyiz edilen kararın (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, (2) no’lu bent gereğince diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
kararara.com