Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse alacaklı; mirası ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali davası açabilir. Davalı mirasçının davacı tarafından icra takibine konu edilen asıl alacak olarak 30.000 TL. ve işlemiş faiz olarak 17.435 TL. olmak üzere toplam 47.435 TL. senetli borcu olduğu ve yapılan haciz işleminde borcun ödenmesinde kullanılabilecek tek malvarlığı unsurunun ailesiyle birlikte oturduğu konut olduğu anlaşılmaktadır. Bu konuta ilişkin tapu kaydına haciz konulmuş, icra dairesince satış hazırlıklarına girişilmiş, taşınmaza 82.150 TL. kıymet takdir edilmiştir. Ne var ki davalının meskeniyet şikayeti üzerine (İİK. md. 82/12), icra hakimliğince taşınmazın satış bedelinden 40.000 TL. için şikayetin kabulüyle bu miktarın konut edinilmek üzere davalıya iadesine karar verilmiştir. Bu durumda, davalıya ait konutun satış bedelinden, davacı alacaklı ancak satış bedelinin 40.000 TL.'nin üzerinde kalan miktarı üzerinden alacağını tahsil imkanına sahiptir. Kaldı ki, icra takibi sonucu satışına karar verilen taşınmazların takdir edilen bedelinden daha az bir miktara ihale edilmesi de mümkündür. Bu sebeple davalı borçlunun malvarlığının borcunu ödemeye yetmeyeceği açıktır. Diğer yandan, davalının mirasbırakanının vasiyetname ile malvarlığının önemli bir kısmını mirasçılarından birisine vasiyet ettiği anlaşılmaktaysa da; önemli miktarda malvarlığının da tüm mirasçılarına intikal ettiği görülmektedir. Davacının davalı borçlunun bu taşınmazlardaki miras payını haczettirmek suretiyle alacağının kısmen veya tamamen elde edebilmesi mümkündür. Davalı borçlunun mirası reddetme sebebi olarak gösterdiği mirasbırakanın edinme sebebinin ahlaka aykırılığı, alacaklısı bakımından sonuç doğurmayacağından; alacaklısına zarar vermek kastıyla mirası reddettiğinin ve bu suretle Türk Medeni Kanununun 617. maddesindeki reddin iptali davası açma koşullarının mevcut olduğu kabul edilmelidir. Öyleyse, davanın kabulü ile davalının mirası reddinin iptaline karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. 

SONUÇ. Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.05.06.2013

kararara.com