İLHAN TAŞÇI / Karşı Gazetesi - Başbakan Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen son ses kaydında; Fenerbahçe kongre seçimlerine müdahale tartışmaları başlarken, Karşı, futbol dünyasının sarsan Şike Davası'na ilişkin önemli bir gerçeği ortaya çıkarıyor.

Yargıtay'ın ''şike'' davasında ''olmayan'' Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına atıfla Fenerbahçe yöneticilerinin cezasını onadığı ortaya çıktı.

OLMAYAN KARARLA ATIF

Yargıtay 5. Ceza Dairesi, aralarında Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu kişiler hakkında şike ve teşvik primi örgütü davasında 17 Ocak'ta onama kararını açıklamıştı. Ancak kararda ilginç ayrıntılar yer aldı.
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın ''teşvik primi'' ve ''birden fazla maçta şike yapmak'' ile ''örgüt kurmak'' suçlamasından aldığı 6 yıl 3 aylık hapis cezası ile rekor para cezasını onayan Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin gerekçeli kararda ''olmayan'' AİHM kararlarına atıfta bulunduğu ortaya çıktı.

50 SAYFALIK GEREKÇE VAR AMA...

50 sayfalık gerekçeli kararın 11. sayfasının son paragrafında AİHM'in ''Aydoğdu, Duran ve diğerleri ile Kaya'' adlı kararlara atıf yapılıyor. İnsan Hakları Mahkemesi'nin internet sayfasındaki arama motoru ile inceleme yapıldığında Aydoğdu adıyla 3, Duran adıyla 5, Kaya adıyla ise 34 karara ulaşılıyor. Ancak bunların hiçbirisinin konuyla ilgisi bulunmuyor.

KARAR ÇARPITILDI

Gerekçeli kararın 12. sayfasının 5. paragrafında hukuka aykırı yollardan elde edilen delilin ''ikna edici ve doğru olduğu anlaşılırsa tek başına mahkumiyete dayanak oluşturabileceği ve bunun adil yargılanma hakkına aykırı olmayacağı'' anlatıldı. Oysa İnsan Hakları Mahkemesi bu noktada savunma hakkına tam olarak saygı gösterilip gösterilmediğine bakıyor ve delil hangi yolla elde edilmiş olursa olsun, konuyu ikna ediciliği yönünden irdelemiyor.

AİHM 8 Temmuz 2008 tarihli Satık/Türkiye kararında, delilin ''çok güçlü olması'' durumunda tek başına mahkumiyete dayanak oluşturabileceğini hüküm altına alıyor. Dolayısıyla AİHM delilin ''ikna ediciliği''ne değil, 'çok güçlü olması'na vurgu yapılıyor.

BİR SAHTE AİHM REFERANSI DAHA

Ayrıca Yargıtay'ın kararında, ''AİHM'in, Baykov ve Rusya kararında da belirtildiği üzere, hukuka aykırı olarak elde edilmiş olsa bile, bu delillerin ikna edici ve doğru olduğu anlaşılırsa ve yine bu delile dayanılmadan önce savunma hakkının kullanılması imkanı sağlanmışsa, hüküm verilirken bu delillerin esas alınmasının adil yargılanma hakkını ihlal etmeyeceğinin kabul edildiği'' anlatılıyor. Ancak gerekçeli kararda atıfta bulunulan Rusya aleyhinde Baykov kararı bulunmuyor.

Temyize 5 kala yapısı değişti

Söz konusu skandal karara imza atan Yargıtay 5. Dairesi'nin yakın geçmişi de çok ilginç. AKP'nin iddiasına göre yargı ve Emniyet'teki Cemaat yapılarının dinlediği 7 bin kişi arasında dairenin eski başkanı Ahmet Ceylani Tuğrul da var.

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da sanıkları arasında olduğu Şike Davası'nın temyiz incelemesini yapacak olan Yargıtay 5. Dairesi'nin başkanlığını yapan Tuğrul, Şike Davası'nın temyiz duruşmasından kısa bir süre önce yenileme seçimini sürpriz bir şekilde kaybetmiş ve başkanlığa daire üyesi Bahri Demirel seçilmişti.

TARİHİNDE YOK

Üstelik bu ani değişiklik yargı teamüllerine de aykırı: Yargıtay'da daire başkanlarının haklarında bir soruşturma olmadığı, dairede bir sorun yaşanmadığı ve kendileri de sağlık ya da özel nedenlerle çekilmedikleri sürece, emekliliklerine kadar başkan kalmaları ve yenileme seçimlerine tek başlarına girmeleri geleneği var.