7104 sayılı Kanun ile Mali Müşavirlere KDV iadelerinde rapor düzenleme ve katma değer vergisi iadesine dayanak teşkil eden rapora konu hesap ve işlemlerin doğrulanması için gerekli kayıt ve belgelerle sınırlı olmak üzere karşıt inceleme yetkisi verildi.

7104 sayılı Kanun ile KDV Kanunu ile muhtelif Kanunlarda ve KHK’larda değişiklikler ve düzenlemeler  yapıldı.

KDV Kanuna “Hasılat esaslı vergilendirme sistemi” getirildi. Ticari kazancı işletme hesabı esasına göre tespit edilenler ile mesleki kazancı serbest meslek kazanç deflerine göre tespit edilenlerden, Bakanlar Kurulu  tarafından belirlenen sektör ve meslek grupları kapsamında yer alanların talep etmesi halinde, hasılatları üzerinden belirli bir oranda KDV ödemeleri yönünde düzenleme yapıldı.

KDV iadelerinde vergi müfettişlerince yapılacak iade incelemelerinin süresi üç ay olarak belirlendi. Bu süre idarece 2 aya kadar uzatılabilecektir.

SMMM’lere KDV iadelerinde rapor düzenleme ve katma değer vergisi iadesine dayanak teşkil eden rapora konu hesap ve işlemlerin doğrulanması için gerekli kayıt ve belgelerle sınırlı olmak üzere karşıt inceleme yetkisi verildi.

Serbest muhasebeci mali müşavirler, iadeye ilişkin düzenledikleri raporların doğru olmasından sorumlu tutulacaklardır. Düzenledikleri raporun doğru olmaması halinde, rapor kapsamı ile sınırlı olmak üzere, ziya uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklardır.

İstisna edilmiş işlemlerde indirilemeyen Katma Değer Vergisi, işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar talep edilmesi şartıyla iadeye konu edilebilecektir.

1- Arsa (kat) karşılığı inşaat işlerinin iki ayrı teslim olduğu anlamında yorumlanabilecek bir ifade KDV Kanuna eklenmiştir. (madde 1) Arsa karşılığı inşaat işlerine ilişkin bedelin tespitinde, müteahhit tarafından arsa sahibine bırakılan konut veya işyerinin, Vergi Usul Kanununun 267 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ikinci sıradaki maliyet bedeli  esasına göre belirlenen tutarın esas alınması öngörülmüştür. (madde 7) (Söz konusu düzenlemeler 6/4/2018 tarihinden sonra yapılan teslimlere uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.)

2- Müzayede mahallerinde yapılan satışlarda bu satışları yapanlar, KDV mükellefi olarak belirlenmiştir. (madde 2)

3- Fazla veya yersiz hesaplanan ve Hazineye ödenen verginin satıcı tarafından alıcıya geri verilmesi şartı ile satıcıya iade edilmesi düzenlemesi getirilmektedir. Bunun için alıcı ve satıcı tarafından beyanların düzeltilmesi ve söz konusu KDV’in önce alıcıya ödenmesi gerekmektedir. (madde 2)

4- KDV Kanununun 13’üncü maddesinde yapılan değişiklikle Gümrüksüz satış mağazalarına “Free Shop (Duty Free)” veya bunların depolarına yapılan teslimlerin ihracat teslimi sayılmasına yönelik düzenleme yapılmıştır. (madde 3) (1/6/2018 tarihinde yürürlüğe girecektir)

5- KDV Kanununun 13’üncü maddesinde yapılan değişiklikle 1/6/2018 tarihinde yürürlüğe girmek üzere bazı bağış işlemlerine ilişkin olarak bağışta bulunacaklara yapılan teslim ve hizmetler KDV istisna kapsamına alınmıştır. Örn. Diyanet İşleri Başkanlığı denetimine tabi yaygın din eğitimi verilen tesisler, Gençlik ve Spor Bakanlığına ait gençlik merkezleri gibi. (madde 4)

6- 1/6/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Türkiye’de yerleşik olmayan yabancı uyruklu gerçek kişilere verilen sağlık hizmetlerine KDV istisnası getirilmiştir. (madde 4)

7- 1/6/2018 tarihinde yürürlüğe girmek üzere 4691, 5746 ve 6550 sayılı Kanunlar kapsamında Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde bulunan işletmelere münhasıran bu faaliyetlerinde kullanılmak üzere yapılan yeni makina ve teçhizat teslimleri tam istisna kapsamına alınmıştır. (madde 4)

8- 1/6/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere adi ortaklıkların sermaye şirketine dönüşmesi işlemlerinin KDV’den istisna edilmesi yönünde düzenleme yapılmıştır. (madde 5)

9- 1/6/2018 tarihinden geçerli olmak üzere konfeksiyon kırpıntılarının teslimi, KDV istisnası kapsamına alınmıştır. (madde 5)

10- 1/6/2018 tarihinden geçerli olmak üzere ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticaretiyle iştigal eden mükelleflerce, mükellef olmayanlardan (mükellef olanlardan istisna kapsamında alımlar dahil) alınarak vasfında esaslı değişiklik yapılmaksızın satılan ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmazların tesliminde, vergi matrahını alım bedeli ile satış bedeli arasındaki farkın oluşturması yönünde özel matrah şekli belirlenmiştir. (madde 6)

11- İndirimli orana tabi teslim ve hizmetler nedeniyle teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminden sonra ortaya çıkan giderler veya yapılan iskontolar dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisinin iade hesabına dahil edilmesine imkan sağlanmıştır. (madde 8)

12- 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı sonuna kadar kullanılabilmesine imkan sağlanmıştır. (madde 8)

13- 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Vergi Usul Kanununun 322’nci maddesine göre değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan edilen katma değer vergisinin, alacağın zarar yazıldığı vergilendirme döneminde indirim konusu yapılmasına imkan tanınmıştır. (madde 8)

14- 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Vergi Usul Kanununun 323’üncü maddesine göre karşılık ayrılmak suretiyle gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınan katma değer vergisinin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gelir olarak dikkate alınması koşuluyla indirim konusu yapılabilmesine ilişkin düzenleme getirilmiştir (madde 8)

15- Maliye Bakanlığınca belirlenen faydalı ömürlerini tamamladıktan sonra zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisi ile faydalı ömrünü tamamlamadan zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin kullanılan süreye isabet eden kısmının hesaplanan KDV’den indirilmesine yönelik düzenleme yapılmıştır. (madde 9)

16- 30’uncu maddede yapılan değişiklik ile transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlara ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen katma değer vergisinin yanı sıra Türkiye'deki işlemler nedeniyle satıcıya ödenen ve satıcı tarafından da ilgili vergilendirme döneminde beyan edilerek ödenen katma değer vergisinin alıcı tarafından indirilebilmesi sağlanmıştır. (madde 9)

17- 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Vergi Usul Kanununun 322’nci maddesine göre değersiz hale gelen alacaklara ilişkin alıcı tarafından ödenmeyen katma değer vergisi mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilemeyecektir. (madde 9)

18- İstisna edilmiş işlemlerde indirilemeyen Katma Değer Vergisinin işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar talep edilmesi şartıyla iadeye konu edilebileceği belirtilmiştir. (madde 10). (1/1/2019 tarihinde yürürlüğe girecektir)

19- İmalatçılar tarafından yapılan ihracat işlemlerinden kaynaklanan iadelerde, yüklenilen katma değer vergisi yerine sektörler itibarıyla ihracat bedelinin belli bir oranına kadar iade yaptırma konusunda Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir. (madde 10) (1/1/2019 tarihinde yürürlüğe girecektir)

20- 3065 sayılı Kanunun 36’ncı maddesinde değişiklik yapılarak süresi içinde iadesi talep edilmeyen katma değer vergisini gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak yazdırma ve iade hakkı doğuran işlemlerle ilgili iade talebinde bulunulabilecek asgari tutan belirleme hususlarında Bakanlar Kuruluna yetki verilmiştir. (madde 11)

21- Maliye Bakanlığına, mükellefiyet süresi, çalışan sayısı, aktif ve özsermaye büyüklüğü, ödenen vergi tutarı, vergisel ödevlerin zamanında yerine getirilip getirilmediği, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma yönünde olumsuz rapor ya da tespit bulunup bulunmadığı gibi kriterler esas alınarak mükelleflerin vergisel uyum seviyeleri ve bu uyum seviyelerine göre farklı iade yöntemleri tespit etmeye, iade alacağının mahsup edileceği vergi borçları ile iadeye ilişkin diğer usul ve esasları belirleme konusunda yetki verilmektedir. (madde 11)

22- KDV Kanununda değişiklik yapılarak “Hasılat esaslı vergilendirme sistemi” getirilmiştir. Ticari kazancı işletme hesabı esasına göre tespit edilenler ile mesleki kazancı serbest meslek kazanç deflerine göre tespit edilenlerden, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen sektör ve meslek grupları kapsamında yer alanların talep etmesi halinde, hasılatları üzerinden belirli bir oranda KDV ödemeleri yönünde düzenleme getirilmiştir. (madde 12) (1/1/2019 tarihinde yürürlüğe girecektir)

23- Maliye Bakanlığına Vergi Usul Kanunu uyarınca işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin ödeme zamanını, beyannamenin verildiği ayı takip eden ikinci ayın sonuna kadar uzatma konusunda yetki verilmiştir. (madde 13) (1/1/2019 tarihinde yürürlüğe girecektir)

24- Teknoloji geliştirme bölgesinde ve ihtisas teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyette bulunanların bu bölgelerde ürettikleri oyun yazılımları da istisna kapsamına dahil edilmiştir. Ayrıca 3065 sayılı Kanunun geçici 20’nci maddesi kapsamında katma değer vergisinden istisna edilen işlemler nedeniyle yüklenilen vergilerin indirimine imkan tanınmıştır. (madde 14) (1/1/2019 tarihinde yürürlüğe girecektir)

25- Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı gelir vergisinden müstesna tutulmuştur.(madde 15) Ayrıca taksi, dolmuş, minibüs ve umum servislere ait ticari plakaların, 6/4/2018 tarihinden önce elden çıkarılmasından doğan kazanç ve işlemlerle ilgili olarak vergi incelemeleri veya takdir işlemlerine istinaden herhangi bir vergi tarhiyatı yapılmayacak, vergi cezası kesilmeyecek, daha önce yapılmış olan tarhiyatlardan ve kesilmiş cezalardan varsa açılmış davalardan feragat edilmesi kaydıyla vazgeçilecek, tahakkuk eden tutarlar terkin edilecektir. Tahsil edilen tutarlar ise red ve
iade edilmeyecektir. (madde 18)

26- KDV iadelerinde vergi müfettişlerince yapılacak iade incelemelerinin süresi üç ay olarak belirlenmiştir. Bu süre idarece 2 aya kadar uzatılabilecektir. (madde 19) (1/1/2019 tarihinden sonraki vergilendirme dönemlerine ilişkin yapılacak incelemelerde uygulanmak üzere 1/1/2019 tarihinde yürürlüğe girecektir.)

27- Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların devrine ilişkin işlemlerde, alım satım bedeli üzerinden (binde 30) oranında harç alınacak olup; alınacak harcın miktarında, üst sınır dikkate alınmayacaktır. (madde 21)

28- SMMM’lere KDV iadelerinde rapor düzenleme yetkisi verilmiştir.

3568 sayılı Kanunda yapılan değişiklik ile Maliye Bakanlığı, yetki almış serbest muhasebeci mali müşavirlere, beyannamelerini imzaladıkları dönem ve mükelleflerle sınırlı olmak kaydıyla, Katma Değer Vergisi Kanunu kapsamında yapılacak iadeye dayanak teşkil edecek rapor düzenlettirmeye, bu kapsamda rapor düzenleyecek serbest muhasebeci mali müşavirlerde aranacak nitelik ve şartlar ile rapor düzenlenebilecek iade türlerini ve azami iade tutarlarını tespite ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınmıştır.

Serbest muhasebeci mali müşavirler, iadeye ilişkin düzenledikleri raporların doğru olmasından sorumlu tutulacaklardır. Düzenledikleri raporun doğru olmaması halinde, rapor kapsamı ile sınırlı olmak üzere, ziya uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklardır. (madde 23)

29- Özel Tüketim Vergisi Kanununda gümrüksüz satış mağazaları (Duty Free) ve gümrük depoları ile ilgili KDV değişikliklerine ilişkin paralel düzenleme yapılmıştır. (madde 24)

30- Yeni 1.000 vergi müfettişi alımına ilişkin kadro ihdası yapılmış ve Vergi Denetim Kurulu bünyesinde KDV iadesi grubu kurulmuştur. (madde 26)

Tasarıda yer aldığı halde yasalaşmayan düzenlemeler: 

Grup katma değer vergisi mükellefiyeti: Yasa tasarısının Plan ve Bütçe Komisyonu metninde grup mükellefleri için Grup KDV mükellefiyeti getirilmiş olmakla birlikte TBMM Genel Kurul görüşmelerinde metninden çıkarılmıştır. Söz konusu düzenleme ile kurumlar vergisi mükellefleri, talep etmeleri halinde en az %50 oranında ortağı olduğu diğer kurumlar vergisi mükellefleriyle birlikte tek bir KDV beyannamesi verebilmekteydi.

Sonraki döneme devreden KDV’nin iadesi: Her bir vergilendirme dönemine ilişkin oniki ay süreyle indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin, izleyen altı ay içinde mükellef tarafından talep edilmesi şartıyla iade edilebileceğine yönelik düzenleme, TBMM Genel Kurul görüşmelerinde yasa metninden çıkarılmıştır.

31/12/2018 tarihi itibarıyla mükellefler tarafından indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisinin ayrı bir hesapta izlenmesi: 31/12/2018 tarihi itibarıyla mükellefler tarafından indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisinin ayrı bir hesapta izlenmesine, 1/1/2019 tarihinden itibaren ödenecek katma değer vergisi ile iade hakkı doğuran işlemleri bulunan mükelleflerin, 31/12/2018 tarihli devreden katma değer vergisi tutarından, ödenecek katma değer vergisini veya iade talep edilen tutarı mahsup edebilmelerine veya Bakanlığın belirleyeceği şartlar altında 31/12/2018 tarihi itibarıyla indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin zamana yayılı bir şekilde iadesine, mahsubuna veya gider yazılmasına yönelik düzenlenme Plan ve Bütçe Komisyonu metninde yer almakla birlikte TBMM Genel Kurul görüşmelerinde yasa metninden çıkarılmıştır.

https://www.muhasebeweb.com/Mali-Musavirlere-KDV-iade-ve-Karsit-inceleme-Yetkisi-verildi-6009663