adaletbiz yöneticisi Yeşim Turan ile Degustasyon Restoranına gitmek üzere Metrodan Taksim Alanına çıktık. Niyetimiz İstiklal Caddesi üzerinden gitmek, yol üzerinde Kığılı Mağazasına uğramak..
Taksim Meydanından polis tarafından Sıraselvilere yönlendirildik, ancak Sıraselviler'de de ilerleyemedik, ordan sağa yönlendirildik..
Yönlendirmeler kaba komutlarla yapılıyordu..
-hadi hadi, bu tarafa!
-Yasak o taraf !
Yerler islak, belli ki Tomalar bizden önce kalabalığa su sıkmış.. 
Yer yer sesler yükseliyor..
Her yer Taksim, her yer direniş!
Taksim'den Degustasyon'a 45 dakika hatta bir saatte ulaşabildik.. Her yerde polis, her yerde direnişçiler.. Polis düşman kuvvetlere karşı savaş pisikolojisinde.. Bir ses duyunca hemen saldırıya geçiyorlar, amirleri onları durdurmak için çaba sarfetmek zorunda kalıyorlar..
Degustasyonda dışardaki bir masaya oturduk.. Herkes gergin, garsonlar tedirgin..  Rakılarımızdan daha iki yudum bile almamıştık sokak birden savaş alanına döndü.. Kaçan 5-6 genç ve kovalayan 10-15 polis.. Plastik mermirler sıkılıyor, biber gazı atılıyor.. 
Bu kez garsonlar bizi Terasa aldılar.. Teras 4. kat seviyesinde.. Terasda bir kaç masa ve bir de bayan Turistlerin olduğu bir masa.. Onlar da tedirgin.. Herkes ayakta sokağı seyrediyor..
Bir genç bağırıyor..
-Taksim halka yasak polise açık!
Yaşım 67.. Polisin kaba komutları ağrıma gitti.. Yüksek sesle" kaba davranıyorsunuz" dedim.. Yönlendiren sivil polisler belli ki eğitimli..aldırmadılar bana.. Yol boyunca bir kaç yerde yön değiştirmek zorunda kaldık..
Benim güzel ülkemde, Taksim'den  Balıkpazarına gitmek ve orada bir lokma yemek yemek bayağı bir macera işte..İleri demokrası bu imiş..