Kılıçdaroğlu Kartal mitinginde 5 milyon kişinin banka borçlarını sıfırlayacaklarını söyledi. AKP'li Şahin bu açıklamayı eleştiriyor, diyor ki:
 “Bunun için namus ve şeref sözü veriyor. Allah aşkına atmak olur ama bu kadar da atmak olmaz. Nasıl sıfırlıyorsun? Bir vatandaş kredi borcuyla borçlanmış, zamanında ödeyememiş, taksitlendirmiş. Ben de kredi kartı kullanıyorum. Ben zamanında ödemişim. Sen nereden aldığın para ile borcu sıfırlıyorsun? Benden, vatandaştan kesilen vergilerle alışveriş yapmış, borçlanmış adamın borcunu ödeyeceksin. Bunu da şeref ve namus meselesi olarak ortaya koyacaksın. Sana kimse inanmaz” 
Mehmet Ali Şahin'in cehaleti
Mehmet Ali Şahin'in bu açıklaması tam bir cehaletin ürünü, borç silme başta ABD olmak üzere AB ve birçok başka ülkede var olan bir hukuki kurumdur. Bu ülkelerde bireysel(kişisel iflas) diye bir kurum mevcut. Bu kurum sayesinde insanlar mezara kadar borçlu kalmaya mahküm edilmiyorlar. Borçlarını makul sürede ödeyemeyecek kişiler mahkemeye başvurarak iflaslarını talep edebiliyorlar. Kişilerin mal varlıkları hakim denetiminde tasfiye ediliyor. Tasfiye sonunda kişinin mal varlığından karşılanamayan borçlar siliniyor ve bu borçlardan ötürü borçluya artık hiçbir zaman icra takibi yapılamıyor. Kişi hayata taze bir başlangıç yapma şansını elde ediyor.

Tasfiye süresi Almanya'da 6 yıldı, geçen sene bu süre 3 yıla indirildi, ABD'de bu süre 1 yıldır.
Bireysel iflas ülkelerde farklı biçimlerde uygulansa da sonuçları aynı.
Bireysel iflasta kişinin bir evi, belli bir miktara kadar otomobili, mücevheratı, mesleki alet ve edavatı, kişisel eşyası iflasın dışında tutuluyor. 
Batıda bireysel iflas sosyal devletin bir ürünü, krizlerin ve sistemin batırdığı insanları yeniden hayata kazandıran çağdaş bir sistemdir..
Konu ile ilgili olarak Rahmi Ofluoğlu'nun blog'undan daha fazla bilgiye ulaşmak mümkündür.

http://bireyseliflas.blogspot.com.tr/

Mezara kadar borçlu kalmaya son verilsin