Devlet Bahçeli'nin son günlerde HDP seçmenlerine yönelik paylaştığı "şerefsiz" ve "şerefli" sözcüklerini içeren bütün twitleri..
Özellikle "şerefsiz" twitleri çok tartışılıyor.
Demirtaş Bahçeli'ye verdiği cevapta "bin misli iade ediyorum "demişti.
İşte o twitler:
Devlet Bahçeli Kan döken, uyuyan evlatlarımıza kurşun sıkan, eşinin ve çocuğunun yanında askerlerimizi katledene tek kelimeyle şerefsiz denir.
Bakın, bugün dört şehit verdik. Dört eve ateş düştü Dört ocak karalar bağladı. Katillere ve destekçilerine şerefsiz demeyelim de ne diyelim?
Şeref bir isim değil, bir kıymettir. Bu kıymeti ne akili anlar, ne kötü adamı bilir, ne de yattığı yerden Kandil özlemi çekenler anlar.
Şahsen bu sorumluluğu yerine getirmenin huzurunu yaşıyorum.
Hırsıza hırsız demekten korkmamak ne kadar zorunluysa, şerefsize şerefsiz demek o kadar yüksek ve milli bir sorumluluktur.
Şerefi olan için bayrak namus, vatan sevda, millet mukaddes bir emanet, ecdat el üstünde tutulması gereken hatıralar toplamının eseridir.
Şeref; yanlışa direnmek, hakkın ve hakikatin yanında durmaktır. Bohem tavırlar, bozuk fıtratlar, basit hevesler şerefle bağdaşmaz.
Şeref için fedakarlık yapmak yerine keyif için şerefe diyen bir avuç kaymak tabaka HDP ve PKK’nın kuyruğuna tutunmakla kaybetmişlerdir.
Mazlumların feryadını duymak yerine, Kandil-İmralı ve Oslo havarisi kesilerek değerlerine sırt dönenler şerefin karşı kıyısıdır.
Boğaza nazır mekanlara, yazlıklara, yalılara, konaklara, villalara çöreklenip PKK’ya özgürlük kılıfı giydirenler milli şereften kopanlardır.
Bir dilim ekmek bulamazken, canını bu kutlu vatan için feda eden asil yüreklerin acılarını paylaşmayıp zulme ortak olanlar şeref kaçkınıdır.
Sözde demokrasi ve çözüm narkozuyla silahlar sussun, 90’lara dönülmesin, eller tetikten çekilsin diyenler PKK’ya yataklık edenlerdir.
Gözyaşlarıyla şehit cenazeleri her gün omuzlardayken; şehitleri hatırlama, duayla yad etme zahmetine girmeyen kim varsa şeref yoksuludur.
Onurla çatallaşan bir hayatın; bencilleşen donuklaşan hissizleşen, milli ve manevi meselelere yabancılaşan bir ömrün şeref sayfası kapalıdır
Şöhret başka şey, şeref bambaşka bir şeydir. Nitekim şöhret maddi imkanlarla alakalıyken, şeref maneviyatımızın bayraklaşmış simgesidir.
Şeref; kendimize ve çevremize duyduğumuz saygının vicdan, ruh ve münasebette somutlaşmış ve nüfus etmiş insani hal özetidir.
Hayatta haklı ve meşru bir gayesi olan, müdafaa edeceği değerleri bulunan herkes için şeref vazgeçilmez bir nimetin doyumsuz lezzetidir.
Şerefi herkes bilir. Bilmek bir şeye sahip olunduğunun delili değildir. Şerefli olmak manevi bir mükâfat, insan varlığının beyannamesidir.
Gündemde şeref tartışmalarının revaçta olduğunu izliyor, ipe sapa gelmez yorumları, mesnetsiz söz ve açıklamaları da ibretle takip ediyorum.
Hayırlı akşamlar.
AKP ve CHP’ye diyorum; oyalanmayın, savsaklamayın; buyurun hükümeti kurun ve terörün kökünü kazıyana kadar da mücadele edin.
Buhrandan buhrana yuvarlanmamızın, huzur ve sükûnet bulamayışımızın derinlik ve genişlik kazandığı bu şartlarda kimse ipe un sermemelidir.
Artık, AKP ile CHP zamana oynamayı bırakmalı, top çevirmeyi terk etmeli, derhal ve çok acil koalisyonu kurup Türkiye’nin önünü açmalıdır.
Terör saldırıları dayanılmaz hal almışken PKK severliği elden bırakmayanlara akil değil, kireçlenmiş ve küllenmiş zihniyet denir.
