Koalisyon görüşmeleri sona geldi. Baykal’ın ifadesi ile tiyatro bitmek üzere.. CHP AKP koalisyonu umutsuz vaka..

Günler öncesinden Baykal Antalya’da yaptığı açıklamada AKP CHP’nin koalisyon görüşmelerinin tiyatro olduğunu söylemişti.

Baykal 23 Temmuz günü Antalya’da basına "Koalisyon görüşmeleri tiyatrodan ibaret. Kasımda seçim var" demişti.

Celal Doğan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmeden sonra Cumhuriyet muhabiri ile yaptığı söyleşide şöyle diyordu:

Onun tespiti şu. “Biz” dedi, “CHP ile zor yaparız Başkan” dedi. “MHP ile tabanımız daha yakın” dedi. O, Türkiye'de bir savaş hükümeti algısını getirir. Tekrar başa döneceğiniz algısı olur, dedim. “Hayır o savaş hükümeti olmaz seçim hükümeti olur” dedi .

Celal Devam şöyle devam ediyor:

- İzleniminiz nedir?

Ben edindiğim kanaati söylüyorum, kasım ayı, kafasındaki yeniden seçim tarihidir. Ve yine kendi düşüncemi söylüyorum. Maalesef 2015 Kasımı'ndan sonraki seçimlerin, o sathı mahalin güvenli geçeceğine inanmıyorum.

- Bunu neyi düşünerek söylüyorsunuz?

Türkiye’deki olayların tırmandırılacağını düşünüyorum.

Celal Doğan ve  Deniz Baykal’ın Erdoğan ile ilişkide ortak yönleri. Celal Doğan’ın anlatımına göre Erdoğan ile uzun bir geçmişe dayanan bir dostlukları var. Celal Doğan’ın ağzından bu dostluğun öyküsü:

“Tayyip Bey 250 milyarlık futbolcuyu Antepspor'a 150 milyara verdi”

- Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hukukunuzun kaynağı nedir?

Tayyip Bey ile hukukumuz kendisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'yken başladı. O dönem birkaç kez birlikte televizyon programına çıkmıştık, takibinde bir iki vatandaşımızın işi olduğunda kendisi müthiş ilgi gösterdi. Sonra bir ara Belediyespor'da Halit diye bir futbolcu çocuk vardı. Çok talibi olan bir oyuncuydu, Gaziantepspor olarak biz de talip olmuştuk. O dönem 250 milyarlık futbolcuyu bize 150 milyara verdi. Futbolcu alışverişimiz oldu. Kendisi siyasette yasaklı duruma düşmesinden önce ve sonra Gaziantep'e geldiğinde, mutlaka Belediye'ye uğrardı. Tayyip Bey ile belediye başkanlığından sonra en az sekiz dokuz defa görüştük. Çok önemli görüşmelerden biri: Bir gün İstanbul'a gelirken uçakta yan yana oturuyorduk. O da 35-40 milletvekili ile Maraş’tan dönüyordu. Anayasa değişikliği yapılmadan asla milletvekili olma şansının olmadığını kendisine söyledim. “Hocalar önümde engel olmadığını söylüyorlar, bak burada profesörler var” dedi. Kim, diye sordum. Mustafa Kamalak vardı o zaman. Bakın bu hüküm değişmeden Tayyip Bey'in asla milletvekili olma şansı yok, dedim. Tartıştık. Siz en iyisi CHP ile diyalog kurun, anayasa değişikliğini ancak öyle yaparsınız, dedim. Böyle bir tavsiyede bulundum. Bakın bu enteresandır: “Başkan, ben bir gün yüzde 50 oy alacağım. Demokrasinin gelişmesi konusunda dış dinamiklerle irtibat kuracağım” dedi. Yine bir gün, partisinin kapatılması söz konusu olduğu günlerde, bir düğünde karşılaştık. “Uğrayabilir misin?” dedi. Dolmabahçe’ye gittim o zaman. Orada konuştuk. Partinin kapatılmasından endişe ediyordu. Siyasi konjonktürün partisinin kapatılmasına müsait olmayacağını, nedenlerini aktararak söyledim. Bir önemli görüşmemiz de, Ankara'da Gölbaşı'nda olmuştur. Gölbaşı'nda Mehmet Haberal’ın oteli vardır: Patalya Oteli. O zamanlar Sayın Cumhurbaşkanı ile araları çok iyiydi. 2004 yılında bu otelde, Sayın Erdoğan, o zaman Genel Başkan ve Başbakan'dı, 10 gün kampta kaldık. Büyükşehir Belediye Kanunu, İl Özel İdaresi Kanunu gibi Türkiye'nin idari yapılanmasıyla ilgili kanunlarla ilgili olarak 10 gün kampta kaldık.

Erdoğan siyasi yasaklı iken Baykal CHP Genel Başkanıydı.  TBMM’inde Erdoğan’ın siyasi yasağının kalkması için CHP Grubunun olumlu oy vermesini sağladı.

7 Haziran seçimlerinin arkasından bu iki önemli siyasi aktör Erdoğan ile görüşüyor ve görüşmeyi kısmen kamuoyu ile paylaşıyor. Her ikisi de Erdoğan’ın erken seçim istediğini, CHP ile koalisyon olmayacağını açıklıyor. Celal Doğan Erdoğan AKP MHP koalisyonu kurulacağını ve bu koalisyonun seçim hükümeti olacağını söylüyor.

Önümüzdeki birkaç gün içerisinde AKP CHP koalisyonu kurulamaz ve AKP MHP seçim hükümeti oluşursa her iki siyasi aktör, Celal Doğan ve Deniz Baykal ‘ın itibarları artacak ve gelecekte etkin siyasi rolleri olacak..

 Rahmi Ofluoğlu