Sevgili Fazıl Say,

Size karşı gelenlere, dava açanlara, hakkınızda kötü konuşanlara büyük sanatçı olarak candan bir dost eli uzatıyorsunuz, ne inanılmaz bir alçak gönüllülük! Ama onlar bundan ne yazık ki, anlamaz, anlayamaz! Zavallıların kafası öyle doldurulmuş ki. Bilmem okudunuz mu nerde ise 10 üniversitenin ilahiyat profesörü olan kimseler, ezanın bile bir müzik olduğunu anlamayacak kadar cahil olanlar, her türlü müziğin ve müzik aletinin kullanılmasının günah olduğunu yazıyorlar. Halbuki Kuran’da böyle bir günah asla yok. Nereden çıktı bu insanlar, biz yetiştirmedik bunları. Bunlar Gavur dediklerinin eğittikleri! Ülkemizi karanlık çağa götürerek parçalara ayırmak için uğraşan düşmanlarımızın yardımcıları. Din kitabımız olan Kuran’ı hiçe sayarak onda yazılmayanları uydurarak, yalan yanlış lafları çıkararak cahil halkımızı daha çok cahilleştirmek için uğraşıyorlar. Böyle eğiticileri olanlardan ne bekleyebiliriz? Ona rağmen halkımızın büyük çoğunluğu ile bildiğimiz yolda, Atatürk’ün çizdiği yolda, hiç birine kulak vermeden gideceğiz. Hele siz bunlara hiç aldırmayınız lütfen! Siz Avrupa’nın 400 yılda yetiştirdiği sanatçılarından daha değerlisiniz. Bütün bu zırvalıklardan uzak, müziğinizle baş başa olacağınız çok mutlu bir ortamda yaşamalısınız ki, yeni eserler verebilesiniz. Eğer Atatürk zamanında olsaydınız, o sizi koyacak yer bulamazdı. Şimdi de ruhunun benim arkamda olduğuna inandığım gibi sizin de arkanızda olduğuna inanıyorum.
Size bir büyükanne olarak ricam, densizce konuşanlara hiç kulak asmayın, sözle ve yazı ile en ufak bir yanıt vermeyin ki, çatlasınlar! Onlara en güzel karşılık daha üstün eserler çıkarmaktır. Var olun! Sağ olun!! Bütün duam bu…

Muazzez İlmiye Çığ

haberinyeri