Avukatların meslek sorunlarını barolar çözemezler, çözüm siyasidir. Şimdiye kadar  İstanbul Barosu başkanlarından hiçbirisi avukatlık mesleğinin hiçbir temel sorununu çözememiştir.

Şimdi barolar seçimlere gidiyorlar, seçim bildirgeleri yayınlayacaklar ve avukatlara yığınla güzel çözümler sunacaklardır. Başkan adayları hep seçimden seçime bolca vaatte bulunurlar, ama hep vaat, hep vaat…O kadar..Gelecek seçime bu seçim vaatlerinin yeni versiyonlarını göreceksiniz.. Çözüm yok, çünkü sorunların çözüm yeri barolar değildir.

Sorunların çözüm yerinin barolar olmadığını avukatlar da biliyorlar.. Onun için avukatlar baro seçimlerinde vaat edilen çözümlere değil, kendilerine siyasi olarak en yakın olana oy veriyorlar.. Vaatlere oy verse avukatlar , ne önce ilke ve ne de sonraki önce ilke seçilemezdi. Avukatlar mesleki çözümlerin baro olmadığını bildikleri için siyasi düşüncelerine göre oy veriyorlar, yani enayi değiller.

İKTİDARA YAKIN BARO BAŞKANI

Baro başkanı iktidara yakın birisi olursa sorunlar daha kolay çözülür iddiası da doğru değildir.   Bu doğru olunca avukatlar iktidar değiştikçe baro başkanlarını değiştirmeleri gerekecektir. Oysa bütün baro başkanları hükümetten yana olsa da değişecek çok şey yoktur. Mesleğin sorunları ülkenin sorunlarının bir parçasıdır, ülke sorunları bir bütün olarak ele alınıp çözülmedikçe bu sorunlar kökten çözülemez. Bugün 100 e yakın hukuk fakültesinin var olmasının nedeni iktidarda o veya bu partinin olması değildir, bu sorunlar ülkedeki eğitim ve istihdam politikalarının bir parçasıdır. Daha başka bir ifade ile hakim sınıfların çıkarları doğrultusunda oluşan siyasi programların yarattığı sorunlardır. Sorunlar ülke sorunlarının bir parçasıdır, çözümleri de ülke sorunlarının çözümüne bağlıdır..

HANGİ SORUN, HANGİ ÇÖZÜM?

Avukatların sorunlar üzerinde ittifak etmeleri mümkün değildir.

Reel sektör avukatlarının beklentileri farklıdır, finans sektörünün avukatlarının beklentileri farklıdır, işçi sınıfı avukatlarının beklentileri farklıdır. Sorunlar ve beklentiler farklıdır ve çözümleri de farklıdır.

HANGİ SİYASET EN BÜYÜK OYU ALIR?

Elbette farklı kesimlerin  beklentilerine cevap veren siyasetler değil, geneli kucaklayan siyasi tavır en yüksek oyu alacaktır.

KİM İTİRAZ EDEBİLİR TEK MİLLET, TEK DEVLET TEK BAYRAK SLOGANINA?

Bu slogana karşı emekçi siyasetlerinin esamesi okunmaz, hele PKK ve kürt sorununun bu derece büyüdüğü bir ortamda…

SMS SAVAŞI

Önce İlke Grubu bu nedenle en büyük grup, 2010 seçimlerinde her iki önce ilke grubunun  aldığı oyların toplamı toplam kullanılan oyların % 50 isinden daha fazla.. İşte Önce İlke üzerine savaş bu yüzden, büyük kitle orda..

Avukatlar gerçeğin farkındalar ve bu yüzden meslek sorunlarının çözümüne değil siyaseten kendilerine yakın olana oy veriyorlar.. Önce İlke savaşında  geçen seçimlerde Av. Muammer Aydın’ın kaybetmesinin temel nedeni üzerinde kalan cemaat etiketidir. Tek bayrak, tek millet, tek devlet şiarının temel dayanağı kemalizmdir.. Avukatlar kendilerince en iyi kemaliste oy verdiler…

 

 

,