Yargıtay zina konusunda imza attığı iki karar dikkat çekti. Yerel mahkemelerin boşanma davalarında aldıkları kararları bozan Yargıtay, evli bir kişinin karşı cinsten birisiyle aynı yerde kalmasını zina olarak değerlendirerek tartışma yaratacak kararlara imza attı.

Habertürk Gazetesi'nden Yasemin Güneri'nin haberine göre Konya’da yaşayan A.L., karısı M.L.’ye, 2011 yılında “zina yaptığı” gerekçesiyle boşanma davası açtı. Davacı koca A.L., eşinin evi terk ederek başka bir erkeğin evinde geceyi geçirdiğini iddia ederek boşanmak istediğini kaydetti. Davaya bakan Konya 2. Aile Mahkemesi, davalı kadın M.L.’nin geceyi başka bir erkeğin evinde geçirmesinin “zina” olarak yorumlanamayacağını belirterek davayı reddetti.

"Zina için yeterli kanıt"
Ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yapılan itiraz üzerine yerel mahkemenin kararını bozdu. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, “Davalının evden kaçıp geceyi başka bir erkeğin evinde geçirdiği anlaşılmaktadır. Bu durum, zinanın varlığı için yeterlidir. Zina kanıtlanmıştır. Öyleyse, istek doğrultusunda boşanmaya karar verilmesi gerekirken, değerlendirmede yanılgıya düşülerek davanın reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır” şeklinde görüş bildirdi. Dosyanın gönderildiği yerel mahkeme, Yargıtay’ın kararına itiraz etmeyip kararında direnmedi. Böylece Yargıtay’ın hükmü de kesinleşmiş oldu. İçtihat oluşturacak bu kararın ardından başka bir erkeğin evinde kalmak “zina” nedeni sayılabilecek. Yargıtay, davacı eşin tazminat talebinin de kabul edilmesine karar verdi.

"Aynı odada kalmak boşanma nedeni"
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, benzer bir karara bu sefer “bir kadınla aynı otel odasında kalan bir erkek” için imza attı. Kocası hakkında boşanma davası açan kadının davasını reddeden Ankara 5. Aile Mahkemesi’nin verdiği kararı bozan daire, bu durumun zina sayılabileceğini belirtti. Kararda şöyle denildi:

“Davalı kocanın, dava açılmadan önce ve davanın devamı sırasında dahi başka kadınlarla birlikte otelde aynı odada kaldığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesinde yer alan boşanma sebebi gerçekleşmiştir. Davacı kadın, evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davasını zina sebebine dayandırdığına göre, bu sebebe dayalı olarak boşanmaya karar verilmesi gerekir.”

Yargıtay’ın kararı, yerel mahkemenin itiraz etmemesi nedeniyle kesinleşti.

"Zina mutlak boşanma nedeni"
Kararlarda imzası bulunan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi üyesi Ömer Uğur Gençcan, “Zina, Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesinde düzenlenen özel boşanma sebeplerindendir. Zina, aynı zamanda kanunda düzenlenen ‘mutlak boşanma’ sebepleri arasında sayılmıştır” dedi. Eşlerden birinin zina yapması halinde diğer eşin boşanma davası açabileceğini belirten Gençcan, “Cinsel sadakat, evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulması sonucunda eşler için doğan yükümlülüklerden biridir. Belki de en önemlisidir. Zina sebebiyle boşanma davasında, davaya hakkı olan kadın veya kocanın boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay içinde dava açması gerekir” diye konuştu. Gençcan, eşlerden birinin otel odasında farklı bir cinsle geceyi geçirmesinin ve karşı cinsle aynı evde sabahlamasının güven sarsıcı durum olduğunun ve ‘zina’ kabul edildiğinin de altını çizdi.