Çalıştığı bankada mobbinge uğradığı için psikolojisi bozulan ve işten atılan işçinin başlattığı hukuk mücadelesinde çalışanları sevindiren bir karar çıktı. Yargıtay gerekçesinde: “Mobbingin yüzde yüz kanıtlanması gerekmez” dedi.

Çalışanlara Yargıtay’dan iyi haber var. Çalıştığı bankada uğradığı mobing nedeniyle ruhsal dengesi bozulan, ardından da işten atılan işçi, açtığı davayı kazandı. Bugüne kadarmobbing konusunda çalışanlar lehine çok yaygın kararları bulunmayan Yargıtay, ‘mobbingin yüzde yüz kanıtlanması da gerekmez’ diyerek bu yüzden mağdur olanlar için önemli bir kapı araladı, dolayısıyla işverenlere de önemli bir uyarıda bulunmuş oldu.

Çalıştığı bankada uzun süremobbinge maruz kalan, bu nedenle hastalanan, oluşan psikolojik rahatsızlığını doktor raporlarıyla kanıtlayan, ancak buna rağmen iş akti feshedilen çalışanın hukuk mücadelesi Yargıtay’da sonuca ulaştı. Yargıtay,mobbinge uğradığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle iş aktini fesheden bankaya hak veren yerel mahkeme kararını bozdu. Yargıtay’ın benzer davalara örnek oluşturacak kararı, şöyle gerekçelendirildi: “Somut olayda davacının işyerindemobbinge maruz kaldığı için hastalandığı, rahatsızlığı sebebiyle sevk edildiği hastanede davacıya Sağlık Kurulu Raporu ile anksiyete bozukluğu teşhisi konulduğu ve dinlenmesi gerektiği için rapor verildiği, davacının hastalanmakta ve rapor kullanmakta herhangi bir kusurunun bulunmadığı, dolayısıyla anılan madde hükmü gereğince işverenin iş sözleşmesini haklı sebeple feshetmesinin hukuka uygun olarak değerlendirilemeyeceği açıktır.

Mahkemece, davacının, davalı işyerinde, işveren tarafından sürekli ve sistematik bir biçimde aşağılandığı, kişiliğinin ve saygınlığının zedelendiği, kötü muameleye maruz kaldığı ve mobbinge uğradığı şüpheden uzak bir şekilde ispat edilemediği gerekçesiyle hüküm kurulmuş ise de iddia, birbirini doğrulayan ve tamamlayan davacı ve davalı şahit anlatımları, davacının aynı mahiyette olan ve aynı bulgulara işaret eden birbiriyle ve anlatılanlarla uyumlu birden fazla doktor raporu gözönüne alındığında, mobbing olgusunun açık bir şekilde ispat edildiği; Kaldı ki, hukuk yargılamasında ve özellikle de mobbinge dayanan iddialarda yüzde yüzlük bir ispatın aranmadığı, şüpheden uzak delil aramanın ceza yargılamasına ait olduğu da kararda vurgulandı. Kararda ayrıca, “özel hukuk ve iş hukuku yargılamasında vicdani kanaatin oluşmasına yetecek kadar bir ispatın yeterli olduğu, taraflarca ileri sürülen delillerin sıhhat ve kuvvetinde tereddüt edilmesi halinde işçi lehine yorum ilkesinin uygulanması gerektiği,mobbing gibi diğer dava türlerine göre ispatı nispeten daha zor olan bir konuda kesin ve mutlak bir ispatın aranmayacağı, bu konuda işçi lehine ispat kolaylığı göstermenin hakkaniyet ve adalete daha uygun olacağı kanaat ve sonucuna varılmıştır” denildi.

İŞE İADE EDİN

Karar metni şu ifadelerle son buldu: “Yukarıda belirtilen sebeplerden dolayı işveren tarafından 4857 sayılı Kanun’un 25/I. maddesine dayanılarak yapılan feshin geçersizliğine ve davacı işçinin talebinin kabulü ile işe iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır”

MOBBİNG NEDİR?

Mobbing, bir veya bir grup insanın, bir kimseye veya başka bir gruba sosyal kabadayılık yapması. Latince kökenli sözcük; psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermek anlamlarına gelir. En iyi ifade eden anlamıyla yıldırma veya iş yerinde psikolojik terör anlamlarıdır.

Özellikle hiyerarşik yapılanmış gruplarda ve kontrolün zayıf olduğu örgütlerde, gücü elinde bulunduran kişinin ya da grubun, diğerlerine psikolojik yollardan, uzun süreli sistematik baskı uygulamasıdır. Son dönemde sosyoloji ve hukuk başta olmak üzere çeşitli alanlarda disiplinler arası çalışılan bir konu haline gelmiştir.

 

 

ADNAN KESKİN

http://www.taraf.com.tr/ekonomi/yargitay-mobbingde-kesin-kanit-aramadi/